Şeytan hocası aranıyor

Şeytan ve uşaklarının yaptıkları yüzünden çok can, çok devlet, çok zenginlik kaybettik; belki hepsinden de önemlisi, birçok insan imanını kaybetti. “Kontrşeytanî” çalışmalar için ne gerekiyorsa yapmalıyız. Fert fert, kurum kurum, topluluk topluluk el ele vermeli ve her şeyimize düşman olan şeytan ve uşaklarına fırsat vermemeliyiz!

ŞEYTAN hocası aranıyor; eminim yüksek maaş verilecektir. Doğru anlayabilsinler ve öğrenebilsinler diye, yanına en kapasiteli uzmanlarımızın verilmesi gerektiği de şüphesiz. Mâkâm arabası, ofis, cep telefonu -hem de sınırsız hattıyla olacak şekilde- verilecek “şeytan hocası”, acilen aranıp bulunmalı ve istihdam edilmeli.

Şeytanları eğitip geliştiren, teknikler öğreten o hocadan öğreneceğimiz çok hile, kandırma, aldatma, saptırma tekniği, yöntemi ve usûlü var. Bunları acilen öğrenmemiz lâzım. Hattâ şimdiye kadar şeytan ve uşaklarının akıllarına gelmemiş fakat gelebilme ihtimâli olan teknikleri de yine bu “şeytan hocası”nın başkanlığında bir ar-ge laboratuvarı kurup çalışmamız gerek. Yeter artık, tıpkı karşı istihbarat yani “kontrespiyonaj” çalışmaları gibi “kontrşeytanî” çalışmalar da bir an evvel başlamalı!

Asırlardır karşılaşmadığımız hile, düşmediğimiz tuzak, kandırılmadığımız zaman dilimi neredeyse yok. Şeytanın uşakları gün geldi âlim kılığına girdiler, güya bize yol gösterdiler; gün geldi imam olup önümüzde namaz kıldırdılar. Hayatımızı adadığımız Allah, Peygamber, Kur’ân sevgimizi istismar ettiler.

Dönem oldu, uyduruk başarılarla kahramanımız oldular. Tarikat şeyhliği mi dersiniz, talebe önderi mi, sendika lideri mi, üniversite hocası mı, merhamet timsali sanatçı mı? Güya “istismar edildi” diye ekranlarda gözyaşı döken kadınımız mı? Neler olmadılar ki?

Kılıktan kılığa, şekilden şekle, sıfattan sıfata girebilen bu şeytan ve uşaklarını yetiştiren hocayı bulup şunları sormak istiyorum:

“Ey her türlü hilenin, sahtekârlığın, pisliğin mucidi olan, bedhahların akıl hocası!

1. Şu an bizleri istismar edebileceğiniz en hassas, en zayıf noktamız nedir? Bu zafiyet ve hassasiyetimizi hangi tekniklerle istismar edebilirsiniz?

2. Yükselmekte olan Türkiye’nin yıldızını, yeniden yükselen İslâm güneşini sıvamayı düşündüğünüz balçıklar nelerdir veya o güneşe sırtımızı nasıl döndürüp ne tarafa baktırabilirsiniz?

3. Evimizdeki, toplumumuzdaki, içimizdeki huzuru yok etmek için plânlarınız nelerdir?

4. Elimizdeki doğal kaynakları, insan kaynağını, zenginlikleri elimizden hangi hilelerle almayı düşünüyorsunuz?

5. Medya, sosyal medya, algı yönetimi gibi tekniklere ilâve olarak geliştirmeyi düşündüğünüz yeni teknikler nelerdir?

Gördüğün gibi, ey şeytanların hocası! Şeytanlık tecrübemiz ve altyapımız olmadığı için sorularımız bile son derece acemice. Neyi, nasıl soracağımızı ve öğreneceğimizi de kolları sıvayıp bir gayretle başaracağımızdan şüphen olmasın. Nasıl bombayı patlatanı değil de patlatacak olanı yakalama dönemine girdiysek, artık hilelerin, sahtekârlıkların, pisliklerin, kurnazlıkların muhatabı olmadan da onları bertaraf etmeyi başaracağız!”

Şeytan ve uşaklarının yaptıkları yüzünden çok can, çok devlet, çok zenginlik kaybettik; belki hepsinden de önemlisi, birçok insan imanını kaybetti. “Kontrşeytanî” çalışmalar için ne gerekiyorsa yapmalıyız. Fert fert, kurum kurum, topluluk topluluk el ele vermeli ve her şeyimize düşman olan şeytan ve uşaklarına fırsat vermemeliyiz!

İnanıyorum ki, bu hayırlı bir niyettir ve yine inanıyorum ki, akıbet de hayrolacaktır.

Son olarak belirtelim ki, yeni “şeytanlık” çalışmalarının başlatıldığını öğrendik. Durmadan ve bıkmadan bunu yapacaklarını tahmin ediyorduk. Terörde yaptığımız gibi, yeni salvoyu da Allah'ın izni ve inâyetiyle sınırlarımızın ötesinde karşılar ve bertaraf ederiz.