KİTLELER, çoğu zaman sığ
bir değerlendirme dahi yapmadan kitlesel düşünceyi yönlendirenlerin çizdiği
istikamette hareket etmeyi seçerler.
Her
kitle, duygularını abartılı bir şekilde yaşadığından, otokontrol mekanizmalar
bakımından zayıftır. Yani olay, olgu ve fikirler karşısında kendini frenlemekte
zorlanır.
Kitleler,
telkine açık olduklarından ve çok çabuk tahrike kapıldıklarından ötürü sıklıkla
manipülasyona maruz kalırlar. Bundan dolayı kitleleri ikna etmek kolaydır.
Kitleler,
çok çabuk duygu kabarması yaşarlar. Ayrıca çabucak manipüle edildiklerinden
dolayı çok çabuk şiddete yönelirler. Şiddet ortaya çıktığında kontrol etmek
zordur ve şiddetin yıkıcılığı çok fazladır.
Bunun
son örneğini geçen hafta ABD Kongresi’nin işgali sırasında gördük. Olaylar
birkaç saat sürmüş gibi kamuoyuna yansısa da işin arka plânı durumun hiç de
öyle olmadığını gösteriyor.
Olaylar
önceden mi plânlandı?
Trump,
protestolar için tâ 18 Aralık’ta taraftarlarına Biden’in seçim zaferinin
tescilleneceği tarihi yani 6 Ocak tarihini işaret etmişti. Trump’ın çağrısından
sonra çok sayıda web sitesi ve sosyal medya uygulamalarından örgütlenmeye başlandı.
Bu grupların 6 Ocak’ta nasıl hareket edileceğine, polis müdahalesine karşı
nasıl mukabelede bulunulacağına, hattâ kongre binasının kapılarının nasıl
açılacağına kadar internet ortamında konuşup tartıştıkları ABD medyasına
yansıdı.
Fakat
olayların seyrine bakılınca, bu bilgilerin hiçbiri dikkate alınmamış olmalı ki
alınan tedbirler yetersiz kaldı.
Biden’in
seçim zaferinin onaylanacağı gün olan 6 Ocak’ta olaylar zirveye çıktı. Seçimin
tâ başından beri seçimlere hile karıştığını söyleyen Trump ve çevresinin
söylemlerine destekçileri fazlasıyla inanmış olmalı ki 5 Ocak’ta başkentin
sembol yerlerinden biri olan Freedom Plaza önünde toplanılmaya başlandı.
Kalabalık 6 Ocak sabahı iyice arttı.
Toplanan
gruplar arasında aşırı sağcı gruplar çoğunluktaydı. Üstelik bu gruplar arasında
silahlı olanlar bile vardı. Giyimleri, hareket tarzları bile ürkütücü olan bu
gruplar, Trump ve bazı kongre üyelerinin ateşli konuşmalarıyla iyice galeyana
gelince sıra dışı olayların yaşanacağı anlaşıldı.
Trump
neyi amaçladı?
6
Ocak sabahı Washington Anıtı’nı miting için kuşatan gruplara Trump ve danışmanı
ateşli bir konuşma yaptı. Seçim sonuçlarının hileli olduğunu öne süren Tump,
ayrıca medyayı da eleştirdi. Trump’ın kalabalığı kışkırtan konuşmasından sonra
harekete geçen gruplar, kongre binasına doğru ilerlemeye başladılar. Bu arada
Trump’ın yakın çevresince hedef tahtasına oturtulan bazı senatörler, protestocularla
karşı karşıya geldi. Hattâ yumruklaşmaların bile olduğu kamuoyuna yansıdı.
Trump,
kalabalıktaki heyecanı görünce, Biden’in başkanlığını engelleyebileceği gibi
bir düşünceye kapıldı mı bilemiyoruz ama anlaşılan o ki, kalabalığın galeyana
gelmesinde Trump ve yakın çevresinin tahrikli söylemleri etkili oldu. Kitle
psikolojisine iyice bürünen ve duyguları iyice kabaran kalabalıklar, polis
engelini aşarak kongre binasına girdiler.
Birleşik
Amerika’ya meydan okudular?
Giderek
daha fazla şiddet sarmalına giren grupların, kongre binasının yanındaki bazı
binaları da işgal ettiği, gruplar içerisinde plâstik kelepçe bulunduran ve
askerî üniforma giyenlerin yanı sıra Nazi işareti taşıyanların da olduğu medyaya
yansıdı. Kongre binasını işgal edenler, ABD İç Savaşı sırasında Konfederasyon
yanlılarının kullandığı Konfederasyon bayrağını açtılar. Bu bir meydan
okumaydı!
Kongre
binasında camların kırılması, perdelerin yırtılması ve yağma olayları baş
gösterince bina tahliye edildi.
Bu
sırada kalabalığın öfkesine maruz kalmamak için bazı kongre üyelerinin
dolaplara saklandığı bilgisi kamuoyuna yansıdı. Hattâ kongre üyelerinin gizli
bir sığınağa indirildiğine dair haberler medyada yer aldı.
Kongre
binasına giren bazı grupların binayı işgal ettiklerini söylemleri sosyal
medyada dolaşıma girince endişeler iyice arttı. Bu arada bazı noktalarda
patlayıcı düzeneği olduğundan şüphelenilen bazı boru tipi düzenekler bulundu.
Ayrıca,
tabanca ve otomatik tüfeklerin yanı sıra ondan fazla Molotof kokteylinin
bulunduğu kamuoyuna yansıdı.
Bu
düzeneklerin olaylardan önce yerleştirildiğine dair tezler ve tüm bu gelişmeler
olayların aşama aşama plânlandığı düşüncesini öne çıkarınca sokağa çıkma yasağı
ilân edildi.
Bu
arada birçok eyaletten güvenlik güçlerinin başkente yönlendirileceği açıklandı.
Başta Ulusal Muhafız Birliklerinin olaylara müdahalesine karşı çıkan Savunma Bakanlığı
yetkilileri, olayların seyrinden sonra buna izin verdi.
Bu
gelişmelerden sonra müdahaleler sertleşmeye başladı ve birkaç saat içerisinde
olaylar kontrol altına alındı.
Olaylarda
5 kişinin öldüğü, onlarca kişinin yaralandığı açıklandı. İşgal sırasında kongre
binasının tarihî ve mimarî yapısının zarar gördüğü açıklandı. Yani tarih ve mimari
de olaylardan nasibini aldı.
Sokağın
ve şiddetin şehvetinin hatırlattıkları
Olaylar,
ABD tarihinde bir ilki temsil ediyor. Çünkü ABD tarihinde ilk kez kongre binası
bu şekilde işgal ediliyor.
Bu
olaylarda, kitlelerin sokağa çağrılmasının ne denli yıkıcı sonuçlara sebebiyet
vereceği bir kez daha görülmüş oldu. Galeyana gelmiş kitlelerce yapılan
protestoların kısa sürede şiddete evirileceğini ve bunun önüne geçmenin zor
olacağını, ABD Kongre Binasının işgaliyle bir kez daha idrak etmiş olduk.
Kitlelerin, galeyana geldiğinde ve şiddetin şehvetine kapıldığında her türlü değeri yakıp yıkabileceğine demokrasinin beşiğinde şâhitlik ettik.