Büyük kâşif, korkunç sömürgeci, Ezoterik misyoner: Kolomb hangisi?

“Aslında ismi Colombus değildi. Genova’da doğmuş bir İtalyan değildi. Ve bilindiği gibi o bir Hıristiyan da değildi. Asıl ismi Juan Colon olan ve Pantevedra yakınlarında doğmuş olan bir İspanyol Yahudisiydi…”

KRİSTOF Kolomb… Kimine göre cesur bir denizci, dinine bağlı Hıristiyan bir misyoner, büyük bir kâşif ve aynı zamanda ileri görüşlü bir araştırmacı… Kimine göre ise para ve şöhret peşinde koşan bir maceraperest, milyonlarca yerlinin köleleştirilmesine ve bir o kadarının öldürülmesine neden olan bir sömürgeci katil…  

Kolomb konusunda sadece biz değil, Batılılar bile ikiye bölünmüş durumda. Kimisi kendisinden ve yolculuklarından övgüyle bahsederken, kimisi keşiflerinin sonuçları itibari ile onu yerden yere vuruyor.

Son yıllarda yapılan araştırmalar ve hakkında ortaya atılan iddialar ise Kolomb’un ve yolculuklarının hiç bilinmeyen farklı yönlerini ortaya koyuyor.

Kristof Kolomb hakkında

Kristof Kolomb, 31 Ekim 1451’de, Cenova’da dünyaya gelir. Babası bir dokumacıdır ama o büyük bir denizci ve ünlü bir kâşif olmak ister.

Gençliğinde pek çok deniz seferine katılır. Kuzeyde İzlanda’dan güneyde Gana’ya kadar yapılan birçok ticarî sefere çıkar. Coğrafya, astronomi ve tarih konularında kendini epeyce geliştirir.

Yaptığı araştırmalar sonucu, dünyanın bilinenin aksine düz değil, yuvarlak bir küre olduğuna ikna olmuştur. İkna olduğu bu gerçek, ona farklı keşifler için ilham verir. Asya kıtası ile yapılan baharat ve ipek ticareti için bilinenin aksine doğuya değil, tam aksine batıya doğru yeni bir rota olabileceğini düşünür. Bu farklı ve alışılmamış yolculuk için birçok kişiden ve ülkeden yardım ister. Yolculuk için İspanya Kralı ve Kraliçesi destek sağlar. 

1492’nin Ağustos ayında çıktığı uzun ve zorlu yolculuğun ardından hedeflediği Hindistan yerine Amerika kıtasına (adalarından başlayarak) ayak basar. Kristof Kolomb, baharat ve ipek ticareti için çıktığı seferde yeni bir kıta keşfetmiştir. İşin ilginç tarafı, ilk kez ayak bastığı adanın “yeni bir kıtanın” parçası olduğunu fark edememiştir. Ayak bastığı adanın Hint yarımadasına bağlı bir ada veya yine Hint yarımadasının keşfedilmeyen toprakları olduğunu sanıyordur. Daha sonra, keşfettiği bu yeni ve vahşi dünyaya Batılının o meşhur medeniyetini (!) getirir. Vahşi dünyanın geri kalmış ve ilkel (!) insanlarının zenginliklerini ise Avrupa’ya götürür.

Kolomb, hayâl ettiği gibi zengin ve ünlü bir kâşiftir artık. Yeni kıtaya toplamda 3 sefer daha yapar. 1506 yılında İspanya’da ölür.

Keşfettiği kıtanın yeni bir kıta olduğunu bilmiyordur. Bunu anlayan ise, bir başka İtalyan kâşif, Amerigo Vespucci’dir.

Amerigo, Kolomb’dan 5 yıl sonra yine benzer bir rota ile ilerleyerek Kolomb’un ayak bastığı toprakların aslında Hint yarımadası olmadığını fark eder ve bu toprakların yeni bir kıta olduğunu raporlar.

