DİJİTAL teknolojiler,
hayattan birçok şeyi alıp götürdüğü gibi birçok yeniliği de hayatımıza soktu.
Bunlardan biri de kripto paralar...
Son
yıllarda sayıları 9 bini aşan ve her geçen gün daha da artan kripto paralar
bazılarınca geleneksel paraya bir alternatif olarak görülüyor.
Geleneksel
para sistemlerinde parayı hükûmetler ve merkez bankaları kontrol ediyor. Kripto
paraların kontrolü ise hükûmetler ve merkez bankalarının elinde değil. En
azından şimdilik… Dolayısıyla bu şekliyle kripto paralar yaygınlaşırsa paranın
kontrolü kurumlardan kişilere geçebilir. Teorik olarak bu mümkün görünüyor.
Böyle bir durumun gerçekleşmesinin ne gibi sonuçlar doğuracağını kestirmek ise güç.
Yasadışılık
artar, sistem kaosa mı sürüklenir?
Konuyla
alâkalı olarak iki temel tez var.
Bunlardan
birincisi, paranın kontrolünün kurumlardan kişilere geçmesi durumunda uyuşturucu
kaçakçılığı, fuhuş, terörizm, kara para aklama, vergi kaçakçılığı ve diğer
yasadışı faaliyetlerin önünün açılacağı görüşünü savunuyor. Ayrıca mevcut
kripto para sistemlerinin maliye politikası, iş hayatının düzenlenmesi gibi pek
çok konuda devlet otoritelerini zayıflatacağı görüşü de dile getiriliyor.
Bunun
yanında ekonomik sistemin vazgeçilmezi olan bankacılık sisteminin kripto
paranın yaygınlaşmasıyla önemini kaybedeceği görüşü en çok ifade edilen
görüşler arasında yer alıyor.
Buradan
bakınca kripto paraların geleneksel sistemin yerini almasının sayılamayacak
derecede çarpan etkisinin olduğu görülüyor. Dolayısıyla böyle bir senaryo, hayatın
temelinden değişmesi anlamına geliyor.
Yeni
bir düzen mümkün mü?
Aksi
görüşü savunanlar ise şu an var olan para düzeninin gelir dağılımındaki
adaletsizlik, eşitsizlikler, sınıfsal ayrımların doğurduğu insanlık dışı
uygulamalar ve insan emeğinin değersizliği gibi pek çok kötülüğün kaynağı
olduğu görüşündeler. Bu görüşe göre, kripto paralarla kurulabilecek yeni bir
düzen tüm bunları ortadan kaldırabilir.
Bu
görüşü savunanlara göre, paranın kontrolünün bireylere geçmesi kaos oluşturmaz.
Bunlar, kripto para sisteminde işlemlerin merkezi olmayan bir şekilde bir blok
zincirine kaydedilmesinden dolayı paranın kontrolünün tek bir kişinin veya
grubun elinde olmayacağını, aksine toplu olarak tüm kullanıcıların kontrolü
elinde tuttuğunu savunuyor. Bu durumun sistemin bütünlüğünü koruduğu iddia
ediliyor.
Bu
tez ayrıca, mevcut sistemde paranın merkez bankaları ve hükûmetler tarafından
kontrol edildiği mevcut sistemde yanlış politikalar nedeniyle sistemin bozulduğunu,
ama kripto para sisteminde kontrolün herkeste olmasının sistemin bozulmasını
önlediğini ileri sürüyor. Bu tez, geleneksel sistemde paranın manipüle
edildiği, kontrolün herkeste olduğu bir sistemde manipülasyonun olmayacağı
görüşünü de savunuyor.
Görüşler
bu yönde olsa da henüz oluşmuş bir hukuk sisteminin olmaması, kripto paraları
hem riskli, hem de dolandırıcılığa açık hâle getiriyor. Ayrıca kripto paralar,
fiziksel bir mevcudiyete sahip olmadığı ve kripto para sistemleri sadece bilgisayarlar
üzerinden kontrol edildiği için bir hacker, sistemi çökertebilir. Bunu bir
virüs bile yapabilir. Sistemi yönetenler sistemi manipüle edebilir.
Kripto
paralardaki anî yükseliş ve çıkışlar bunun bir göstergesi olarak kabul
ediliyor.
Sonuç
olarak, kamuoyunda kripto paraların varlığının ileride daha da artacağı
öngörüsü hâkim olsa da gerek dijital dünyanın getirdiği riskler, gerekse
yukarıda dile getirilen diğer riskler, kripto paraların güvenilirliği
konusundaki soru işaretlerini uzun bir zaman hafızalarda taze tutacak gibi
görünüyor.
Hele son Thodex olayından sonra…