Korona’dan önce, Korona’dan sonra

Dünyada aşı karşıtı kampanyaların büyüdüğünü, insanların çocuklarına aşı yaptırmamak için verdikleri mücadeleleri konuşuyorduk, bugünlerde aşı duâsına çıktık. “Birileri aşıyı bulsun da kim bulursa bulsun” anlayışıyla hareket ediyoruz. Eşi bulunca üç gün oruç tutacak ruh hâline geldik. Evet, şimdiden hissetmediğimiz o kadar çok değişiklik içindeyiz! Sıralamakla bitiremeyiz bu değişiklikleri…

İNSANLIĞIN geleceğini tehdit eden, nerede ve ne zaman duracağı öngörülemeyen bir salgınla karşı karşıyayız. Çin’de ortaya çıkan ve hızla batıya doğru ilerleyen, Avrupa’yı felç eden, ABD’yi sarsan Koronavirüs seyrini nasıl tamamlarsa tamamlasın, Korona’dan sonra her şey çok farklı olacak.

İster büyük felâketle netîcelensin, ister kontrol atına alınsın ve aşısı geliştirilsin, bu zamana kadar dünyada oluşturduğu algı nedeniyle Korona sonrası yeni bir düzen kaçınılmaz olacak.

Koronavirüs salgınının ardından dünya durulduğunda, tarımdan ticarete, sağlıktan eğitime, turizmden adalete, spordan sanata her alanda değişiklikler olacak. Yaşam tarzları, devletlerin yönetim biçimleri ve dostluklar düşmanlıklar değişecek, birlikler dağılacak ve yeni birliktelikler oluşacak. “Korona’dan önce” ve “Korona’dan sonra” diye bir yaklaşım ortaya çıkacak.

Korana bazı yaklaşımlardaki gibi biyolojik bir saldırı mı, yoksa doğal bir virüs mü, belki hiçbir zaman bilemeyeceğiz bunu. Yaşam tarzımızı, selâmlaşma biçimimizi, beslenme anlayışımızı değiştirmeye aday bu virüsün nedeni ne ve arkasında kim olursa olsun, geleceğimizi çok derinden etkileyecek.

Virüsün başlayıp şu an en çok etkilediği yeri göz önünde bulundurduğumuzda yani Çin’den Avrupa’ya baktığımızda söylenecek çok söz var. Bu güzergâhta, bundan 3 ay önce ticâret savaşlarını konuşuyorduk. Yıllardır bu bölgelerdeki kavgaları, kan ve gözyaşlarını konuştuk. Ama Korona’dan sonra neredeyse Suriye’yi unutur hâle geldik. Daha birkaç ay öncesinde Trump’un yüz yıllık barış yalanını konuşuyorduk, şimdi herkes kapılarını kapatmanın mücadelesini veriyor.

Dünyada aşı karşıtı kampanyaların büyüdüğünü, insanların çocuklarına aşı yaptırmamak için verdikleri mücadeleleri konuşuyorduk, bugünlerde aşı duâsına çıktık. “Birileri aşıyı bulsun da kim bulursa bulsun” anlayışıyla hareket ediyoruz. Eşi bulunca üç gün oruç tutacak ruh hâline geldik.

Evet, şimdiden hissetmediğimiz o kadar çok değişiklik içindeyiz! Sıralamakla bitiremeyiz bu değişiklikleri…

Böyle bir değişimin, hattâ yeni bir dünya düzeninin eşiğinde olduğumuz bugünlerde sadece olayın sıcak boyutuyla ilgilenirsek, geleceği kaçırırız.

Bu vakanın arkasında ne olursa olsun, yeni bir dönem kaçınılmazsa, o hâlde geleceği plânlamakta geç kalmamalıyız. Eğer geç kalırsak, başkalarının kurduğu dünya düzeninde piyon oluruz.

Eğitim politikamızı yeni duruma göre dizayn etmek, en başta gelen görevimiz olmalı!

Şu an içinde bulunduğumuz dünya düzenini kuranlar, oluşturdukları eğitim sistemi ile toplumları kendilerine bağımlı hâle getirdiler. Yeni dönemde uzaktan eğitim en çok konuşulacak konuların başında geliyor. Eğer uzaktan eğitim geleceğimizi şekillendirecekse, bunun şeklini ve içeriğini bizim belirlememiz gerekir.

Aynı şekilde sağlık ve tarım yeni dünya düzeni için çok çok önemli iki alan. Sağlık sektörü Küreselcilerin elinde kaldığı sürece, daha çok benzer salgınla mücadele etmek zorunda kalırız. Sağlık alanında yepyeni bir sayfa açmamız lâzım!

Tarım konusu ise şu an konuşulan komploların ana nedenlerinin başında geliyor. Komplonun ana teması, “Dünya bu kadar nüfusu taşıyamaz. Dolayısıyla nüfusun azalması gerekir” şeklinde. Bu nedenle karşı karşıya olduğumuz bu saldırının altında dünya nüfusunu azaltmak isteyenlerin olduğu iddia ediliyor.

Eğer mesele dünya kaynaklarının nüfusa yetmediğine ilişkin bir mesele ise, tarım başta olmak üzere bu konudaki tüm kaynaklarla ilgili kendi tezimizi ve üretim biçimimizi ortaya koymak zorundayız.

Korona sonrası, savunma başta olmak üzere müttefiklik ilişkilerimizi ve diğer işbirliklerimizi yeni döneme göre uzun vadeli hesaptan geçirmek durumundayız.

Korona sonrası hiçbir şey eskisi gibi olmayacak; o hâlde ona karşı mücadele ederken, Korona sonrası hazırlıkların hızla devreye alınması gerekir.