HATIRLANACAĞI üzere, önceki gün gerçekleştirilen ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın başkanlık ettiği Kabine Toplantısından gençlere destek müjdesi gelmişti.
Toplantıdan sonraki “Millete Sesleniş” konuşmasında öne çıkan muştular, aslında çok uzun süredir özellikle gençler tarafından büyük bir umut ve heyecanla bekleniyordu.
Öncelikle söz konusu müjdelere göz atalım…
Teknolojik cihaz desteği: Üniversiteli gençler için piyasa satış fiyatı 9 bin 500 lirayı geçmeyen cep telefonu ve bilgisayarlar için toplamda 5 bin 500 liralık destek…
Genç Kart: 18 yaşına giren gençlerin bir yıl süreyle müze, tiyatro, sinema gibi kültürel ve sanatsal etkinliklerden ücretsiz ya da indirimli faydalanması…
Ücretsiz internet: Örgün eğitimdeki üniversiteli gençlere 1 hatla sınırlı olmak üzere 12 ay boyunca aylık 10 GB kota tanımlaması…
Aile ve Gençlik Bankası: Yeni evlenen çiftlere faizsiz kredi imkânı sunulması…
Dört başlıkta verilen müjdelerden üniversiteli gençlerimizin teknolojiye ve bilgiye erişimini artırma amacının güdüldüğü aşikârdır.
Bu açıdan bakıldığında, “Türkiye Yüzyılı” projesi kapsamında ülke insanının dünyada hak ettiği yere getirilmesine dair verilen mücadeleyi öncelikle alkışlamak gerekir.
Bu durum, verilen muştuların yeterli olduğu anlamını taşımıyor. Ancak Cumhurbaşkanı Erdoğan, temel hedefin “yatırımı, istihdamı, üretimi ve ihracatı önceleyen politikalarla sürdürülebilir bir büyümeyi sağlamak” olduğunu ve önümüzdeki 3 yılın sonunda kişi başına 15 bin dolarlık millî gelir için çalışılacağını belirtti. Bu umudunsa Türkiye’nin potansiyelini yansıtan hedeflerle at başı yürümesine bağlı olduğunu da hatırlatmakta fayda var.
Telefon desteğinin bilindik markaları kapsamamasının gençlerin beklentilerine cevap vermede nasıl bir sonuç doğuracağını tahmin etmekle birlikte, 10 bin TL bandındaki ürünlerin yarısının Devlet tarafından karşılanması, teknolojiyle tanışmayı bekleyen dar gelirli aileler için umut ışığı hükmünde.
Yine 10 GB kotalı ücretsiz internet ile buluşan öğrenciler, bir fatura tutarına denk indirimden yararlanmış olacaklar.
“Genç Kart” uygulamasının bir benzeri olarak, 60 TL gibi on derece makul bir rakamla sunulan 350’den fazla müze ve ören yerinin bir yıl boyunca sınırsız ziyaret edilmesine imkân tanıyan “Müze Kart” ile şimdiye kadar binlerce vatandaşımız bu hizmetten yararlanmıştı. Gençlerin kendi tarihini bilmesi açısından teşvik edici bu uygulamanın müjdeler arasında yer alması sevindirici.
En can alıcı müjde, “Aile ve Gençlik Bankası” ile yeni evlenen çiftlere faizsiz kredi imkânının sunulması. Bu son derece olumlu ve gerekli bir adım. Dar gelirli aileler, evlatlarının mutlu günü öncesinde yüksek faizli kredilerin altında ezilerek en az 5 ilâ 10 yılını ipotek altına atmış oluyorlardı.
Dördüncü ve son madde bağlamında birkaç cümle kurmak isterim…
Asıl çözülmesi gereken, küresel enflasyonla tarihî bir yükseliş trendi yakalayan kira meselesidir. Özellikle asgarî ücretlilerin, hatta mesleğe yeni başlayan memurların kara kara düşündüğü bu konuda kalıcı ve yaptırımı olan adımların atılması son derece elzemdir. Geçmişte ev ve araba almak bir şekilde mümkünken, bugün bunun hayâli bile zorlaştı.
“Bu, meşakkatli, kimi zaman inişleri çıkışları olan, hep kazandıran ama kimi zaman fedakârlık da gerektiren uzun bir yoldur” diyen Erdoğan ve ekonomi kurmaylarının öncelikli hedefi, enflasyonu yeniden tek haneli rakamlara çekmek olsa gerek.
2023 yılının son TEKNOFEST’i İzmir’de gençlerle buluşuyor bu arada. Önceki günkü müjdelerin bu bağlamda güncellenerek kapanış konuşmasında yeniden gençlere sunulması temennimizdir.
Sosyal devlet ilkesi gereği, kaynağı oluşturulan ve Devlet’e “yük” olmaktan çıkan her hizmet mutlaka karşılığını bulacaktır. Zira müreffeh Türkiye’yi kurgulayan genç dimağların buna ihtiyacı vardır.
