MEDYA, ürettiği içeriklerle hem topluma, hem de bireylere yön verir. Bunu kimi zaman bilgi vererek, kimi zamansa eğlendirerek yapar. Klasik medyada içerikler programlanmış bir şekilde hedef kitleye ulaşır. Neyin ne zaman, nerede, nasıl ve niçin verileceği önceden bellidir ve kendi iç bütünlüğü içerisinde tutarlıdır.

Örneğin televizyonda hangi saatte hangi programın yayınlanacağı ve içeriğinin ne olacağı bellidir. Bu ardışıklık tek seferlik değildir. Olağan dışı gelişmeler dışında bu ardışıklık tekrar eder.

Fakat sosyal medyada durum böyle değildir. Sosyal medyada neyin ne zaman, nerede, niçin ve nasıl dolaşıma sokulacağı belli değildir. Her an belli bir amacı olmayan içerikler dolaşıma sokulabilir. Her ne kadar profesyonel sosyal medya sayfalarındaki işleyiş klasik medyadakine benzer olsa da buralarda da klasik medya kadar disiplinli bir durum yoktur.

Klasik medyada düzen esastır

Klasik medyada neyin nerede ne zaman verileceği belli olduğu için, klasik medyayı takip edenler, istedikleri bir içeriği nerede ve ne zaman bulabileceklerini bilirler.

Örneğin dizilerin veya haber programlarının yayına girme saatleri bellidir. Yazılı basında hangi sayfalarda ne tür haberlerin olduğu bellidir. Klasik medya içerikleri eşik bekçileri tarafından profesyonelce filtrelenirler ve içerikler sosyal medyadaki gibi birkaç dakikalık değildir. Bu da hedeflenen amaca ulaşmayı kolaylaştırır ve süreklilik duygusunu daha kalıcı hâle getirir.

Sosyal medyada içerikler düzensizdir

Sosyal medyada ise içerikler, genellikle profesyonel eşik bekçileri tarafından üretilmediği için gelişigüzel üretilir. Yani amaç ve hedef bütünlüğü çok net değildir. Ayrıca sosyal medya içerikleri kısa sürelidir. Bunun yanında sosyal medyada içerik takibi kaydırılarak yapıldığından, içerikler arasında tutarlılık yoktur. Eğlenceli bir içeriğin hemen ardından kaotik ya da dramatik bir içerik gelebilir.

Kullanıcılar, sosyal medyada birkaç dakika içerisinde birbirinden farklı içeriklerle karşı karşıya kalır. Yani içerikler düzensizdir. Bu da süreklilik duygusunu zayıflatır.

Z kuşağındaki süreklilik duygusunun zayıflığının nedeni sosyal medya mı?

Yapılan araştırmalar Z kuşağındaki süreklilik duygusunun diğer kuşaklara göre çok daha zayıf olduğunu gösteriyor. Ayrıca yapılan araştırmalar, Z kuşağının sosyal medyayı çok daha yoğunluklu olarak kullandığını söylüyor.

Z kuşağındaki süreklilik duygusunun zayıflığının çok sayıda nedeni olsa da bu durumun ortaya çıkmasında sosyal medya kullanımının yadsınamayacak bir payı olduğunu söylemek yanlış olmayacaktır.