TOGG’un üretimiyle
muhteşem bir heyecana gark olduk. Zira ülkemizin geleceği adına hakikaten ümit
dolu bir hayâl gerçekleşti.
TOGG,
seri üretime geçip de piyasaya sunulana dek şimdilik bir düzeltme umudu
veriyor. Ancak içinde bulunulan süreçte her şeyde olduğu gibi otomobil
fiyatlarında da müthiş bir yükseklik var.
Ankaralı
okurlarımızdan Hüseyin Mercan’dan bir mesaj aldım ve bu konudaki fikrini
sizlerle de paylaşmak istedim.
***
“Uzun
süredir bir otomobil almak için para biriktiren, piyasanın her yükselişinde
hayâl kırıklığına uğrayan biriyim. İkinci el otomobil fiyatlarına bakarak
“İkinci el alacak kadar zengin değilim” derken, sıfır otomobil almak
istediğimde de şişirme fiyatlarla karşılaşınca tümden pes etmiş hâldeyim.
Bir
süredir bu durumun çözülmesi, şişkin piyasanın bir düzeltmeye girmesi için
düşünüyorum. Devletimiz elinden geleni yapıyor, ÖTV indirimi ve türlü
teşviklerle sıfır otomobillere bir yönlendirmede bulunuyor. Ancak ikinci el
öyle bir hâle geldi ki, sıfır araçlar geldiği gibi ikinci el oluyor ve ilk
piyasasından daha fazlasına arz ediliyor.
Bu
durum birkaç gün haberlere konu olsa da hiçbir şey yapılmadı. Her ne yapıldıysa
da ikinci el piyasaya bir derman olunamadı. Zira piyasayı belirleyenler en
tepeden, karanlık üst akıl tarafından yönlendiriliyor. “Ne alâka?” demeyiniz
lütfen, öyle olmasa ülkemizin en önemli holdingleri ikinci el araç satışına
girerler miydi? Kiralık araçlara dair bir sektör dahi oluşturdular. Kiraları
ise ateş pahası!
Fakat
bu durumun en güzel çözümünü buldum. Bu çözümü birçok akıllı kimse de fark
etmiştir. Bu çözüm, “bireysel ithal otomobil alımına izin vermekten” geçiyor!
Bireysel
ithal otomobil alımına izin verildiği takdirde ilk tehlike, buraya kadar sözünü
ettiğimiz ve ülkemizdeki ikinci el piyasasını düzenleyenlerin varlığı.
Galericiler ve holdingler, elemanlarını yurtdışına göndererek ucuz araç alıp
burada yine daha pahalıya satabilirler. Bunun önüne geçmek için, aracı satın
alan kimseye sadece bir araç alma ve en az üç yıl sadece o aracı kullanma izni
vermek ve bunu denetlemek gerekecek.
İkinci
tehlike ise, yurtdışındaki otomobil fiyatlarının artma ihtimâlidir. Ancak
varsın, 3 bin avroluk bir araç bin avro daha artsın, ülkemizdeki açık soygundan
çok daha avantajlıdır bu durum.
Avrupa’da
Avrupa Birliği üyesi olmayan ülkelerde dahi bireysel ithal otomobil alımına
izin var. Keza Asya ve Amerika’da da. Böyle bir durum hem piyasayı düzeltir,
hem insanımızın alım gücünü yükseltir, hem moral olur, hem de komşu ülkelerle
iletişimi kuvvetlendirir. Özellikle de soygunculara bir ayar çekmiş olunur.
İfade
ettiğim gibi, bu uygulama birçok alanda faydalı olacaktır. Ancak yukarıda
bahsettiğim tedbirler alınarak. Değilse hiçbir işe yaramaz. Yaramaz insanlara
daha büyük alanlar açar.
Devletimiz
elinden geleni yapıyor, ancak bu konuda yapılacak basit bir düzenleme, hem
üzerindeki yükü alacak, hem de piyasayı düzeltirken halkımıza çok yüksek bir
moral sağlayacaktır…”
***
Sayın
Mercan’ın dile getirdiği bu teklifi bu fakir de salgının ilk aylarında ifade
etmişti kısaca bir yazısında. O günden bugüne piyasa daha da fahiş bir duruma
geldi.
Mercan’ın
postasını okuyunca siz ne düşündünüz? İyi olmaz mı?