İnsan neden başarısız olur?

Bir insanın uğruna mücadele edeceği kesin bir amacı yok ise başarı ümidi de yoktur. Umut enerjidir, yakıttır, motivasyondur. Ümidi olmayan bir canlı için ne yapılırsa yapılsın, verilen emek ve mücadele boşa gidecektir.

BAŞARI, amaçlanan hedeflere ulaşabilmektir. Ama insanların çoğu nasıl başarılı olacağını tam olarak bilemiyor!

“Başarı ve mutluluğun temelinde, insanın kendisini ve yeteneklerini tanıması yatmaktadır. Yeteneklerini tanımayan kişi, bunları neden, nerede, ne zaman, nasıl ve ne şekilde kullanacağını bilmediği için çalışmalarından zevk alamayacağı gibi, kendinde çalışma azmini de bulamaz. Bizler de nitelikli her insan gibi kendimizi tanımak, mevcut potansiyel yeteneklerimizi işleyip geliştirmek ve insan olmanın hakkını vermekle yükümlüyüz, insânî değerlere sahip olmak da bunu gerektirir.

İnsan olarak, insan olma onurunu yaşatabilme adına kendimizi, potansiyel yeteneklerimizi, güçlü ve zayıf yönlerimizi, olumlu veya olumsuz özelliklerimizi bilmemiz gerekir. Bunun yanında zihinsel, duygusal, psikolojik ve bedensel özelliklerimizi de tanımalıyız. Kendini tanıyan insan, kendi kıymetini algılayabilecek, daha iyi bir insan olma yolunda değişim ve gelişim adına daha rahat ilerleyecektir.

Hayat ve başarı yolculuğunda kişinin kendini tanıması, bilgi, eğitim, kültür, bakış açısı, sahip olduğu insânî değerler, kendisine yönelik hoşgörü ve olgunluğu gibi bir dizi olumlu özellikleri barındırması gerekir. Ayrıca kişi, hatâlarını, eksikliklerini, kusurlarını, zayıf yönlerini olgunlukla karşılayabilmelidir. Kişi güçlü ya da zayıf yönlerini doğru bir şekilde tespit etmeye çalışmalıdır. Her iki niteliğin de doğal olduğunu içselleştirerek, eksiği iyiye ve güzele, iyi ve güzeli de daha iyi ve daha güzele doğru geliştirme çabası içerisinde olmalıdır.

Kendimizi ve özelliklerimizi tanımak, yeterlilikleri ve eksiklikleri gözlemleyebilmek, amaç ve hedeflere ulaşma aşamasının olmazsa olmaz kuraldır. Kişinin kendisini olabildiğince iyi tanıması, kendisiyle ilgili alacağı kararların başarılı olmasında temel basamakları oluşturur. Eğer birey eksik yanlarını görebilirse, bunların getireceği olumsuzluklardan sakınabilir ve eksikliklerini gidererek bu olumsuz özelliklerini daha olumluya çevirebilir. Kişi kendisini tanıyarak doğru kararlar alabilir. Kendini tanımak, neyi sevip neyi sevmediğini bilmek, güçlü ve zayıf yönlerini görebilmek, kendi sınırlarını ve yapabileceklerini bilmek, rolünün ve sorumluluklarının farkında olabilmektir. Kişinin kendisini en iyi yine kendisi tanıyabilir.”*

Kendini ve yeteneklerini yeterince tanımayan kişinin başarısızlığa uğraması yüksek ihtimâldir. Kişiyi başarısızlığa götüren ana nedenlerden bazılarını aşağıda maddeler hâlinde verdik. Bizlere düşen görev, açıklamaları okuyarak neler yapmamız gerektiğine karar vermek ve bu doğrultuda adımlar atabilmektir. Sizler de bu maddelere kendi tecrübelerinizden yararlanarak yeni maddeler ilâve edebilirsiniz. Unutmayın, beklentilerimiz, çalışmalarımız ve amaçlarımız ne olursa olsun, içinde insânî değerler yoksa hiçbir kıymeti yoktur.

