Memleket meselesi

Özellikle İngiltere’deki görev değişikliklerini dikkatle takip ediniz. Bu değişikliklerin ardından, önümüzdeki dört ayın, hayatın bütün alanlarında çok hareketli olacağını görmek gerek! Net söylüyorum: Hedefleri, yalnızlaştırılmış ve tasfiye edilmiş Erdoğan!

ÖNCELİKLE Kurban Bayramımızı içtenlikle tebrik ediyorum...

Zor günlerin ağırlaştığı bir dönemi yaşadığımız ve bu zor günleri de mücadele ederek aşacağımız bir süreçteyiz.

Size benzediğini zannettiklerinizin, söz ve eylemlerine çok dikkat ediniz; düşman sadece dışarıda değil!

Âdeta 1923 öncesini biz tam da bugün yaşıyoruz!

Ancak bu zorluklar da alışacak, emin olunuz.

Çünkü Türkiye, artık kutup güç!

Şunu iyi bilelim: Bütün güçler, yaptıkları plânlarda sağlıksız bir Türkiye’den mahrum bir şekilde başarılı olmayacaklarını biliyorlar.

Bunu bildikleri için ısrarla kendi kontrollerinde olan bir Türkiye peşindeler.

Finansal çapta döviz ve faiz oyunlarının yanında ayrıca eskiden beridir terör örgütleri ile içeride devşirdikleri ve kendinizden zannettiğiniz elemanları ile ülkemizi ölümle sıtma arası bir yerde tutmaya devam etmek istiyorlar.

Başarabilirlerse haritamızı değiştirmek, değilse tekrar yüzyıllık uykuya yatırılmış ve Hanif kimliği mânen elinden alınarak tüketilmiş, kültürel soykırıma uğratılmış ve de net şkeilde teslim alınmış bir Türkiye arzusu var içlerinde.

Peki, şu an ne oluyor?

ABD, hangi şartta olursa olsun, ülkemizi PKK/PYD ve FETÖ ile aynı çizgiye çekmek istiyor. Çünkü ABD’de bir aklın Siyonizm’e ile tuttuğu bir akit var: İsrail’in güvenliği için, PKK-Barzani ortaklığında kurulu, Akdeniz’e çıkan bir ikinci İsrail projesi, “Oded Yinon Plânı”…

İşte bu plâna engel olarak Türkiye’yi görüyorlar!

Bizi Amik ovasının dışına çıkararak, İsrail’in Şam’a kadar ilerleyişinin önünü açmak istiyorlar.

Ve maalesef içimizde yani siyasette, bürokraside, iş dünyasında bu kirli aklın plânına bilerek ya da bilmeyerek “Evet!” diyenler var.

ABD bu hedefe ulaşmak için bir taraftan terör örgütü DAEŞ’i tekrar sahneye çıkarıp uluslararası ölçekte de PKK’yı meşrulaştırma aracı olarak kullanmanın adımlarını atarken, diğer tarafta da Türkiye’ye yine DAEŞ üzerinden “Bu mücadelede PKK ile yan yana dur” kozuyla yaklaşmaya çabalıyor.

Özellikle İngiltere’deki görev değişikliklerini dikkatle takip ediniz.

Bu değişikliklerin ardından, önümüzdeki dört ayın, hayatın bütün alanlarında çok hareketli olacağını görmek gerek!

Net söylüyorum: Hedefleri, yalnızlaştırılmış ve tasfiye edilmiş Erdoğan!

Unutmayınız ki, 27 Mayıs, farklı güçlerin ortak modelidir.

Ve bu güçler Türkiye’mizi, milletin kontrolünden alıp tekrar yörüngelerine sokmak için darbe, suikast ve sokak kaosu (Gezi bileşenlerinde PKK ve İstanbul Sözleşmesi esaslı FETÖ destekli Suriye Muhaberat’ı uzantılarının tetikçilik yaptığı) gibi hamlelerinden asla vazgeçmiş değiller! 

Evet, bugün bayram!

Ve bayram da olsa, seyran da olsa, vatanseverler uyanık olmak zorunda!

Mesele, memleket meselesi!

Mesele, bağımsızlık meselesi!

Mesele, vatan meselesi!