IDF Prodüksiyon sunar

İsrail ordusu böyle zayıf, komik, içler acısı tiyatrolara bile ihtiyaç duyuyor. Durumları bu kadar vahim işte! Tamam, İsrail ordusu “ihtiyaca binaen” sürekli komedi filmleri çeviriyor ve bunları servis ediyor da, peki sorgusuz sualsiz bunlara inananlara/inanmak isteyenlere ne demeli?

İSRAİL iki aydır (hatta iki ayı da geçti) Gazze’yi havadan, karadan, denizden bombalıyor. Yapabildiği sadece bundan ibaret.

Katledilen çocuklar, kadınlar, masumlar umurlarında değil, dünyanın da. Öyle ya, HAMAS’la “savaşıyorlar”.

Lâkin HAMAS’ın ne kadar kayıp verdiği bir muamma; kimi kaynaklara göre HAMAS henüz birliklerinin yüzde 10’unu bile sahaya sürmüş değil. Lâkin İsrail ordusunun kayıpları binlerle ifade ediliyor.

İsrail el kadar Gazze’de çuvalladı, batağa saplandı. Çıkamıyor, debelendikçe batıyor.

Üstelik soykırıma varan katliam görüntüleri, Gazze’den gelen insanlık dışı fotoğraflar ve videolar İsrail’in gerçek yüzünü ortaya çıkarmış durumda.

İsrail için asıl felâket bu işte!

İsrail’in bugüne kadar özen ve ustalıkla inşâ ettiği “mağdur” algısı dünya nezdinde yerle yeksan oldu. O imajın yerinde artık soykırımcı ve vahşi İsrail imajı var.

İsrail sadece Gazze’deki “savaşı” değil, medya ve sosyal medya savaşını da kaybetmiş vaziyette.

Bu gerçeği gören İsrail, panikle Gazze sahnesinde sahte içerikler üretiyor ama bunları da eline yüzüne bulaştırıyor, her seferinde komik durumlara düşüyor. Çoluk çocuğa madara oluyor.

Ciddî (!) bir devletin bu durumlara düşmüş olması içler acısı. Daha beter olmalarını dilerim.

Hatırlarsınız, İsrail ordu sözcüsünün Gazze’deki bir hastaneden paylaştığı video dalga konusu olmuştu. HAMAS’ın hastanedeki karargâhından (!) birkaç paslı tüfek ve fişekle birlikte bir kutu da hurma çıkmıştı.

Kahrol düşman, al sana hurma!

Sonrasında bu video apar topar yayından kaldırılmıştı. Aynı sözcünün HAMAS tüneli diye gösterdiği yer ise hastanenin asansör kuyusu çıkmıştı. “Allah akıl fikir versin” diyeceğim de insan önce bunu talep etmeli. İsrail’in böyle bir talebi yok.

Bu saçma videolar serisi Elon Musk’ın İsrail’i ziyaretinde de devam etmişti. Musk, Netanyahu’nun gösterdiği, içine uçaksavar fişeklerinin serpiştirildiği boş beşiğe boş boş bakmıştı.

HAMAS’ın envanterinde bu fişekleri atacak silah olmadığı uzmanlar tarafından zaten ifade edilmişti. Üstelik, uçakları bile delik deşik edecek o mühimmatların tel maşa bir beşiğe en ufak bir zarar vermemiş olması da yumurtaya can veren Allah’ın bir hikmeti olmalı.

Huylu huyundan vazgeçmiyor. Ve İsrail komik duruma düşmekten bıkmıyor.

İsrail ordusu yine saçma ve tutarsız içerikler ile kendince kamuoyu oluşturmaya çalışıyor. Her videoda daha da batıyor, kaybediyor, küçülüyor, dalga konusu oluyor.

Son üretim videoda, sözüm ona İsrail ordusu tünellerden kaçan HAMAS üyelerini esir almış. Bunları da sokak ortasında çıplak vaziyette sıralamış. Bu görüntüleri de “HAMAS’lı teröristler” diye paylaşmış.

Görüntülerde bir tek silah ya da HAMAS üniformasının olmaması sadece benim dikkatimi çekmemiş.

Üstelik esirlerin ayaklarında askerî botlar değil, terlikler varmış. Muhtemelen HAMAS’lılar tünellere girerken botlarını çıkarıyor, içeride terlikle dolaşıyorlar. Çıkarken de anahtarı paspasın altına koyuyorlardır.

“HAMAS’lı teröristler” diye servis edilen görüntülerde kimi “teröristlerin” basın mensubu oldukları da çıktı ortaya.

Yani İsrail ordusu, yakaladığı ne kadar sivil varsa soymuş bu sahneyi çekebilmek için. Bölgeden gelen bilgiler de bu insanların kamplardan ya da sığındıkları okullardan toplanan siviller olduğu yönünde.

Bu görüntülere epeyce yorum yazdım sosyal medya hesabımdan. Bütün bu saçmalıklara dikkat çektim. “Bu görüntülere Kadir İnanır bile inanmaz” dedim.

Tüm mesajlarım bu kadar kibar değildi elbette, bodoslama daldıklarım da oldu. “Adamına göre muamele” diyelim…

Sonuçta silahlar, üniformalar ve botlar ortada yoksa bir yerlere sokulmuş olmalı.

Bu sosyal medya tepkilerinden sonra o son görüntülere yeni bir güncelleme yapmış İsrail ordusu. Ama bu sefer de sıvama işlemi gerçekleşmiş.

Yeni versiyon çekimlerde yine çıplak erkekleri görüyoruz. Hepsinin ellerinde görünür şekilde kimlikleri var. Demek ki “teröristler” kimliklerini yanlarından ayırmıyorlar. Olur ya, tünelde kendilerine ikametgâh senedi filan gerekebilir yahut tünel polisi çevirip kimlik sorar.

Saçmalık bu kadar mı? Elbette değil!

O çıplak erkeklerden birisi gerilerden öne çıkıyor, elleri havada hâlde bir tüfek getiriyor, yavaşça yere bırakıyor ve yerine dönüyor.

Videonun öncesini göremiyoruz elbette. Kurgucu ne görmemizi istiyorsa onunla yetinmek durumundayız.

Şayet videonun öncesini görebilseydik, yakalanan “teröristin” koca AK marka tüfeği iç çamaşırının içinden çıkardığına şahitlik edecektik muhtemelen. Yönetmen maalesef bizi bu sahneden mahrum bırakmış.

Belli ki bu siviller soyundurulduktan sonra mizansen gereği birinin eline bir tüfek tutuşturuluyor, yönetmen “Motor!” diye bağırıyor, kayıt başlıyor ve çıplak “terörist” sahneye sağdan giriyor, elindeki tüfeği teslim edip gidiyor.

Ulan biz böyle başarısız bir tiyatroyu ortaokulda bile yapmazdık! Lâkin İsrail ordusu böyle zayıf, komik, içler acısı tiyatrolara bile ihtiyaç duyuyor. Durumları bu kadar vahim işte!

Tamam, İsrail ordusu “ihtiyaca binaen” sürekli komedi filmleri çeviriyor ve bunları servis ediyor da, peki sorgusuz sualsiz bunlara inananlara/inanmak isteyenlere ne demeli? Aslında ne diyeceğimi biliyorum da burası yeri değil.

Kalınız sağlıcakla efendim.