Marifet basirettedir

Alacağı kararın öfke, kin, nefret, kızgınlık, kırgınlık, dargınlık, küskünlük ve gücenmişlikler sonucu olup olmadığına bakmalıdır. Eğer böyleyse, verdiği kararı uygulamaya koymayarak, aldığı kararların üzerinden defaatle geçmelidir.

YAŞAM, çelişkilerin bir arada olduğu, birbiriyle zıt olan şeylerin bir arada bulunduğu bir süreçtir. İnsan da öyledir. İnsan da tıpkı yaşamın kendisi gibi zıtlıkları bünyesinde barındırır. Yani insan da tıpkı yaşamın kendisi gibi zıtlıklarla doludur. İçinde iyi ve güzel duygular ile kötü ve çirin duyguların var olması gibi…

Negatif yaşanmışlıklar negatif duygular doğurabilir

İnsan, yaşamı boyunca, kimi zaman haksızlıklar, kimi zaman vefasızlık, kimi zaman adaletsizlikler, kimi zaman engellenmişliklerle karşı karşıya kalabilir. Bazen bunların şiddeti o kadar çok olur ki bu tür negatif yaşanmışlıklar öfke, kin, nefret ve kızgınlık gibi negatif duyguları beraberinde getirir. 

Bu negatif duygular “kırgınlık, dargınlık, küskünlük ve gücenmişlik” de oluşturabilir. Yani süreç sonucunda negatif duyguların oluşması güçlü bir olasılıktır. Fakat bu durumu yönetmek gerekir. Aksi hâlde bu duygular ve duygu durumları insanın aklını ve sağduyusunu baltalar, izan, irfan ve düşünce dünyasını köreltir. 

Akıl ve sağduyu baltalanır da izan, irfan ve düşünce dünyası körelirse, insanlar sağlıklı ve isabetli kararlar veremezler. Hatta bazen büyük pişmanlıklar oluşturabilecek, vicdanı yaralayabilecek kararlar alabilirler. 

Pozitif duygu durumu, otokontrol mekanizmalarını gevşetebilir

Tam tersi durumlar da söz konusu olabilir. Yani insan, pozitif duygular uyandıracak bir yaşam sürecinden geçmiş olabilir. Bu da insanda sözünü ettiğim negatif duyguların tam tersi olan pozitif duyguları doğurabilir. Bu duyguların fazlalığı da otokontrol mekanizmalarını gevşetebilir. Bunun sonucunda, tıpkı negatif duygu durumunda olduğu gibi, insan, doğru kararlar alabilir. Çok neşeli ya da sevinçliyken insan etraflıca düşünmez. Bunun sonucunda rasyonel olmayan kararlar verip zarar görebilir. 

Basiret göstermek en büyük marifettir

O nedenle karar alırken, insan, kendine “Bu kararların kaynağı ne?” sorusunu sormalı. Alacağı kararın öfke, kin, nefret, kızgınlık, kırgınlık, dargınlık, küskünlük ve gücenmişlikler sonucu olup olmadığına bakmalıdır. Eğer böyleyse, verdiği kararı uygulamaya koymayarak, aldığı kararların üzerinden defaatle geçmelidir. 

Bu durum tam tersi için de geçerlidir. Fakat negatif duygu durumlarında alınan kararlar çoğu zaman çok daha derin ve yıkıcı etkiler oluşturur. O nedenle insan nefret, öfke, kızgınlık, kırgınlık, dargınlık, küskünlük ve gücenmişliklerin akıl ve sağduyusunu baltalamasını, izan, irfan ve düşünce dünyasını köreltmesini önleyecek basireti gösterebilmelidir. Aksi hâlde pişmanlıklar, hatta vicdanı yaralayan sonuçlarla karşı karşıya kalabilir. 

Dolayısıyla pozitif ve negatif yaşanmışlıklardan ziyade daha önemli ve marifet barındıran eylem, basiret gösterebilmek ve basireti koruyabilmektir.