TÜRK siyâsetinde
Bülent Arınç sayfası kapanmış görünüyor.
Merhum
Başbakan Necmettin Erbakan’ın başlattığı Millî Görüş siyâsetinde önemli
görevler yapan, Recep Tayyip Erdoğan ile politikanın zirvesine çıkan Bülent
Arınç, Cumhurbaşkanlığı Yüksek İstişâre Kurulu üyeliğinden istifa ettiğini
duyurdu.
Herkesin
malûmu, Bülent Arınç, son dönemlerde konuşulan reform konusuyla ilgili
görüşlerini dile getirirken, 6-8 Ekim olaylarının azmettiricisi Selahattin
Demirtaş ile Gezi Olayları’nın finansörü Osman Kavala hakkında söyledikleri ile
bardağı taşıran son damlayı da düşürmüştü.
Esâsen
Gezi Olayları’ndan beri sürekli yalpalayan Arınç, ne Gezi Kalkışması sırasında,
ne de 17/25 Aralık darbesi sonrasında Erdoğan’ın yanında durdu. Duramadı!
15
Temmuz’dan sonra kafasına dank etmiş gibi yaptı, ama o da uzun sürmedi.
15
Temmuz’un hemen akabinde, herkes gibi Bülent Arınç da lânet okudu. Biraz da
özeleştiri yapıyormuş gibi söylemlerde bulundu. Arınç, 15 Temmuz öncesi
Fetullahçı terör örgütünün silahlı bir örgüt olduğunu göremediği için kendisine
“ahmak” denilebileceğini dile getirirken bile kelime oyunu yapıyordu.
Arınç,
“Şunu açıkça söylüyorum: Bunu ben darbe
gecesi öğrenmiş olmakla, ‘Yahu ne kadar ahmakmışsın, bunu herkes söylüyordu!’
diyebilirler. Silahlı terör örgütünün Fethullahçı olması, o gece ortaya çıkan
bir olaydır. Ben o gece öğrenmiş olabilirim ama Sayın Cumhurbaşkanımız da o
gece öğrendi. Genelkurmay Başkanımız da o gece öğrendi. Onların bilmediklerini
ben nasıl bilebilirim?” ifadelerini kullanarak, hâlâ 15 Temmuz öncesi yaptıklarını
örtbas etmeye çalışıyordu.
Arınç’ın
samimiyetsizliği, çok geçmeden ortaya çıktı. Her fırsatta FETÖ ile mücadeleyi
eleştiren Arınç, “KHK bir faciadır.
Katıldığım televizyon programlarında KHK’ya dikkat çekmek için Yüksek İstişâre
Kurulu (YİK) maaşımın yarısını öğrencilere burs olarak, yarısını da KHK
mağdurlarına vereceğimi söylemiştim. Çok eleştirildim fakat ben, sadece KHK
faciasına dikkat çekmek istedim. Çevremde o kadar çok bu felâketi yaşayan insan
var ki, ben onlara acıyor ve merhamet ediyorum” cümleleri ile büyük
tepkileri üzerine çekmişti.
Arınç’ın
17/25 Aralık sonrası vukuatını anlatmakla bitiremeyiz. Bunca vukuata rağmen, “Tayyip Erdoğan niye hâlâ bu adamı yanında
tutuyor?” eleştirilerinin yükseldiği bir dönemde, Arınç yine yaptı yapacağını!
Katıldığı bir televizyon programında Demirtaş ve Kavala konusunda söyledikleri,
kabul edilebilirliğin çok çok ötesine geçti.
Türk
siyâsetinde önemli bir yeri olan Bülent Arınç, ne yazık ki kötü bir finâl
yaptı.
Bülent
Arınç, Necmettin Erbakan’ın TOBB Başkanlığından zorla alınmak istendiği
dönemde, Erbakan’ın mâkâm odasının önünde polisin girmemesi için nöbet tutan
gençler arasında yer almıştı.
Evet,
Arınç, polis girmesin diye Erbakan’ın kapısında nöbet tutmuştu, ancak tüm
düşmanları girsin diye Erdoğan’ın kapısını içeriden açtı!