BENİM dünyamda anlamı ve karşılığı değişen duygular, zihnimde düşünceler var. Sizin de içinizde anlamı ve karşılığı farklı duygular, düşünceler yok mudur? Hani derler ya “İçimde fırtınalar esiyor” diye… Hüzün, keder, acı, utanç, bencillik, kıskanma, tahakküm, hırs gibi duygu ve düşünceleri yoğun yaşadığımız zaman al sana kış mevsimi. Belki annesizlik, gençliğe veda, hastalık, sakatlık çoğuna göre o kış mevsiminin çetin geçmesi. Gezegenimizde kıştan, zor günlerden yaza, güzel günlere geçişin olduğu güne “Hıdırellez” diyorlar. Peki içimizdeki hıdırellez ne zaman olacak?
“Ben her bahar âşık olurum,
Damarlarımda yine aşk var,/ Gözlerim yine bir manalı,/ Başladı güneşli yağmurlar,/ Islandı umudumun saçları,/ Kırılan dallar gibiyim,/ Ben her bahar dirilirim,/ Gizli bir kaynaktı içim,/ Kendime bir yol bulurum”
Belki çok iyi hatırladığınız bu şarkı sözünde anlatılanlar, çoğumuz için geçerlidir. Neredeyse tüm dinlerde “hıdırellez” kavramı vardır. Bu kıştan yaza geçiş kavramı ister insanın içinde, ister gezegende olsun önemli. Gezegenimizin kışından yazına geçişe belki müdahale edemeyiz. Gel gelelim, ya içimizdeki kıştan yaza geçiş nasıl olacak veya ne kadar mümkün?
İçinde hıdırellezi de barındıran mayıs ayı benim dünyam itibarıyla güzel bir fırsat. Mesela, anneler günü… Benim için çok değerli olan annemi çok uzun olmayan bir zaman önce kaybettim. Anneler günü bizim için önemliydi. Öğrenciyken anneme mutfak önlüğü almıştım. O da tutmuş “Lokman evlenince onun hanımına veririm” diye hiç kullanmamış, saklamış. Baktım eşyaları kullanmıyor, bizim için saklıyor. O yüzden her anneler gününde anneme sevdiği yemekler göndermeye başladım. Bu olayı anneme bir türlü anlatamadık. “Lokman bu yemeği İstanbul’dan buraya nasıl getiriyor, gelmişken niye selam sabah vermeden geri dönüyor?” İnternetten sipariş kavramı ona çok uzaktı. Ağabeyim ve ablamlar, “Arkadaşıyla göndermiş” demeye başladılar. İnsanın minnetini, şükranını hissetmesi de yeniden diriliş gibi bir şeymiş meğer. Şöyle bir beklentimi de söylemeden geçemeyeceğim: Annem bu dünyaya benden önce geldi. Bu dünyaya annemle alıştım. Beklentim, ahirete de benden önce gitti. Cennete gidince dayanamaz, “Nerede Lokman’ım”der ve “Lokman cehennemde (Allah korusun)” falan deseler, annem kıyametleri kopartır. O yüzden ben de cennete kurulurum…
10-16 Mayıs Engelliler Haftası ilk kez idrak edilmeye başladığında Körler Okulu’nda öğrenciydim. Belki pek çok insan için engellilik, sakatlık birçok insanın kışı sayılabilir. Her nedense benim dünyamın baharı oldu. Ondan sonraki süreçte o kadar güzellikler yaşadım ki sanki topraktaki tohumların baharda canlanıp bir süre sonra meyve vermesi gibi oldu. O güzellikleri başka yazılarımda da çok yazdığım için burada tekrarla başınızı ağrıtmak istemem.
Gençliğe vedaya ne diyeceksiniz? Hafta sonu bir üniversite öğrencisinin ödevi için anket doldurdum. Öğrencimiz beni yaşlı kabul edip anketi göndermişti. Yaşlıların maruz kaldığı konuları öğrenip kendimi geleceğe hazırlamak açısından bana güzel bir fırsat oldu. Sorulardan birisi, “Yaşlanınca duygu ve düşüncelerinizde ne gibi değişiklik oldu?” idi. Şöyle kendimi bir tarttım. Dönemsel olarak bir tek 40 yaşımda duygu ve düşünce değişikliği hissetmişim. “Yaşlılık duygusu nasıl bir şeydir bilemediğimden şu anki hissettiklerimin yaşlılık duygusu olup olmadığından emin değilim. Fakat 20 seneden beri aynı duygu ve düşünceleri hissediyorum. Ya o yıllardan beri yaşlılık duygusu ve düşüncesi içerisindeyim veya henüz yaşlanmadım yahut yaşlılık diye bir şey yok. İnsan sürekli yani kesintisiz gelişim hâlinde olunca yaşlanmaya sanırım vakit bulamaz. Gençliğe veda da beni hiç etkilememiş…” diye cevapladım.
Genellikle bu gün ve haftaları birilerini anlamak, hâlleriyle hâlleşmek şekliyle iyi bir fırsat olarak değerlendiriyorum. Özellikle anne olmamış veya imkân bulamamış arkadaşlarımı incitecek konuşmalardan, sözlerden ve davranışlardan uzak durmaya çalışıyorum. Farklı engeli olan arkadaşlarımla uzun uzun sohbet etmeye çalışıyorum. Gençlerle bir arada olmak için fırsat oluşturmaya gayret ediyorum. Bir nevi kendimin de hıdırellez bayramını idrak ediyorum. Dilerim hepimizin içinin kışı biter, yazlarımız başlar…



