Bulunan doğalgazdan benim kârım ne?

Yarının ne getireceğini bilmeyen bir kimse, kolay kolay yatırım yapmaz. Doğalgazın Türkiye’de olması ve kendimizce çıkarılması ise, tam da bir istikrar fırsatı demektir! Tek cümleyle söylersek, piyasadaki fiyatların yıllarca değişmeden devam etmesi demektir.

HEMEN söyleyelim: İki şey benim de, sizin de, onun da kârı olacak. Öyle iki şey ki, neredeyse her şeyi kapsayan iki şey…

Şu şekilde açıklayalım:

İlki… Eğer bütün gün çalışıyor ve günlük anlamda karnınızı doyuracak kadar kazanabiliyorsanız, kusura bakmayın, hayata başladığınız gün ile hayata gözünüzü kapadığınız son gün, bedensel büyüme dışında sizde hiçbir gelişme olamaz. Aynı zamanda çocuk falan okutamazsınız.

Bunun için kaide, karnınızı doyurduğunuzdan biraz fazla kazanmanızdır. Böylelikle arttırdığınız parayla işinizi, kendinizi, ailenizi geliştirecek bir şeyler yapabilirsiniz.

Devletler de insanlar gibi, gelişmek için artı bir değere sahip olmalı veya üretmelidirler. Millet sadece karnını doyurmak için çalışıyorsa, bu okulları, araştırma ve geliştirme çalışmalarını kim finanse edecek?

Şimdiye kadar artı değer üretemeyişimizin sebebi, kazandıklarımızın geçinmemize ancak yetiyor olmasıydı. Özellikle de bu şekilde devam etmemiz için terörü başımıza sardılar. Araştırma ve geliştirmeye, eğitime gidecek kaynaklar teröre gitti.

Sömüren bir emperyalist ülke de değiliz…

Hâsılı, bu doğalgaz bize böyle bir imkân veriyor!

Hamdolsun, şu an itibarıyla karnımızı doyurmak için doğalgaza ihtiyacımız yok ama hızlı gelişmek, büyük ülke olmak ve kalkınmayı, gelişmeyi kesintisiz hâle getirmek için bu doğalgaz çok işimize yarayacak. Tek cümleyle söylersek, doğalgazdan kazandığımız parayla ar-ge ve yatırımlar yapacağız.

Bu yatırımlar ve ar-ge ile ise doğalgaz olmasa bile daha çok kazanmaya devam edeceğiz. Bunun anlamını hepimiz biliriz. Bu, teröre malzeme olacak ve Joe Biden’e uşaklık yapmaya elverişli insanlarımızın kalmaması demek. İşsizlikten, yoksulluktan, zaman zaman da olsa değerlerinden, sevdiklerinden, onurlu bir yaşamdan vazgeçen insanlarımızın olmaması demek.

İkinci faydaya gelince… Hâlihazırda 3 ay sonra doğalgaz ve elektriğe zam gelip gelmeyeceğini hiçbirimiz bilmiyoruz. Yani senin benim gibi iş insanları da bilmiyorlar. Bu ne demek? Doğalgazla, elektrikle üretilen ürünlerin veya yapılan hizmetlerin fiyatlarının ne olacağını bilemiyoruz.

Elektriğe, doğalgaza zam gelse, iş insanı aradaki farkı cebinden ödeyecek değil ya, ister istemez sana bana yansıtacak. Hâsılı, hiçbirimiz 3 ay sonra fiyatların ne olacağını bilemiyoruz.

Hele bir de ülkemizde elektriğin çok önemli bir kısmının doğalgazdan üretildiğini düşünürseniz, belirsizliğin hangi boyutta olduğunu tahmin edersiniz.

Bir de artık otomobilden trene, traktörden iş makinesine her şey elektrikle çalışmaya başlıyor. Belirsizliğin boyutlarını kestirmek hiç de kolay değil. Bunun başka bir ifadesi, tek kelimeyle “istikrarsızlık” demektir. Yarının ne getireceğini bilmeyen bir kimse, kolay kolay yatırım yapmaz. Doğalgazın Türkiye’de olması ve kendimizce çıkarılması ise, tam da bir istikrar fırsatı demektir! Tek cümleyle söylersek, piyasadaki fiyatların yıllarca değişmeden devam etmesi demektir.

Bunları yazmasam da hepimizin düşünebildiğini gözümün önüne getirince, “Hepimize müjdeler olsun!” diyorum. Artık terörden can veren askerimiz, polisimiz, vatandaşımız olmayacak; huzur olacak. Daha çok insanımız evine ekmek götürebilecek. Birçok sıkıntıyla yapılan işlerimiz, daha kolay ve daha hızlı yapılacak. Tabiî aziz milletimizin şiarı gereği, gönül coğrafyamızdaki gönül dostlarımıza destek olmaya elbette devam edilecek.

Rabbim hayırlı etsin!