TÜRKİYE’nin muhalefeti tuhaf!

Son Pençe-Kılıç Operasyonu’ndan sonra Taksim’deki saldırının araştırılmasını isteyen HDP ve onun destekçisi CHP, saldırıyı eyleme döken failin iki ağabeyinin Özgür Suriye Ordusu askeri olduğunu, bu yüzden saldırıyı PKK’nın yapmadığını ifade ediyor.

Bir kere artık Özgür Suriye Ordusu yok, Suriye Millî Ordusu var.

İkincisi, nasıl bir istihbarat ağınız var, nereden bilgi alıyorsunuz ki Taksim failinin ağabeylerinin olduğunu, onların da ÖSO safında yer aldığını öğreniyor ve TBMM’ye sunduğunuz teklifte iddia ediyorsunuz.

Yoksa “Gavat” dediğiniz ABD gözünüzü mü korkuttu? Bir anda tamamen ortadan kaldırılacağınızdan mı tırstınız?

Birileri Türkiye’yi dünya kamuoyunda nasıl suçlu çıkaracağını şaşırdı. Hani bir gün “Türkiye’nin gözünün üstünde kaşı var” deyip bile yeni bir iftirada bulunurlarsa ben şaşırmayacağım.

Ama doğru, artık Türkiye’nin hem gözü işliyor, hem kulağı. Hatta Türkiye’nin Türkiye’nin gözünün üstüne mazlumların duasından oluşan kaşı bile var.

Bilirsiniz, kaş ile kirpiğin fonksiyonu, göze toz kaçmamasını sağlamaktır. Türkiye’nin ayağına taş değmesin diye dünya mazlumlarının ettiği dualar var.

Fakat Türkiye gibi hainini besleyen başka bir ülke de yok.

Bakınız, en basitinden seçim yardımları bu ülkede ciddî anlamda tartışılmalıdır.

HDP’nin her oyu bu seçim yardımını alması ve PKK’nın Türkiye’ye yönelik saldırıları için birer araçtır.

Kaldı ki, CHP’nin büyükleri “Bir oy CHP’ye, bir oy HDP’ye” diyerek terörün finansmanına Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin maalesef bizzat destek vermesine alan açmıştır.

Türkiye’nin HDP, PKK ve terör sorununu gençler üzerinden okumaksa başka bir platform istemektedir.

Şöyle izah edeyim: Yıllarca bu ülkenin ileri gelenlerinin neden şehit veya gazi olmadıkları konuşulup durdu. Peki, teröristlerin ve terör destekçilerinin hiç terör eylemlerinde bizzat bulundukları görüldü mü? Örneğin PKK terör örgütünün elebaşlarının evlatları bizzat terör eylemlerinde ve örgütün saflarında boy göstermezlerken terör örgütü üyeleri bunu sorgularlar mı?

Meselâ bu fakir, babasının yıllarca içinde bulunduğu siyaset üzerine can vermeyi cana minnet saymıştır. Bir terör örgütü elebaşının çocuğu böyle bir tavra sahip midir?

Görüyoruz ki Avrupa ve ABD’de gününü gün eden terör örgütü elebaşlarının evlatları mevcut. Piyano çalıp sahillerde boy gösterirken şahit oluyoruz onlara. Belli ki dâvâları için ölecek gençlere benzemiyorlar. Peki, bunun finansmanını nereden buluyorlar?

Sahi, şu uyuşturucu kaçakçılığından tescilli adamın karısının evlatları nereden buluyor Avrupa’da okuma ve seyahat etmenin bedelini? Yoksa Avrupa bizzat burslandırıyor mu?

Neyse, bu kadar sorudan sonra yazımıza bir notla son verelim:

Emperyalizm gavatlıktır.

Zalimden medet ummak ise gavatlığın daniskasıdır.