Güncel Makaleler
SANAT
Orta yerde kaldı yangın: Mecnûn’un yalnızlığı (6)
İkindi akşamı bulmuş, yol görünmüştü. Şehirdeki yağmur dinecek gibi değildi. Şehirdeki Leylâ’dan da bir haber yoktu. Ancak içindeki çölde yalnız değildi. Leylâ hemen yanındaydı. Mecnûn’a su vermişti. Şimdi ise kendisini su dökerek uğurluyordu.
17 saat önce

SANAT
Cihanı hiçe satıp aşkı almak
Varlık ortadan kalkar ise bizim her şeye dair ayrı ayrı görüp gösterdiğimiz hükümler de ortadan kalkacaktır. Zira varlık çokluk ve kesretin, aşk ise birlik ve vahdetin idrakidir. Her şeyi ayrı ayrı görmek, onların özündeki bir şeyi fark etmemek anlamına gelir.
3 gün önce

SANAT
Eyvah!
Nihayet Erkin Baba sahneye çıkıyor. Konsere bir gitar solosu ile başlıyor. Elektronik gitar yeri göğü yırtıyor. Hey babam hey! Peşinden bir “Fesuphanallah” ve yanlış hatırlamıyorsam “Estarabim”. O da ne, Erkin Baba toparlanmaya başlıyor. “Eyvah”, konser bitti mi ne?
1 ay önce

SANAT
Bir Erkin Koray geçti
“Teyp” denilen cihazla ilk defa karşılaştığımda, heyecanla düğmesine basmıştım. Kahverengi, ITT marka idi yanlış hatırlamıyorsam. İttirdim düğmeyi, içindeki kaset çalmaya başladı. Erkin Koray’ın kasetiymiş. İki tur dinledim. Dayım yoktu, odasında teyp vardı. Çarpılmıştım. Erkin Koray’la böyle tanıştım.
2 ay önce

SANAT
Orta yerde kaldı yangın: Mecnûn’un yalnızlığı (5)
Leylâ, Mecnûn’u şimdi de sohbet meclisine davet ediyordu. Mecnûn, gece ayrılacak olmanın acısını hatırlamak istemiyordu. O nedenle memnuniyetle katılma isteğini ifade ediyordu. Bu an, evet, hiç bitmemeliydi. Bir kırgınlık ancak bu kadar güzel evrilebilirdi.
2 ay önce

SANAT
Bezm-i bahar
Baharda havalar ılımandır. Aynı zamanda geceyle gündüzün eşit olduğu nevruz da bu mevsim içindedir. Bu münasebetle bahar, adl ve itidal ile vasıflandırılmıştır. Ayrıca dünyaya ve âhirete aynı değeri veren, insanlar arasında eşitliği emreden, özellikle rahmet dini olan Müslümanlığın da sembolüdür.
2 ay önce

SANAT
Ihlamurlar çiçek açtığı zaman
Henüz bir serçenin gözyaşı damlamamıştı yüreğine. “Kaç ay var ki ıhlamurların çiçek açmasına?” diye tekrar düşündü. Ömer hiç ıhlamur ağacı görmemişti ki… “Azize beni asla geçiştirip oyalamaz, bu konuda inancım tam!” dedi duvar halısının üzerinde asılı yün yeleğe bakarken.
2 ay önce

SANAT
Dut ağacı ve Gülistan
Bütün çocukların ellerindeki karadut lekesi Sinan’ın ise bıyıklarında… Cami lojmanının bahçesi hiç bu kadar çocuğun sesine tanıklık etmemiştir. Ahde vefayı, kıymeti, hatır görmeyi öğreniyordu çocuklar bir ağaç altı sohbetinde. Tohumu hangi toprağa atacağını biliyordu Sinan.
3 ay önce

SANAT
Orta yerde kaldı yangın: Mecnûn’un yalnızlığı (3)
“Karanlık en derinde şimdi. Şimdi çıksam, yolumu kaybederim. Gitmek için ayakkabılarımı giyiyorum. Bak işte, o da dar geliyor. Giyip çıkarıyorum. Giyip çıkarıyorum. İnsan yalın ayak nerede yürüyebilir ki? Çöle düşmemek elde değil! Çöle düşmemek elde değil!”
4 ay önce

SANAT
Sinan Paşa örneğinde bir bilginin ârife dönüşme macerâsı (2)
Ne olursa olsun, Paşa o denize girmiş ve dalmasa da o denizin suyunda ıslanmıştır. Paşa, itiyat hâlindeki septikliğine rağmen o suyun âb-ı hayat kaynağından geldiğinden kuşku duymadığı için, kelime ve cümleleri Musa (as.) ve yoldaşının o denize düşünce canlanan kurutulmuş balığı gibi yeni bir hayatiyet kazanır.
4 ay önce

SANAT
Zamanın içinden bir gece
Bir haber almak için içeriye girdi ve görevliye kızının ismini vererek ufak bir umudu dilenir gibi baktı. O esnada odadan çıkan doktoru gördü ve ona doğru hızlı adımlarla yürüdü. Kelimelerini toparlayamazken, kalbinin çarpıntısını sanki durduracakmış gibi elini göğsüne götürdü ve “Kızım?” diyebildi sadece...
4 ay önce
