YEREL seçime şurada iki aydan az süre kaldı. Mart ayı kemâle erdiğinde ve Nisan ayına girdiğimiz gecede şehirlerimizin belediye başkanları belli olacak inşallah.
Seçimler için son düzlüğe girdiğimiz şu günlerde Altılı Masa’nın yerinde yeller esiyor. Altılı Masa’nın altını üstüne getirdiler. Hani ülkeyi hep birlikte yönetecekleri o altılı masadan bahsediyorum. İki de yancısı vardı masanın üstelik.
“Altılı” dediğime de bakmayınız, dil alışkanlığı işte. En az on, on bire kadar bizzat saymışlığım vakidir.
Önceleri “Ben Kemal, geliyorum”, sonra da masaya şaplatarak “Bur-da-yım” deyip şimdilerde ortalardan kaybolmuş dedem de on altıyı telaffuz etmiş idi.
Verilmiş sadakamız varmış, ya gerçekten gelselerdi?
O günlerden bugüne ortalık “Game of Trones”a döndü. Her gün yeni bir ortaklık bozuluyor, günaşırı yeni bir kelle gidiyor.
Meğer İstanbul şeysinin yüzünde “Rabbi yesir” de yokmuş. Meral apla vakti zamanında halüsinasyon görmüşmüş.
Ekremciğimin yüzünde “Rabbi yesir” olsaydı Meral aplanın afişlerini toplatır mıydı reklâm panolarından?
Oysa ne de güzel “çak” filan yapıyorlardı. Ekremciğime dâvâ filan açıldığında nasıl da sevinmişlerdi birlikte.
Tam da Cumhurbaşkanı olacak adamdı Ekremciğim Meral aplasına göre. Ama tırsak çıktı biraz. Yavaş da “korkak”.
Şimdilerde tak sepeti koluna, herkes kendi yoluna.
Dedemden sonra CHP de çok değişti üstelik, eş başkanlık geldi DEM’de olduğu gibi. Gerçi DEM’de eş başkanlardan birisi kadın oluyor muhakkak. CHP onu ayarlayamadı sadece, eş başkanların ikisi de erkek.
Elbirliği ile dedemi gönderdiler lâkin miras kavgası başladı şimdi de. İki eş başkan da birbirine diş biliyor. Olan da belediye başkan adaylarına oluyor.
Senin başkanın, benim başkanım, dedenin başkanı… Yeniden aday olamayan başkanlar veriyor veriştiriyor CHP’ye.
Bakalım daha neler göreceğiz seçime kadar? Hatta seçimden sonra…
***
Altılı yahut on altılı masada yapraklar dökülüyor birer ikişer.
Önce İP ayrıldı masadan. Hoş, daha önce de ayrılmıştı ama şimdi tam ayrıldı galiba. Adaylarını bile açıklamaya başladılar üstelik.
Saadet ile Gelecek yüzde sıfır virgül bilmem kaçlık desteklerini çektiler masadan. Alacaklarını aldılar zaten genel seçimlerde. Şimdi sıra boylarının ölçüsüne geldi.
Muhtemelen bu sefer Ahmet Hoca, Anadolu’ya selâm çakacak ve tüm Anadolu’yu ayağa kaldıracaktır. Merakla bekliyor olacağız.
DEVA Partisi de aday tanıtım toplantılarını düzenliyor. Tek başına, Erdoğan’sız Babacan’ın eni boyu neymiş, hepimiz göreceğiz.
Eniyle boyunu çarpınca alanı bulmak mümkün olacak lâkin o alanı mikroskop olmadan görmek pek mümkün olmayacak muhtemelen.
Yani CHP’nin elinde kala kala masanın altındaki gizli ama aşikâr ortak kaldı. Eskinin HDP’si, şimdinin DEM’i.
Yeşil Sol Parti ismi tutmadı ellaam, Yeşil Yol’u deneselerdi bir de. Ama DEM oldular birdenbire, aniden. Bakalım DEM tutacak mı?
Demlenene kadar kapağı açmazlarsa tutar bence.
Aynı merak CHP’nin eş başkanlarında da var. Olur da, Allah muhafaza, DEM de tutmazsa yandı gülüm keten helva.
O yüzden Adalar ve Esenyurt belediye başkan adayları henüz açıklanmadı CHP kanadında. DEM ile pazarlık için kenarda tutuluyor bunlar.
Artık İSPARK yahut Park ve Bahçeler Genel Müdürlüğü kesmiyor DEM’i. Daha fazlasına talipler; haksız da sayılmazlar hani.
Ve Ekremciğim yeniden tatillere gidebilmek, büyükelçilerle buluşmak, onlarla kar yağarken rakı-balık keyfi yapmak ve Ulaştırma Bakanlığı’nın yaptığı metrolara konmak istiyorsa, DEM ne diyorsa yapacak.
Bakmayın siz Başak Demirtaş isminin İBB başkan adaylığı için telaffuz edildiğine. DEM aba altından sopa gösteriyor sadece. CHP ve DEM oturup kuzu kuzu anlaşacaklar ve bu iki belediye DEM’e verilecek.
“Ne oluyor böyle?” diye soracak olursanız, alacağınız cevap şimdiden belli: “Megri, megri!”
DEM’edi DEM’eyin!
Kalınız sağlıcakla efendim.