Darbesiz matkap

İsminin önünde “TC” yazan bir Twitter kullanıcısının yazdığı gibi, “Atatürk gemiyle yeniden Ankara’ya çıkacaktır”. Atatürk Ankara’ya çıkarsa, koltuğu elbette devretmek gerekmez mi kendisine? Bunun tsunamisi var, Catrina kasırgası var, Erdoğan için on bin milyon ışık yılı uzaktan gelebilecek UFO’lar var… Var oğlu var! “Bir şekilde” Erdoğan gidecek, bu kesin ama.

“DARBE olursa, o tankların üzerine önce ben çıkarım” demişti Kemal Bey bir radyo programında...

15 Temmuz gecesi üzerine çıkmasını beklediğimiz tankların önünden “tıpış tıpış” geçerek Bakırköy Belediye Başkanı’nın evine gittiğine şâhit olmuştuk kendisinin. O geceyi ayağında pufidik terlikler ve elinde Nescafe Gold maşrapasıyla televizyondan izlediğini de gördük hep birlikte.

Daha sonra katıldığı programda kendisine neden tankların üstüne çıkmadığı sorulduğunda da pişkince, “Tank mı vardı? Tank getirseydiniz de çıksaydım” diyebildi mübarek!

Gerçi Kızılay çadırları önünde pozlar verip, sonrasında bir tek Kızılay çadırı görmediğini söyleyen de kendisidir.

Konumuz bu değil ama PYD yağmur gibi üzerimize roketler fırlatırken, “PYD bizi mi vuracak canım?” şeklinde tecahül-ü arifane yapmışlığı da vardır hani. Kapa parantez!

***

Şimdi de “Nereden çıktı bu darbe söylentisi?” şeklinde safa yattığına şâhit oluyoruz Kemal Beyciğimizin.

Sahi, nereden çıktı bu darbe söylentisi?

CHP İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu, Erdoğan’ın erken seçimle ya da “başka bir şekilde” gideceğini söylemişse ne olmuş yani?

Neymiş efendim, “başka bir şekilde” ne demekmiş? Canan Hanım darbe imasında bulunmuşmuş…

Boş lâflar bunlar! Mesela NASA’nın dediğine göre dünyaya bir göktaşı yaklaşmaktaymış. Belki de Canan Hanım bu göktaşının nereye düşeceğini biliyordur. Olamaz mı yani?

Ya da isminin önünde “TC” yazan bir Twitter kullanıcısının yazdığı gibi, “Atatürk gemiyle yeniden Ankara’ya çıkacaktır”. Atatürk Ankara’ya çıkarsa, koltuğu elbette devretmek gerekmez mi kendisine?

Bunun tsunamisi var, Catrina kasırgası var, Erdoğan için on bin milyon ışık yılı uzaktan gelebilecek UFO’lar var… Var oğlu var!

Bir şekilde” Erdoğan gidecek, bu kesin ama.

Biz sıradan vatandaşlar bilmesek de onların bir bildikleri var ki CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, Erdoğan sonrası için bürokrat ve devlet memurlarına şimdiden ayar verme gereği hissetmiş olmalı.

Saatleri Ayarlama Enstitüsü’nde basın açıklaması yapan Özel, “Saray düzeninin sonu geliyor. Devlet yeniden saat gibi işlemeye başlar, devletiniz için sadâkatle çalışıyorsanız, o saatin en kıymetli çarkları da siz olursunuz!” dedi.

Kime? Hâlihazırda saat gibi çalışmayan devletin sadâkatsiz çalışan bürokratlarına, devlet memurlarına…

Evvel zaman içinde Gürsel Tekin de “gelir gelmez kirli gazetelerin tamamına el koyacaklarını” müjdelemişti. Lâkin o kutlu gün bir türlü gelmemişti. Bu sefer oluyor mu ne?

Zira gelişmeleri iyi okuyan usta analist-yazar Ragıp Zarakolu (ismini de ilk kez duydum, cahilliğime veriniz), Erdoğan’ın sonunun Menderes ile aynı olacağı imasıyla “Makus kaderden kaçış yok” başlıklı yazısını döktürüverdi.

Tam da bugünlerde Yılmaz Özdil’den yeni bir “Mezarına Tükürecekler” yazısı bekleyebiliriz ama kendisi denize doğru kayan Bodrum’daki villasıyla epeyce meşgul şu aralar, gündemi yeterince takip edemiyor olsa gerektir.

Rand Corporation’un kısa süre önce yayınladığı “Genç subaylar rahatsız” raporu da Covid-19 nedeniyle entübe olan subaylarla ilgiliydi zaten!

***

Ezcümle, ufukta darbe marbe yok gençler, rahat olun!

AK Parti, darbe söylentilerinden mağduriyet üretmeye ve siyaseten nemalanmaya çalışıyor.

Gerçek gündemden kopmamak için -kısa çalışma ödeneğinden faydalanmakta olan- Halk TV izlemeye ve Sözcü okumaya devam edin siz!

Kalınız sağlıcakla efendim!