Mektup veya raporların geçerliliği tarihçiler tarafından hâlâ tartışılmaktadır ancak bu mektuplar, Avrupa’da büyük yankı uyandırır. 1507 yılında Almanya’da basılan bir coğrafya kitabında, Alman coğrafyacı, bu yeni kıtaya, kıtayı keşfeden ve buranın Hindistan olmadığını anlayan adamın yani Amerigo Vespucci’nin adını vermiştir: “Terra America” (Amerika toprağı”...

Bundan sonra yayınlanan kitaplarda bu isim benimsenir ve yeni dünyanın adı artık America’dır.  

Son yıllarda tespit edilen bulgular ise Beyaz adamın Kolomb’dan çok daha önce bu kıtayı keşfettiğini ortaya koydu. Zira Vikingler, Milât sonrası 1000’li yıllarda, Kolomb’dan neredeyse 500 yıl önce bu kıtayı keşfetmişlerdir. Akademik çevrelerce kabul edilen ilk temas ise Kuzey Amerika’nın keşfedilmesidir. Vikingler, Kanada Newfoundland’da Milât sonrası 1000 yılları civarında L’Anse aux Meadows adı verilen bir yerleşim alanı kurdular. Bir şekilde, uzun süre kalmadılar veya kolonileşmediler.

Kolomb’un asıl görevi neydi?

Gelelim Kolomb hakkındaki -internette de bulabileceğiniz- diğer ilginç iddialara…

Kolomb, bize anlatıldığı gibi yeni ve farklı bir ticaret yolu arayan cesur bir kâşif, dinine bağlı bir misyoner mi, yoksa farklı amaçları ve Ezoterik misyonu olan bir görevli miydi?

Bazı Yahudi tarihçi ve araştırmacılar, Kolomb hakkında farklı iddialar ortaya atıyorlar.

Yahudi yazar/din görevlisi David M. Eichhorn, Kolomb hakkında şöyle diyor:

“Aslında ismi Colombus değildi. Genova’da doğmuş bir İtalyan değildi. Ve bilindiği gibi o bir Hıristiyan da değildi. Asıl ismi Juan Colon olan ve Pantevedra yakınlarında doğmuş olan bir İspanyol Yahudisiydi.

Kolomb, gerçekte Yeni Dünya için ayrılıyordu. Aslında bu Yeni Dünya’nın varlığını önceki Vikingli kâşiflerin araştırmalarından biliyordu. Esas gizli amacı, güçlü Yahudi dostları için bir yer bulmaktı.”

Kolomb’un günümüze ulaşan tasvirlerinde yer alan bazı ilginç sembollerin Masonik anlamlar ve işaretler içerdiği görülüyor. Gemisinde yer alan mürettebattan bazılarının da gizli Yahudiler oldukları da iddialar arasında.

Yahudi tarihçi Simon Wiesenthal da Kolomb’un İspanya’dan sürülen Yahudilere yeni bir yurt bulmak için yola çıktığına inanır. Buna göre Kolomb’un amaçlarının başında, Osmanlı (yani İslâm) karşıtı bir cephe oluşturma ve Kudüs’teki Kutsal Süleyman Tapınağı’nı inşâ etmek için “finansman” bulma özlemi geliyordu.

George Floyd’un ABD’de Beyaz bir polis tarafından öldürülmesi sonrası yapılan “ırkçılık” karşıtı protestolar sırasında, daha önce alışık olmadığımız görüntülere şâhitlik ettik. Bunlardan biri de Kristof Kolomb’un ABD’nin Richmond kentinde bulunan Byrd Park’taki heykelinin protestocular tarafından yıkıldıktan sonra göle atılması oldu. Amerika kıtasını ilk olarak keşfettiği kabul edilen İtalyan kâşif Kristof Kolomb’un heykeli, protestocuların öfkesinden nasibini almıştı.

Batılılar Orta Çağ!dan çıkış ve Yeni Çağ’a geçiş dönemlerini keşifler, buluşlar ile birlikte “Aydınlanma Çağı” olarak anlatırlar. Oysa gerçek, Batılıların geçmişinin dün ve hattâ bugünüyle sömürge, katliam ve zulümle dolu olduğudur. Batı toplumu, geçmişteki günahlarının bedelini er geç mutlaka ödeyecektir!