Kırgınlığa son verin!

Haklı ya da haksız kızanlar, darılanlar, öfkelenenler! İkinci ve farklı bir tür 15 Temmuz hazırlığının farkında olunuz! Hedefleri doğrudan Sayın Recep Tayyip Erdoğan, Sayın Devlet Bahçeli ve vatanımızın bölünmez bütünlüğünü parçalamak ve Devletimizin çatısını çökermektir. Amaç, dünyada tek şeytanî diktatörlük!

SOKAKTA, sosyal medyada, gizli ve açık ortamlarda her türlü yöntemi Türkiye’nin istikrarını baltalamak, siyâsî iktidarı zora sokmak ve toplumsal kesimleri kışkırtmak için kullanan sözde muhalif ama esasta marjinal terörize tüm grupların işbirliği içinde oldukları görülmektedir.

Klâsik terör faaliyetlerini güvenlik güçlerimizin etkin mücadelesi sayesinde dağda ve kırsalda sürdüremeyen ve şehirlerimizi canlı bombalarla kana bulayamayan bu örgütler, kuzu postuna bürünmüş çakal gibi şehirlere yoğunlaşmıştırlar.

Maalesef bazı siyâsî partiler, açık ya da gizli şekilde terör iltisaklıları ve militanlarını kendi içlerine alıp belirli görevlere getirerek Türkiye düşmanlığı için meşru görünümlü faaliyet yapmaya ve toplumsallaşmalarına yardım fırsatı vermektedirler.

Tüm bu yasadışı gruplar, bazı sözde siyâsilerin teşviki, talimatı ve himâyesi ile görünürde sivil eylem, gösteri hakkı ve protesto gibi bahanelerle her fırsatta kamu düzenini bozucu, güvenlik güçlerini zorlayıcı, yalan ve abartılı medya desteği ile toplumsal kesimleri provoke etmeye zorlamaktadırlar.

FETÖ çatışı altına giren PKK, PYD, DHKP-C, MLKP, DEAŞ ve tüm diğer terör örgütlerinin yurtdışı desteği ile içerideki tüm eleman ve araçlarını sözde “Recep Tayyip Erdoğan karşıtlığı” adı altında Türkiye düşmanlığının emrine vermişlerdir.

Şu bilinmelidir ki, artık yabancıların, özellikle “muhalif gruplar” diyerek meşru göstermek istedikleri tüm terörist ve marjinal grupların motivasyonu çok yüksektir. Neden mi?

Bu durum üst düzey hamle yeteneğinden değil, yok oluşun eşiğinde oluşlarındandır. Zira inandırıcılıkları kalmadı ve “Bugün başaramazsak bir daha asla olmaz!” düşüncesinde birleştiler.

PKK’nın kendisine ait olmayan 150 eylemi bu anlamda örgüt içi propaganda malzemesi yaptığı dahi tespit edildi.

Türkiye’ye diz çöktürmek için “Ya şimdi, ya hiçbir zaman!” diyecek kadar sahiplerinin emrindeler.

***

Görünürde Recep Tayyip Erdoğan karşıtlığında buluşanların asıl düşmanıysa Türkiye’dir!

Bu terörist ve marjinal muhalif grupların motivasyon kaynakları, bazı toplumsal kesimlerin duygularına hitap etmektedir.

Millî siyâsete karşı yenilmişliğin altyapısında; kin ve nefrete dönüşmesi, kendilerini üstün görme ayrıcalığını sürdürememe durumu, yerli siyâsete karşı sürekli kaybetmek, Batı hayranlığı ile kendi milletini sevememek, terörizme destek verecek kadar Devletini sevememek, Anadolu kültürü ve inancına besledikleri düşmanlık, köleliğini benimsedikleri efendilerine karşı eziklik ve mahcubiyet ve de tarihini reddeden bir anlayışla edilgen ve teslimiyetçi duyguya olan bağımlılık mevcûttur.

Diğer yandan, yerli ve millî hassasiyete sahip kitlemizde ise motivasyon eksikliği vardır.

“Nasılsa Cumhurbaşkanımız var, nasılsa onunla hep kazanıyoruz” rehaveti, uzun süre iktidarda kalmanın getirdiği bazı dezavantajlar, kırgınlık ve küskünlükler ve kişisel beklentilerin yeterince karşılanamaması ile tüm ortak değerlere olan bağlılığa rağmen tüm beklenti ve bütün yükün Sayın Cumhurbaşkanımızın omzunda birikmesi, vatansever kitlenin motive olmasını zorlaştırıyor.

Oysa Sayın Cumhurbaşkanımızın yükünü her birimiz paylaşmayı bilmeli, siyâsette ve bürokraside görev alan herkesin “Büyük Türkiye” idealine inanmanın yanı sıra Türkiye düşmanlarının tüm oyunlarını izleme ve engelleme için uyanık olmalıyız!

“İllâ birlik, illâ vatan, illâ bayrak!” diyerek dikkatimizi toplamalıyız.

***

Haklı ya da haksız kızanlar, darılanlar, öfkelenenler! İkinci ve farklı bir tür 15 Temmuz hazırlığının farkında olunuz!

Hedefleri doğrudan Sayın Recep Tayyip Erdoğan, Sayın Devlet Bahçeli ve vatanımızın bölünmez bütünlüğünü parçalamak ve Devletimizin çatısını çökermektir. 

Amaç, dünyada tek şeytanî diktatörlük!

Herkes, ama herkes, ayrılıkları ve dargınlıkları kenara koymalı. Her yerde, ama her yerde birlik, beraberlik içinde uyanık ve dikkatli olunuz!

Çöken bir devlette ayrılıkların, kırgınlıkların, kızgınlıklarında hiçbir anlamı olmayacak; hattâ pişmanlık, yok hükmünde olacaktır!