Film şarkılarının unutulmaz sesi: Nursal Ünsal Birtek

Birtek, Eylül 1966’da kendi isteği ile İzmir Radyosu’na keman ve ses sanatçısı olarak tayin oldu. Burada arşivciliğine hayranlık duyduğu merhum Ali Rıza Avni ve Dr. Ayhan Sökmen ile uzun yıllar çalıştı. Bir ara kendi görevine de devam etmek kaydıyla şefliğini Devlet Sanatçısı Dr. Teoman Önaldı’nın yaptığı İzmir Devlet Klasik Türk Müziği Korosu’nda iki buçuk yıl keman çaldı. Birçok amatör musiki derneği kurdu ve şefliğini yaptı.

12 Mart 1939 yılında, Erzurum’da dünyaya gelen Nursal Ünsal, üç aylıkken babasının görevi nedeniyle Aydın’a yerleştiler. Bu yüzden Aydın  nüfusuna  kayıtlıdır. Annesi Fatma Hanım, babası ise Hasan Kemani Bey’dir. Hasan Bey, Atatürk’ün 11-12 kişilik özel saz heyetinde keman çalarmış. Soyadı Kanunu çıkmadan evvel Atatürk tarafından Hasan Bey’e “Kemani”  soyadı verilmiştir.

İlk ve  ortaöğrenim tahsilini Aydın’da tamamlayan Birtek, 13 yaşındayken  Ankara Radyosu’nun açmış olduğu çocuk korosu sınavını başarıyla verir. Halil Bedii Yönetgen’in Türk müziği  sınavına da girmesi gerektiğini söylemesi üzerine Mesut Cemil, Cevdet Kozanoğlu, Fahire Fersan, Refik Fersan, Münir Nureddin Selçuk, Nuri Halil Poyraz, Refik Ahmet Sevengil, Fahri Kopuz, Halil Bedii Yönetgen gibi üstadlardan oluşan büyük jüri önünde sınava  girer, kazandıktan sonra da kaşeli bir ses ve saz sanatçısı olur.

Bu arada Fahri Kopuz’dan dersler almıştır. Stajyerlik dönemini tamamladıktan sonra aslî kadroya geçip bir yıl sonra İstanbul Radyosu’nda Mesut Cemil Bey’in maestroluğuna getirilmiştir.

Birtek, ilk evliliğini askerî bir doktor olan Orhan Şengün ile yaptı. Katıldığı ilk canlı yayında, o an yanında bulunan Mesut Cemil Bey tarafından “Senin soyadını ‘Şengün’ değil, ‘Ünsal’ olarak anons edeceğim” denir ve o tarihten itibaren Nursal Hanım’ın soyadı kamuoyunda “Ünsal” olarak yerleşir ve kalır.

Daha sonra  Nevzat Atlığ’ın maestroluğuna getirilir. Bunun yanı sıra İstanbul Radyosu’ndaki ses sanatçılığına da devam eder. Film şarkıları söyler, “Pathe” ve “Sahibinin Sesi” plaklarına şarkılar okur.

İkinci  evliliğini Ahmet Canevi ile yapan Nursal Ünsal Birtek, bu evliliğinden Osman Haktan (1973), Fatma  Uludan-Niran (1976) ve Elif  Nurdan Canevi isimli üç çocuğu dünyaya gelmiştir.

“Sahibinin Sesi” plaklarına okuduğu şarkılar şunlardır: “Akşam olur, sabah olur,  yar gelmez”, “Düriye’min güğümleri kalaylı”, “Elveda”, “Niçin aldattın beni?”, “Mevlana”, “Şoför şarkısı”, “Pencereye taş attım”, “Her tel saçın (Hayret)”.

İstanbul’da Selahattin Pınar, Şükrü Tunar, Hakkı Derman, Yorgo Bacanos, Aleko Bacanos, Osman Nihat Akın, Mustafa Nafiz Irmak, Cevdet Çağla, Emin Ongan, Sadettin Kaynak, Dr. Alaaddin Yavaşça, Marko Çolakoğlu, Feyzi Aslangil, Necati Tokyay, Necdet Varol, Haluk Recai, Kemal Niyazi Seyhun, Necdet Yaşar, Niyazi Sayın, Cinuçen Tanrıkorur ve Sadun Aksüt gibi çok değerli sanatçılarla birlikte çalışmıştır.

Birtek, Eylül 1966’da kendi isteği ile İzmir Radyosu’na keman ve ses sanatçısı olarak tayin oldu. Burada arşivciliğine hayranlık duyduğu merhum Ali Rıza Avni ve Dr. Ayhan Sökmen ile uzun yıllar çalıştı. Bir ara kendi görevine de devam etmek kaydıyla şefliğini Devlet Sanatçısı Dr. Teoman Önaldı’nın yaptığı İzmir Devlet Klasik Türk Müziği Korosu’nda iki buçuk yıl keman çaldı. Birçok amatör musiki derneği kurdu ve şefliğini yaptı.

1946 yılında, merhum Rakım Erkutlu’nun kurduğu İzmir Musiki Derneği’nde 12 yıl fahrî şeflik yaptı. Ayrıca Manisa Kültür Merkezi Türk Sanat Müziği Korosu, Vestel Türk Sanat Müziği Korosu, Tire ve Turgutlu Türk Sanat Müziği Korosu’nda çalıştı.

Beste çalışmalarına 15 yaşında başlayan Nursal Ünsal Birtek’in ilk  bestesi, “Aşka doyum olmaz” isimli Kürdili Hicazkâr şarkıdır. Uzun yıllar İzmir’de yaşamına devam eden Nursal Ünsal Birtek, 17 Aralık 2009’da, bir yıl boyunca mücadele ettiği kanser hastalığına yenilerek aramızdan ayrıldı.