Ders 2: Pandemi yönetiminde aksamalar

Bölgesel ölçekte çözümlerin bizzat il ve ilçe yetkili mâkâmlarınca üretilmesi, uygulamada görülen sorunların bizzat yerinde tespiti ve özel çözümlerin uygulanması mümkünken, pandemi ile mücadele de yine sadece Başkan Erdoğan ve ekibinin çözümleri üzerinden yürütülmüş görünüyor. İnisiyatif alan yetkililerle bölgeye mahsus gereksinimlerin karşılanması üst düzeyde gerçekleşebilirdi.

GEÇEN hafta, “Alınan kararlarda aksama, gecikme, yanılma nerelerde oldu? Uygulamada yaşanan zorluklar ne idi?” diye sormuştuk. Bana ulaşan yanıtların bir kısmı gülümsetti, bir kısmı da can yaktığı belli olan üzücü deneyimlerdi.

Pandeminin ilk döneminde hızla kararlar alındı, uygulamalar hızla başladı ve emsal ülkelere nazaran oldukça başarılı bir yönetim izlendi. Neyin nasıl, kim tarafından gerçekleştirileceğinin belirlenmeye çalışıldığı ilk haftaların karmaşasını bir yana koyarak değerlendirmek daha doğru olacaktır sanırım. İlk kez bu ölçekte yaşanan bir krizin yönetimi evvelki deneyimler olmaksızın zor olabilecekti, beklendiği şekilde yaşandı.

Ancak yaklaşık üç ayın sonunda geldiğimiz noktada, vatandaşı zorlayan, sistemin işleyişini güçleştiren hususların hâlâ çözülememiş olması, hizmet vereni de, alanı da olumsuz etkiledi.

Sosyal yardım taleplerinde ve pandemi desteğinde yaşanan ânî yığılmanın getirdiği yük ayrı bir sorundu, bu başvuruların değerlendirilmesinde özellikle ilk aşamada dar zamanda çok eleme yapılmasının getirdiği sonuçlar ayrı bir sorun. Bu başvurularda, vicdan süzgecinden geçmemiş olumsuz örneklerden bahsetmiştik. Bunun sistemle değil, bu sistemin yetiştirdiği insanın özellikleri bağlamında ahlâkî sorunlarla ilgisi var; o apayrı bir yerde yürek sızısı olarak durmakta…

Diğer sorun, yüksek riskli gruplarda ve taşıyıcı potansiyeli yüksek yaş gruplarında uygulanan kısıtlamalar konusunda yaşandı. 65 yaş üstünün ve gençlerin sokağa çıkmamaları, elbette gelinen güzel noktada güzel sonuçlara ulaşmamızı sağladı. Ancak iş o hâle geldi ki, bahçeli evine gitmek için yahut tarla/bahçe bakım işlerini yapmak için izin talep edenlerin talepleri karşılanmadı ve evlerine hapsedildiler.

Kontrollü olarak kısıtlamaların gevşetildiği bir dönemde AVM’ler açılırken insanların kimseyle temas etmeden rahatlayıp işlerini yapabilecekleri alanlara çıkma izni verilmemesi tartışılmalı. Hayvancılık yahut tarım işlerine dair belgesi olanlar sorun yaşamazken, bu belgelere sahip olmadığı hâlde gayet cesur bahçe bakımını bahane edenler bir yanda, acil hastane işlemleri için bile saatlerce izin çıkmasını bekleyenler diğer yanda idi.

Bir diğer şikâyet, annesi babası pandemi döneminde de çalışan çocukların bakım veren kişiye bırakılabilmesi için izin düzenlenmesi talebine, “20 yaş altı çocukların hastane dışında sokağa çıkmaları yasaktır” şeklinde gelen yanıta ilişkin idi. Görünen o ki, evde tek başına kalamayacak yaştaki çocukların anne ya da babasından biri izinli değilse çocuklar mecburen çıkarıldı ve yolda denk gelen denetim ekibinin inisiyatifine göre değişti bu durumda ceza alıp almamak… Genelgede buna ilişkin bir düzenlemenin gerekliliği ortada değil mi?

Sokağa çıkma yasağının olduğu günlerde özellikle artan araç ve nakil ihtiyacı, vatandaşın çözümsüz kaldığı konulardan biri oldu. Bu durum özellikle dar gelirli kesimin zaten belli sayıda çalışan taksilere ulaşımını zorunlu hâle getirdi ve mâliyeti açısından mağdur etti.

Bütün konuları kapsayan bir başka husus, aktif çalışan bütün ekiplerin bilgilendirilmesi... Süreç devam edecek ya da ikinci dalga şeklinde tekrarlanacak olursa, plânlamanın ilk adımında ve sonraki değişimlerde kim, ne zaman, nerede, hangi sınırlarda yetkili, istisnaî ve acil durumlarda en hızlı bilgilendirmenin nasıl yapılacağı gibi soruların net şekilde cevabının verilmesi elzem.

En çok dile getirilen bir başka eleştiri, kısıtlamaların artık can sıktığı. Özellikle her türlü yasakta kendini yasaklardan muaf gören ve tedbirleri hiçe sayan insanların varlığını görmek, kısıtlanan insanların öfkesini arttırıyor.

65 yaş üstü maaş ödemeleri evlere giden ekiplerle yapılarak karşılandı. Ancak farklı bankacılık işlemleri konusunda bankaların beklenen kolaylığı göstermemesi, belediyelerde emlâk vergisi gibi konularda ödeme ertelemesinin olmaması, ödeme işlemlerinde yaşanan sorunlardan oldu. Bu kesimde internet kullanamayan insanlar, aynı şekilde Devletin sosyal yardımlarına müracaatta en çok sorun yaşayan kesim oldu.

Geçtiğimiz hafta alınan kararla izin taleplerinde yaşanan artış sonucu sistemdeki tıkanma ve ulaşamama şikâyetleri şu anda zirvede.

Bölgesel ölçekte çözümlerin bizzat il ve ilçe yetkili mâkâmlarınca üretilmesi, uygulamada görülen sorunların bizzat yerinde tespiti ve özel çözümlerin uygulanması mümkünken, pandemi ile mücadele de yine sadece Başkan Erdoğan ve ekibinin çözümleri üzerinden yürütülmüş görünüyor. İnisiyatif alan yetkililerle bölgeye mahsus gereksinimlerin karşılanması üst düzeyde gerçekleşebilirdi.

Bundan sonra artacak ekonomik etkileri için yeni çözümlerin uygulanmasında etkili iletişimin ve bilgilendirmenin süreceğini umarak, her aşamada tüm yetkililere ve vatandaş olarak hepimize kolaylıklar diliyoruz. Elbet bunu da aşacağız.