CHP’NİN Genel Başkanı
Kemal Kılıçdaroğlu, bugünlerde çok hareketli…
Deniz
Baykal’a kurulan kaset kumpasıyla ele geçirdiği CHP’de 10’uncu yılını
tamamlayan Kılıçdaroğlu, 10 yılda bekleneni verememenin paniği içinde!
31
Mart Yerel Seçimleri ile elde ettiği avansı çabuk tüketen Kılıçdaroğlu, yeni
avans için milletvekillerini kiralığa çıkarttı. Bir erken veya baskın seçim
ihtimâli olmadığı için Kılıçdaroğlu’nun kiralık vekillerine müşteri çıkmadı.
Koronavirüs
salgını öncesinde başlattığı darbe kampanyası elinde patlayan Kılıçdaroğlu, salgının
kontrol altına alınmasının ardından yeniden efelenmeye başladı.
Kılıçdaroğlu’nun
son efelenme gerekçesi; terör örgütü PKK’nın Meclis’teki temsilcisi gibi hareket
eden iki HDP’li vekil ile FETÖ’nün ve arkasındaki üst aklın MİT tırları
kumpasının postacısı Enis Berberoğlu’nun vekilliğinin düşmesi…
“Kürt sorunu devam
ettikçe gerillaya katılım da olacak, çatışma da olacak, savaş da olacak” ifadelerini
kullanan Leyla Güven ile Trabzon Maçka’da 15 yaşındaki Eren Bülbül’ü şehit eden
teröristlerden kırmızı listede aranan PKK’nın sözde Karadeniz bölge sorumlusu
“Zeynel” kod adlı Mehmet Yakışır’ın cenazesine katılan Musa Farisoğulları’nun
vekilliklerinin düşürülmesi ile ilgili, “O
iki milletvekiline, HDP’li vekile yapılan haksızdır ve hukuksuzdur. Anayasa’ya
aykırıdır” ifadelerini kullanan Kılıçdaroğlu, peş peşe sorular yöneltti.
Belli
ki, Kılıçdaroğlu’na göre, yukarıdaki suçları işleyenlere herhangi bir cezanın
verilmesi doğru değil. Bu kadar alenî suça rağmen bırakın bir genel başkan veya
herhangi bir siyasetçinin, sıradan bir insanın bile sormayacağı sorularla karşı
karşıyayız.
Madem
Kılıçdaroğlu, “Selahattin Demirtaş, Osman
Kavala, Ahmet Altan ve askerî öğrenciler neden içeride?” sorusunu soruyor
ve bu sorunun cevabı kendisinde yok, yardımcı olmakta fayda var. Bu arada
Kılıçdaroğlu’nun “Neden içeride?” dediği ve dillendiremediği başka isimler de
var, ancak şimdilik onları dillendirmek istemiyor. Onların kim olduğunu üç
aşağı beş yukarı hepimiz biliyoruz.
Kılıçdaroğlu’nun
sorduğu ve sormaya cesaret edemediği isimler neden mi içerideler?
2010’da
Deniz Baykal’a kurulan kaset kumpasıyla dizayn edilen siyasetle istenen sonuca
ulaşamadıkları için…
Kılıçdaroğlu’nun
sorduğu ve sormaya cesaret edemediği isimler neden mi içerideler?
2011
Seçimleri öncesinde MHP’ye kurulan kaset kumpası Bahçeli’nin elinin tersiyle
itilerek çöpe atıldığı için…
Kılıçdaroğlu’nun
sorduğu ve sormaya cesaret edemediği isimler neden mi içerideler?
2011
Seçimleri’nde AK Parti’ye sızmak isteyen Fetullahçı alçaklar, Erdoğan’ın
feraseti tarafından fark edilip liste dışı bırakıldığı için…
Kılıçdaroğlu’nun
sorduğu ve sormaya cesaret edemediği isimler neden mi içerideler?
7
Şubat MİT krizi ellerinde kaldığı için…
Kılıçdaroğlu’nun
sorduğu ve sormaya cesaret edemediği isimler neden mi içerideler?
Gezi
ayaklanmasıyla yakılan ateş, milletin rüzgârıyla kül olduğu için…
Kılıçdaroğlu’nun
sorduğu ve sormaya cesaret edemediği isimler neden mi içerideler?
17-25
Aralık tezgâhı kafalarına yıkıldığı için…
Kılıçdaroğlu’nun
sorduğu ve sormaya cesaret edemediği isimler neden mi içerideler?
15
Temmuz darbe ve işgal girişimi milletin direnişiyle bastırıldığı için…
Peki,
bunu Kılıçdaroğlu bilmiyor mu?
Bal gibi biliyor! Çünkü her fırsatta 15 Temmuz’un bastırılmasına “sivil darbe” diyor…