Kişiyi başarısızlığa götüren ana nedenler

Amaç eksikliği: Bir insanın uğruna mücadele edeceği kesin bir amacı yok ise başarı ümidi de yoktur. Umut enerjidir, yakıttır, motivasyondur. Ümidi olmayan bir canlı için ne yapılırsa yapılsın, verilen emek ve mücadele boşa gidecektir.

Nasıl ve ne yapacağını bilememek: Kişinin istediği bir şey varsa, isteklerine ulaşmak için neler yapmasını ve nasıl yapılacağını bilemiyorsa, istek, kuru bir arzudan öteye gidemez. Maddî veya mânevî, soyut ya da somut her ne olursa olsun, istenen şey iyi araştırılmalı, o sonuca ulaşmak için bedel ödenmesi gerektiği bilinmeli ve bu bedeli ödemek için mücadele etmelidir.

Eğitim eksikliği: Kendini geliştirmek için yeterli eğitim alamamak… Unutulmamalıdır ki, en eğitimli kişiler, kendilerini eğiten kişilerdir. Bir insanı eğitimli yapmak için üniversite eğitiminden çok daha fazlası gerekir. Başarı, fazla bilgiyle değil, kullanılabilir bilgilerin etkin ve ısrarlı bir şekilde uygulanmasıyla gerçekleşmektedir.

İç disiplin yetersizliği: İç disiplin, kendi kendini kontrol ile oluşur. Bunu geliştirebilmek için hayatınızdaki tüm olumsuz özellikleri tespit ederek kontrol etmeyi öğrenmeli, sizi başarıya ulaştıracak en büyük dostunuzu ve düşmanınızı tanımalısınız. Bunu tanımak içinse aynanın karşısına geçerek en iyi arkadaşınızı, dostunuzu ve en kötü düşmanınızı aynı anda görebilirsiniz.

Yetişme şartları: Hayata bakışımızın, algımızın, değerlerimizin, değerlendirmelerimizin tamamına yakınını yetişme şartlarımız oluşturur. Geçmişinizdeki olumsuzlukların etkilerini geçmişte bırakarak içinde bulunduğunuz anları daha verimli bir şekilde değerlendirmelisiniz.

Karamsarlık: Karamsarlık, iç ve dış iletişimin önündeki en büyük engeldir, zamanla insanda olumsuz kişilik geliştirir. Olumsuz kişiliğe sahip olan kişilerin başarıyı yakalamaları âdeta imkânsızdır. Diyelim ki, olumsuz kişilikli bir insan bir konuda başarılı oldu, bu kişinin ulaştığı başarı, uzun sürmeyeceği gibi kalıcı da olmayacaktır.

Sebat etmemek: Toplum olarak en zayıf yanlarımızdan biri de, başladığımız bir konuda ısrar ederek direnç gösterememektir. Başladığınız bir işi netîcelendirene kadar sabır ve metânetle devam etmesini öğrenmelisiniz.

Rutine takılıp kalmak: Rutinlik, sıradanlığı ve atâleti doğurur. Siz de başarı için sıra dışı düşünmelisiniz.

Erteleme alışkanlıkları: Bugünün işini yarına bırakmak… İstediğiniz bir şeyi yapmak için şartların oluşmasını beklemeyin, uygun şartları siz oluşturun. Beklerseniz, beklediğiniz uygun şartlar bir türlü gelmeyecektir. Başarı için atacağınız ilk adımı bugün atmazsanız, yarın hiç atamazsınız.

Mazeret üretmek: Zamanı, maddiyatı, eğitimi, çevreyi, içinde bulunulan şartları, mevsimleri, ayları bahane ederek mazeret üreten insanlar hiç başlayamazlar. Dolayısıyla bu kişiler için başarı bir hayâlden öteye gidemez. Mazeret üreten bir yapınız varsa, bunu bir kenara bırakın ve bulunduğunuz yerden başlayın ve elinizin altında hangi araçlar varsa onlarla çalışın. Unutmayın, yol boyunca daha iyi araçlar bulacaksınız.

