27 Ocak 1916
tarihinde, İstanbul Kasımpaşa’da dünyaya geldi Aşkiye Hanım. Annesi Mürşide
Hanım, babası ise bir eczacı olan Celal Bey’dir. Bir ağabeyi, bir de kız
kardeşi vardır.
Aşkiye
Hanım’ın öğrencilik yılları, Lüleburgaz Emrullah Efendi İlkokulu’nda başladı,
Kız Enstitüsü’nde devam etti. 1935 yılında babası gibi eczacı olan Mustafa
Neş’et Çal ile evlendi ve bu evlilikten Budak (1937) ve Atak (1941) isminde iki
oğlu, Altındal (1938) isminde de bir kızı oldu.
Müzik
kültürü aileden gelen Aşkiye Çal’ın babası tambur, amcası ud ve kanun, annesi
ise ud çalarmış. 7-8 yaşlarındayken aile arasında yapılan meşklere ksilofon
(tahta çubuklardan oluşan bir çeşit vurmalı enstrüman) çalarak eşlik eden
Aşkiye Çal, 10 yaşında pratik olarak ud çalmaya başlamış ve daha sonra gerçek
anlamda annesinden ud çalmayı öğrenmiştir. Ud ile çaldığı ilk parça, “Üç yıl
beni sevdanın ipek saçları sardı” isimli Nihavend şarkıdır.
Babası
İstanbul’dan Lüleburgaz’a yerleşerek orada eczane açınca, Lüleburgaz’a gelen
Hacer isimli bir ud hocasından ilk musiki derslerini almaya başlayan Aşkiye
Çal’ın, babası gibi eczacı olan eşi de keman çalar, Karagöz ve kukla
oynatırmış. 1940 yılında eşi ile birlikte halkevi müzik ve tiyatro kollarında
başkanlık yapmış, konserler vermiş ve oyunlar sergilemişlerdir.
1961
yılında Lüleburgaz Şehir Tiyatrosu Komedi Bölümü’nde “Üçüzler” adlı oyunu
Aşkiye Çal sahneye koymuş, aynı oyunda Necla karakterini kendisi, Ferruh
karakterini ise eşi Neş’et Çal canlandırmıştır.
İlk
bestesi, 14 yaşında iken yaptığı Kürdili Hicazkâr makamındaki “Bir gölge ol”
isimli şarkıdır. Bugüne kadar 23 beste yapan Aşkiye Çal’ın arşivlerde 21
bestesinin notaları bulunmaktadır. Ud ve keman çalan Aşkiye Çal, 1968 yılında
Avni Anıl’ın tavsiyesi ile İleri Türk Müziği Konservatuvarı İcra Heyeti’ne
sazende olarak katılmış, Şef Dr. Teoman Önaldı’nın tavsiyesi ile konservatuvarda
ud dersleri vermeye başlamıştır. Sonraki
yıllarda ise Rüştü Eriç yönetimindeki Rumeli Derneği, Feridun Darbaz
yönetimindeki Musiki Kültür Derneği, Süheyla Altmışdört yönetimindeki İstanbul
Üniversitesi Talebe Birliği Korosu, Doğan Kaçar yönetimindeki İTÜ Korosu’nda ud
çalmış, Kadıköy Musiki Cemiyeti, Kadıköy Halk Eğitim Merkezi, Lüleburgaz Halk
Eğitim Merkezi, Kırklareli Musiki Cemiyeti ve Çorlu Halk Eğitim Merkezi’nde ud,
solfej öğretmenliği ve koro şefliği görevlerinde bulunmuştur.
1985
yılında İstanbul Baltalimanı Polis Moral Eğitim Merkezi’nde koro şefliği yapan
Aşkiye Çal, son olarak Lüleburgaz Eczacıbaşı Fabrikası’nda şeflik yapmıştır (1995).
Türk
musikisine 60 yıla yakın hizmet etmiş olan Aşkiye Çal, sevgili (merhum) Barış
Manço’nun yaptığı “Süper Babaanne” adlı şarkının kahramanıdır. Yine şarkının
klibindeki süper babaanne rolünü de kendisi oynamıştır.
Ne
yazık ki Türk musikisine bunca yıl emek vermiş Aşkiye Çal’ı pek tanıtamamanın
ezikliği hep içimi acıtmıştır. 21 Ağustos 2011 yılında hayata gözlerini yuman Aşkiye
Çal, İstanbul’da yapılan cenaze töreninin ardından Erenköy Galip Paşa Camii’nde
kılınan öğle namazını müteakip, Ümraniye Kocatepe Mezarlığı’nda toprağa
verilmiştir.
Bestelerinden
bazıları şunlardır: “Bir gölge ol, beni peşinden koştur” (Kürdili Hicazkâr), “Seninle
geldim, seninle öldüm” (Kürdili Hicazkâr), “Titriyor yüreğim seni anınca, sen hâlâ
bihabersin” –Nerdesin?- (Kürdili Hicazkâr), “Sessizce dökülen gözyaşlarımda
seni gördüm, seni andım” (Nihavend), “Kalamış koyu doyamam sana” (Nihavend), “Ömrümün
en güzel günleri hasretle geçti” (Uşşak)…