Muhalefete muhalefet

Her ikisi de partilerinin kuruluş ideolojilerinden uzaklaştığından şikâyetçi. Her ikisi de partilerinin terör örgütleri ile olan ilişkilerinden ve sızmalardan rahatsız. Ve nihayetinde partileri ile yollarını ayırdılar. Bu iki parti, seçim ittifakı yapmış durumdalar; üstelik yanlarında kimi zaman gizli, kimi zaman aşikâr bir ortakları daha var: HDP! Ve bunlar bu hâlleriyle, bu çizgileriyle ülkeyi yönetmeye adaylar…

BUNDAN bir ay öncesi idi…

CHP’nin Cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce, partisi ile yollarını ayırmıştı. Ayrılırken yaptığı basın toplantısındaki açıklamaları -biraz klişe olacak ama- zehir zemberek idi.

Kendi partisinin evlâtlarını kucaklayamayanlar, milleti kucaklayamaz” diyordu İnce ve devam ediyordu: “Parti içindeki demokrasiyi yok ederek millete demokrasi vaat edersen kimse sana inanmaz.

CHP, Atatürk’ün kurduğu ideolojiden uzaklaşmıştır. CHP’de Atatürk diyemeyen CHP’li yöneticilerin olması içimizi kan ağlatmaktadır. Onlarla yolumu ayırıyorum” diyordu “Atatürk’ün partisinden” ayrılan İnce.

Ekliyordu:

Ortada ilke ve değer yoktur. Liyakat yoktur. Sahte CHP’lilerle de yolumu ayırıyorum. FETÖ’cüleri koruyanlarla yolumu ayırıyorum.

***

Bundan bir hafta öncesi idi…

İstanbul İP Milletvekili ve parti kurucularından Ümit Özdağ, partisinden istifa etti. Özdağ’ın yaptığı basın toplantısındaki açıklamaları -biraz klişe olacak ama- yine zehir zemberek idi.

“Mâkâm için partinin onurunu sattılar, kanıtlarım var” diyordu Özdağ ve devam ediyordu: “İyi Parti kuruluş amacından uzaklaşmıştır. Tasfiye edilen Türk milliyetçilerinin yerine gelen, 30 Ağustos’u bütün Türkiyelilerin bayramı diye kabul eden FETÖ’cü zihniyettir.

Oy oy oy…

İyi Parti’deki FETÖ’cü sızma, bugün de yapmış olduğumuz bütün uyarılara rağmen devam etmektedir” diyordu.

Ekliyordu:

Atatürk çizgisindeki Türk milliyetçilerinin tasfiyesi partinin kuruluş sürecinden hemen sonra başlamıştır.

Kesmiyordu…

FETÖ, PKK ve diğer bölücü unsurlar, küreselleşmeye teslim olmuş gruplar partimize sızıyor. Ben bu sızma ile mücadele ettim. Akşener’i bu rahatsız etmiş. İyi Parti içindeki FETÖ’cü ilerleme devam ediyor” diyordu Ümit Özdağ.

Akşener yüzünden Kars’ta HDP kazandı” diyordu.

Diyordu da diyordu… Daha ne desindi?

***

Bu açıklamaları yapanlar, mezkûr partilerin sıradan birer milletvekilleri ya da üyeleri değil.

Birisi (her ne kadar “Gel bakalım Muharrem!” diye çağrılsa da) partisinin Cumhurbaşkanı adayı…

Diğeri, partisinin kurucularından ve çelik çekirdekte yer almış isimlerden birisi…

Oy oy oy…

Her ikisi de partilerinin kuruluş ideolojilerinden uzaklaştığından şikâyetçi.

Her ikisi de partilerinin terör örgütleri ile olan ilişkilerinden ve sızmalardan rahatsız.

Ve nihayetinde partileri ile yollarını ayırdılar.

Bu iki parti, seçim ittifakı yapmış durumdalar; üstelik yanlarında kimi zaman gizli, kimi zaman aşikâr bir ortakları daha var: HDP!

Ve bunlar bu hâlleriyle, bu çizgileriyle ülkeyi yönetmeye adaylar.

Oy oy oy…

Ört ki ölem!

Biz yine de Allah’tan hayırlısını niyaz edelim. Allah ülkemizi, milletimizi, devletimizi her türlü şerden, belâdan, musibetten, fitne-fücurdan muhafaza eylesin. Âmin!

Kalınız sağlıcakla efendim…