Sağlığın kötü olması: Sağlık olmadan hiçbir şeyin olmayacağı kesindir. Sağlık durumunuz iyi değilse, bu durumda çalışmak için sağlığın düzelmesini beklemek gerekir.

Duyguların kontrolü: Duyguların olumsuz etkilerinden kurtulamayan kişiler ömür boyunca mutsuz olmaya mahkûmdurlar. Başarınızı engelleyecek/engelleyebilecek duygusal gerilimlerden uzak kalmayı öğrenmelisiniz.

Aşırı ve kontrolsüz hırs: Aşırı hırs, keskin sirkenin küpüne zarar verdiği gibi insana zarar verir.

Korkular: Sebebi her ne olursa olsun, bilinçaltınızdaki korkular büyük adımlar atmanızı engelleyecektir. Geçmişin korkularını bugün dahi içinizde taşımanın size hiçbir faydası olmayacaktır.

Karar verememek: Yapılacak işler için doğru tespitler yaparak doğru kararlar vermek, başarının temel anahtarlarındandır. Yapacağınız çalışmalar ve atacağınız adımlar için beklemeyin. Karar verin ve başlayın!

Aile içi iletişimsizlik: Başarının başladığı ilk yer, ailedir. Aile içinde yaşadığınız huzursuzluk ve iletişim çatışmalarını bir an önce çözme yoluna gidin. Aile içinde huzurlu kişilerin daha başarılı oldukları, bilinen bir gerçektir.

Riskten kaçmak: Risk almak, başarının heyecanıdır. Risk almaktan kaçan insanlar büyük başarılara imza atamazlar. Atsalar da heyecan verici olmaz.

Yanlış kaynak kullanımı: Başarı için eldeki tüm kaynakları doğru kullanmak gerekir. Eğer kaynaklar doğru kullanılmazlarsa, telâfisi mümkün olmayan yanlışlar yapılır.

Yanlış iş seçimi: Çalışma hayatındaki mutsuz insanların tamamına yakınının yanlış iş seçimi dolayısıyla mutsuz olduklarını görürsünüz. Kendine uygun olmayan, istemediği ya da sevmediği bir işi yapan insan, daima mutsuzluğu yaşar. Size uygun, sizi mutlu edecek bir alan seçin ve bu alanda çalışın.

İsteksizlik, yorgunluk, bıkkınlık, iştahsızlık gibi duygular: Bu duyguları yaşıyorsanız, acilen profesyonel psikolojik destek alın!

Yardım almamak: “Her şeyi ben bilirim, ben yaparım, kimseye ihtiyacım yok” gibi cümleleri sık kullanan insanlar, bir dönem ilerleseler de gerilemeye mahkûm olurlar. Tıkandığınız yerde, büyük adımlar atacağınız zaman yardım almaktan kaçınmayın.

Takım çalışmasını bilmemek: Her şeyi bir insanın yapması imkânsızdır. Büyük işler başarmak istiyorsanız, takım çalışmasının gücüne inanın. Takımınızı kurun, yetkiler verin ve takımınıza güvenin.

Kibirlilik ve paylaşmamak: Kendini beğenme, böbürlenme yani kısaca kibirlilik, yalnızlığı ve peşinden başarısızlığı getirir. Başkalarının da insan olduğunu, onların da düşünme melekeleri, arzu ve ihtiyaçları olduğunu unutmayın.

Hile: Çok kazanmak ve çabuk büyümek maksadıyla yaptığı işlere hile karıştıran kişi ve kuruluşlar, bir müddet sonra başarısızlığa ve yenilgiye mahkûm olurlar. Dürüstlük ve samîmiyetle kazanılan başarıların tadını hiçbir şey veremez.

Özeleştiri, öz değerlendirme, muhakeme yapmamak: Misyon ve vizyon oluşturmayan, çalışmalarının değerlendirmesini yapmayan, geçmişini ve geleceğini değerlendirmeyen kişi ve kuruluşların ilerleme, büyüme ve bunun sonucu olarak da büyük başarılara imza atmaları imkânsızdır.

 

*Âdem Karafilik, Öğrenci Yol Haritası, Sayfa 18