Regaip Kandiliniz kutlu, duâlarınız makbul olsun!

“Allah’tan bağışlama dile. Şüphesiz Allah, çok bağışlayandır, çok merhamet edendir.” (Nisa, 106)

EN kesif karanlıkları yırtıp geçer bir mum alazı, bir kibrit ateşi, bir minik kıvılcım…

Küçücük bir ışık parçasıyla yol bulunur, iz sürülür, hedefe yürünür. Korkuların eli kolu bağlanır minicik bir ışık huzmesiyle…

Bu yüzden makbul geceler “kandil” olarak adlandırılır.

Görünür görünmez karanlıklardan azat olmak için kandil gecelerinde tevbelere, duâlara umut bağlanır.

Böyle küçülür dünyanın omuzlarımızda büyüyen zahmeti. Böyle güç bulur günaha bulaşmaktan imtina eden kalpler. Ve böyle korunur günahkârların hilelerinden…

Âlemlerin Rabbi olan Allah’a hamdolsun ki, böylesi mübârek, böylesi lûtuf saklı bir geceye, kandil zincirinin ilk halkası “Regaib Kandili”ne bir kez daha eriştik.

“Elde edilmesi arzu edilen değerler, herhangi bir şeyi istemek, arzulamak, ona karşı meyletmek ve onu elde etmek için çaba sarf etmek” anlamlarına gelen bu gecede, yönümüzü kıbleye döndürüp, ellerimizi semaya açtığımızda her ne diliyorsak onu en yetkili mâkâma bildirme ikramına mazharız bu gece.

Öyleyse…

“Konsun yine pervazlara

Güvercinler,

‘Hû Hû’lara karışsın

Âminler.

Mübârek akşamdır;

Gelin ey Fâtihalar, Yâsinler!” diyoruz ve dinî ve de millî kaygılarla fikir sancısı çeken tüm yazarlarımızın, okurlarımızın, aziz milletimizin ve dünya Müslümanlarının kandilini kutluyor, Rabbimizden ömrümüzün ve gönlümüzün kandilsiz kalmamasını diliyoruz!

***