Diziler ve temsiller

Dizilerdeki karakter temsilleri, ilgili karakterlerin gerçek hayattaki karşılıklarının dizilerdeki gibi algılanmaları sonucunu doğurabiliyor.

DİZİLER üzerine kaleme aldığım son yazıda dizilerin dil, toplumsal cinsiyet rolleri ve bilişsel yetenekler üzerindeki etkilerine değinmiştim. Bu yazıda ise dizilerdeki modernizm ve geleneksel temsilleri üzerinde duracağım.

Ekran en nihayetinde kurgusal olanı, süzgeçten geçirileni, filtreleneni izleyiciye ulaştırıyor. Fakat çoğu zaman ekranda oluşturulan kurgusal ve filtrelenmiş gerçeklik, gerçeğin kendisinin önüne geçiyor. “Ekran büyüsü” diye adlandırabileceğimiz bu durum sadece bireysel olarak değil toplumsal olarak da olay, olgu ve fikirlerin nasıl algılanacağına etki ediyor. Bunlardan biri de dizilerdeki temsiller.

Sanal karakterler gerçek karakterlerin algılanma biçimini belirliyor

Diziler en nihayetinde dizi karakterlerinin etrafında gerçekleşen olayları anlatıyor. Bu olaylar anlatılırken dizilerde yer alan karakterlerin temsil edilme biçimi o karakterin sınıfsal, sosyal, kültürel ve ideolojik olarak izleyiciye sunumunu doğuruyor. İzleyici de bu temsillere dayalı olarak gerçek yaşamdaki gerçek kişiliklere yönelik pozitif veya negatif algıya kapılabiliyor.

Yani dizilerdeki karakter temsilleri, ilgili karakterlerin gerçek hayattaki karşılıklarının dizilerdeki gibi algılanmaları sonucunu doğurabiliyor.

Bu durum, dizilerdeki kadın temsilinden meslek temsiline, din adamı temsilinden sınıf temsillerine, sosyolojik temsillerden kültürel temsillere kadar çok sayıda temsil için geçerli. Bu noktada bazı temsiller olumlanırken bazıları ise tam tersi olarak olumsuzlanıyor.

Geleneksel temsiller olumsuzlanırken “modern” temsiller olumlanıyor

Dizilerde alt sınıf temsili rolündeki karakterler çoğunlukla geleneksel isimlerden oluşurken, zengin ve kendi ayakları üzerinde duran üst sınıf temsili rolündeki karakter isimleri ise bazılarınca “modern” kabul edilen isimlerden oluşuyor. Bu temsil, diğer temsiller için de geçerli.

Örneğin, genellikle köylü ve nispeten cahil, eğitimsiz, nerede nasıl davranacağını pek bilemeyen kadınların isimleri geleneksel isimlerden oluşurken, son derece modern, kendi ayakları üzerinde duran, ideal bir eş ve anne olarak temsil edilen kadınların isimleri ise bazılarınca “modern” olarak algılanan isimlerden oluşuyor.

Yine haylaz, işsiz güçsüz, sorumluluk hissetmeyen ve sürekli kısa yoldan köşeyi dönme hayâlleri kuran isimler geleneksel isimlerden oluşurken, son derece modern ve entelektüel görünümlü karakterlerin isimleri ise bazılarınca “modern” olarak algılanan isimlerden oluşuyor. Türk televizyon tarihinin en çok seyredilen dizilerine baktığımızda bunları rahatlıkla görebiliriz.