BILL Keating… ABD
Kongre üyesiymiş kendisi. Bilmiyorduk, öğrendik; yine -sağ olsun- İmamoğlu
sayesinde.
Ekremciğim
sayesinde genel kültürümüz artıyor, bilmediklerimizi öğreniyoruz.
Meselâ
müsilaj nedir bilmiyorduk, öğrendik. Buşon parası da sayesinde
öğrendiklerimizden.
Bir
de zam yerine “fiyat düzenlemesi” var. Misâl, motorinin fiyatı artınca zam
oluyor, Emremciğim İETT ücretlerinde yahut su fiyatlarında artış yapınca “fiyat
düzenlemesi”…
Ekremciğime
“fiyat düzenlemesi” yapmak da yakışıyor.
Baksanıza,
Cumhur İttifakı İBB Meclisi’nde öğrenci abonman fiyatlarını düşürmek için karar
çıkarıyor, Ekremciğim bunu veto edeceğini söylüyor.
Yani
öğrenciler için meclisin aldığı indirim kararını reddedeceğini ifade ediyor
Ekrem Başkan. Ama sosyal medyada, “Teşekkürler İmamoğlu” etiketleri havalarda
uçuşuyor.
Deve
ile diken ilişkisi...
Neyse,
biz Bill Keating’e dönelim.
Keating
abimiz ABD Kongresi Dış İlişkiler Komitesi’nde Doğu Akdeniz üzerine düzenlenen
oturumda Türkiye’nin Batı rotasına sokulması için İmamoğlu ile görüşüldüğünü açıklamış.
Oturumu
31 Mart 2022 günü düzenlemiş Keatinggiller ve oturumun başlığı, “Doğu
Akdeniz’de Fırsatlar ve Sınamalar, ABD’nin Çıkarlarını ve Bölgesel İş Birliğini
İncelemek” imiş.
Bakmayınız
oturumun başlığının bu kadar uzun ve havalı olduğuna. Aslında kelime israfı
yapmışlar. Söylemek istedikleri, iki kelimeden ibaret: “ABD’nin çıkarları”…
Oturuma
Keating abimiz başkanlık etmiş ve “Türkiye’nin yeniden Batı rotasına
girmesinin kaçınılmaz olduğunu ve bu doğrultuda İstanbul şeyisi Ekremciğim ile
de görüştüklerini” söylemiş.
Keating,
Türkiye’nin “yeniden” Batı rotasına girmesinin kaçınılmaz olduğunu söylüyor.
Yani ABD’nin rotasına...
Bunu
görüşmek için de bula bula Ekremciğimi bulmuşlar. İmamoğlu Dâhiliye Nazırı
değil, Hariciye Nazırı değil.
Ne
sıfatla görüşmüş olabilirler ki bir belediye başkanı ile? Olsa olsa müstemleke
valisi olarak!
Ne
de olsa çağırdıklarında kar kış demeden koşup gelen, her dediklerine “Okey,
I’m okey” diyen Ekremciğim var karşılarında.
Ekremciğime
“Okey, I’m okey” demek de yakışıyor.
Peki,
ABD’nin çıkarları neler ve Türkiye yeniden Batı rotasına nasıl girecek?
Akdeniz’de
haklarından vazgeçecek.
Libya
ile yapılan deniz anlaşması iptal edilecek. Libya’dan çekilecek.
Irak
ve Suriye’den de tabiî ki...
Azerbaycan’dan
bize ne ki?
İHA,
SİHA, Bayraktar büyük tehdit Batı için. Elbette bu sistemler toprağa gömülecek.
İsrail’den alınacak Heronlar neyimize yetmiyor?
S-400’ler
iade edilecek. ABD yahut NATO belki Patriot verir bize. Gerçi Türkiye’ye kim
saldıracak?
Nükleer
santral inşaatının durdurulması hayatî derecede önemli. Akdeniz’de,
Karadeniz’de gaz ve petrol aramaları da… Enerjide dışa bağımlı Türkiye, Batı
rotasına girmiş bir Türkiye’dir.
ABD
tarafından “rota yeniden hesaplanıyor”.
Uluslararası
karar vericiler yakında altılı (aslında yedili) masaya kapalı zarf içerisinde
ülkeyi yeniden Batı rotasına oturtacak bir cumhurbaşkanı adayını sunarlar.
Zarfın
içinden “Musakkacı Ekrem”in çıkması kuvvetle muhtemel.
Ona
ülkeyi Batı rotasına sokmak ve ABD menfaatlerine göre ülke yönetmek de yakışır.
Vatandaş o koltuğa kendisini yakıştırabilirse tabiî...
Görelim
Mevlâ’m neyler, neylerse güzel eyler.
Kalınız
sağlıcakla efendim.