İSRAİL’in Gazze’deki katliamları 150 günü geride bıraktı. Kamuoyuna yansıyan bilgilere göre İsrail, 150 gün içerisinde 40 bin insanı katletti. Saldırılarda 80 bin kişi de yaralandı. 750 bini çocuk, 50 bini hamile kadın olmak üzere 2 milyon insan ise yerinden edildi.
Yerinden edilen nüfusun üçte birine yakını çocuklardan oluşuyor. Kamuoyuna yansıyan bilgilere göre, İsrail’in katlettiği insanların yaklaşık dörtte üçü kadın, çocuk, yaşlı ve sivillerden oluşuyor.
İsrail son olarak, yardım konvoyundan un almaya giden ve çoğu açlık çeken Filistinlilerin üzerine ateş açtı. Dünyanın gözleri önünde cereyan eden ve savaş suçu sayılan bu olayda 112 Filistinli hayatını kaybetti.
İsrail ayırt etmeksizin ölüm kusuyor
Gazze’de sadece Filistinliler katledilmiyor. İsrail saldırıları sonucu Gazze’de değişik meslek gruplarından yüzlerce insan hayatını kaybetti.
150 günlük Gazze katliamı sırasında 125 gazeteci katledildi. Yaklaşık 350 sağlık çalışanı öldürüldü. Yaklaşık 250 öğretmen ve eğitim personeli hayatını kaybetti. 150’nin üzerinde BM çalışanı ve yaklaşık 50 sivil savunma görevlisi İsrail saldırılarında canlarından oldu.
Gülüp oynaması gereken çocuklar kan ağlıyor
Çocukların yaşam koşullarının iyileştirilmesi, sağlık hizmetleri ile eğitime erişim olanaklarının güçlendirilmesi ile çocukların ekonomik koşullarının sağlıklı seviyeye getirilmesi ve doğal afetler ya da savaşlar nedeniyle çocukların yaşadığı mağduriyetlerin giderilmesi amacıyla kurulan bir yardım kuruluşu olarak bilinen Save The Children’ın paylaştığı verilere göre, yerinden edilen milyonlarca insan, 62 kilometrekarelik bir alanda mahsur kalmış durumda. Gazze’de yaşayan yaklaşık 1,1 milyon çocuğun tamamı kıtlık riski altında bulunuyor. Yani çocuklar, İsrail katliamlarından kurtulmuş olsalar bile insanlık dışı bir manzarayla karşı karşıyalar.
Dünya onlarca savaş gördü. İnsanlık, son bir asır içerisinde onlarca lokal savaşın yanı sıra iki dünya savaşına şahitlik etti. Ama hiçbir savaşta Gazze’deki kadar çocuk katledilmedi. 150 gün içerisinde öldürülen 40 bin insanın yarısına yani yüzde ellisine yakınının çocuklardan oluştuğu düşünülürse, tablonun vahameti daha da net anlaşılıyor.
Buna rağmen, başta ABD olmak üzere Batı dünyası, bu katliamları yapan İsrail’i destekliyor. Her daim dem vurdukları insan haklarından ise hiç söz etmiyorlar. Çünkü katledilenler kendi insanları, kendi çocukları değil!