Engellemeyin Ekremciğimi!

Ekremciğimin engellenmediği metro hatlarında harıl harıl çalışmaların sürdüğü tüm İstanbulluların malûmudur. Yalnız çalışmalar yer altında yapıldığı için ilerlemeler fark edilemiyor pek. Sadece inşaat alanına inip çıkan yelekli baretli çalışanları görebiliyoruz…

EKREMCİĞİMİ bir bıraksalar neler yapacak İstanbul’a neler. Lâkin engelliyorlar işte!

Görüyorsunuz son dönemdeki Beylikdüzü-Sefaköy metro tantanasını. Ekremciğim şehrin altını demir ağlarla örmek istiyor lâkin Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı müsaade etmiyor.

Neymiş efendim, zemin etüt raporu, deprem etüt raporu, kazı-destek sistemleri ve kesin projeleri hazırlanmadan başvuru yapılmış. Ne olur canım bu önemsiz projeler hazırlanmadan metro yapılsa, ölür müyüz?

Ekremciğim kervanı yolda dizer bir şekilde. İstenen projeleri, hesapları bir aralık gönderir Bakanlığa. Acelesi ne?

Hem bu “önemsiz” projeler hazırlanmazsa ne olacak ki? Depremde filan metro çökecek değil ya! Allah muhafaza, çökerse de -şayet tatilde değilse- Ekremciğim kurtarır o insanları oradan.

Ekremciğimin engellenmediği metro hatlarında harıl harıl çalışmaların sürdüğü tüm İstanbulluların malûmudur.

Yalnız çalışmalar yer altında yapıldığı için ilerlemeler fark edilemiyor pek. Sadece inşaat alanına inip çıkan yelekli baretli çalışanları görebiliyoruz.

O yelekli baretli çalışanların vızır vızır girip çıktıkları İBB’nin metro hatlarında yıllık ortalama ilerleme 600 metrecik.

Yani Ekremciğim engellenmeyince metro hatlarında günde ortalama 160 santimetre civarında ilerleme sağlayabiliyor. Yer altında çalışan bu işçiler kazı işini kazma kürekle yapıyorlarsa önemli bir başarı bu.

Ve malûmunuz, Ulaştırma Bakanlığı da İstanbul’da metro hatları yapıyor. Ekremciğim üzerine konmasın diye de bu hatlardaki “M” harfi Ulaştırma Bakanlığı’nın “U”su ile değiştirildi.

Zira Ekremciğimin yılda ortalama 600 metre ilerleyen hatlarına karşılık, Bakanlığın hatları ortalama 4 bin 200 metre ilerleme kaydediyor.

Biliyorsunuz, “engellemelerden dolayı” Ekremciğim yeni havaalanına da ulaşımı sağlayacak olan Başakşehir-Kayaşehir metro hattını yapmaktan vazgeçti ve 2020 yılında bu hattı Ulaştırma Bakanlığı devraldı. Şimdi o hat yüzde 95’ler seviyesinde ve yakında hizmete açılacak inşallah.

İBB Basın Sözcüsü Muratcığım da geçen gün bir programda Mahmutbey-Esenyurt metro hattına altı ay önce başladıklarını söylemişti.

İsmini açıklamak istemeyen bir belediye yetkilisinden aldığım bilgiye göre altı ayda bu hattaki ilerleme sadece yüzde 0,04 (yani binde dört) kadarmış. Yani o hattı bin parçaya bölerseniz, altı ayda o bin parçadan sadece dört parçası tamamlanabilmiş.

Ve yani Ekremciğim, engellenmezse bu hattı bu hızla ilerleyerek 25 yılda tamamlayacakmış. 25 yıl dediğiniz nedir ki? Sayılı gün çabuk geçer.

Ekremciğim engellendiği için kızıyor hâliyle. Kızınca da tuhaf şeyler yapıyor insan. Kızgınlıktan olsa gerektir, Ekremciğim, Sarıgazi’de açılmış, yüzde 6 da ilerleme sağlanmış iki metro durağını hafriyatla, taşla, toprakla dolduruyor elan.

Sanırım bu hattı yapamayacağını anlayınca Ekremciğim, “Ya benimsin, ya toprağın!” demiş olmalı. Tamam, metro inşaatını sürdürmeyin, öylece kalsın, anlayalım da… Hazır açılmış hattı doldurmak da neyin nesidir?

Benzer muameleden nasibini alan bir diğer proje de Levazım Tüneli. Ekremciğim nasıl da engellendiğini anlatmak üzere kenara ayırdığı 800 milyon TL’lik reklâm bütçesinden az biraz kıssa, bu tüneli pekâlâ tamamlayabilirdi zannımca.

Aslında Ekremciğim’i engellemeseler Şehir Hastanesi’ne giden iki adımlık yolu da yapacaktı vakti zamanında ama AKP’li belediye çalışanları asfalt kamyonlarının tekerlerini patlatmışlar meğer(!).

Hâl böyle olunca, o yolu da yine Bakanlık yapmıştı.

2012-2018 arasında AK Partili İBB, kendi öz kaynakları ile 2 bin 250 adet belediye otobüsü satın almıştı. Yani yılda ortalama 400 yeni otobüs, İstanbul halkının hizmetine sunuluyordu.

Oysa Ekremciğim engellendiği için iki buçuk yılda bir tek otobüs dahi alabilmiş değil henüz.

Engellenmese neler yapacak Ekremciğim neler. Bedava ekmekler, sütler, sular… Bedava ulaşım imkânları, kreşler, spor tesisleri, eğitim yardımları, Halk Ekmek büfeleri havalarda uçacak.

“İstanbul’un kaynakları kendine yeter. İstanbul nimet nimet” diyordu seçim zamanı Ekremciğim. Ama bu kadar engelleneceğini düşünmemişti galiba.

Yahut Hamidiye Su damacanalarını doldurmak için İstanbul’un kuyu sularının yeterli olduğunu kastetmiş de olabilir Ekremciğim. Ki bunu yaparken de suçüstü yakalandılar zaten.

Ve dahi Ekremciğimi engellemeseler İBB’ye beş yüz küsur değil beş bin, hatta yetmez, on bin PKK-PYD sempatizanı personel alacak.

Her şey çok güzel olacak lâkin olmuyor işte. Tutuyorlar küçük enişteyi.

Sahi kuzum, yeter artık, tutmayın Ekremciğimi! Daha hazırlayacağı bir dünya mağduriyet masalı var.

Dokunmayın Ekrem’ime!

Kalınız sağlıcakla efendim…