Bu tartışma burada bitmez, Devamı Gelecek

Hep aklımdan geçiririm: “Allah kimseyi CHP’li etmesin!” Usulen de olsa, göstermelik de olsa, mecburiyetten de olsa, yalandan da olsa… Çok samimiyim. Rahmetli babam çıkıp gelse, o partiden aday olsa, yine oy vermem. “Yanlış yapmıştır” der geçerim. Zerre kadar tereddüt söz konusu olmaz. Bu kadar net!

VAY arkadaş! Ne Sadullah Ergin’miş. Günlerdir tartışılıyor. Olan bitenden tam anlamıyla haberi olmayan sanacak ki, Sadullah Ergin CHP listesinden milletvekili adayı değil de cumhurbaşkanı adayı yapıldı.

Günaydın!

Uyanın da balığa gidelim.

İttifak yaparken, küçük partilere büyük vaatler dağıtılırken, kimsenin sesi çıkmıyordu. Ne güzel, Erdoğan’ı devirme ihalesini almışlardı.

Başta bir müteahhit, yanında taşeronlar...

*

Güzel güzel toplantılar yapıyorlardı. Uzun uzun tokalaşıyorlar, birbirlerine ne kadar güçlü olduklarını göstermeye çalışıyorlardı. Etrafa gülücükler saçılıyordu.

Yemekler yeniliyor, demir hindi şerbetleri içiliyor, devirme plânları üzerinden “çak” yapılıyordu.

Takke düştü, kel göründü.

Aday listeleri açıklandı, tatsızlık had safhaya çıktı.

Ne garip!

Eski AK Partililerin listede yer aldığı açıklanınca patırtı kopardılar.

Nasıl olurmuş!

Bu adam bir zamanlar şöyle kötülükler yapmış, böyle yanlış işlere imza atmış, falan!

Listeler eski AKP’li kaynıyormuş, filan.

Şu akıllı CHP’lilerin düştüğü hâle bakar mısınız?

Meseleyi hiç anlamamışlar.

Baştan itibaren meseleyi çözememişler, hep yanlış düşünceler içindeymişler.

Hem de koca koca adamlar bunlar. “Kerli ferli” dediklerinden… Etkili isimler… Etkileri hem partide, hem kitle üzerinde.

Öyle garip bir durum ki gülünesi bile değil.

*

Bir kadın var diyelim, faraza cinsinden…

Hamile olduğu dokuz ay boyunca anlaşılmamış, doğum yapınca durumun farkına varılmış gibi bir hâl var ortada.

Bu patırtı koparanlar, ittifak yapmanın ne olduğunu sanıyorlardı acaba?

CHP, oy oranı anketlerde yüzde sıfır virgül bilmem kaç çıkan partilerle ittifak yapıp yuvarlak masa etrafında bir sürü toplantı düzenlediğinde bahar havası esiyordu.

İsimler ortaya çıkınca, kara kış.

Bu nasıl bir düşünce biçimidir?

O küsurat partilerine listelerde vekil sırası verileceği bilinmiyor muydu?

Sürpriz mi oldu?

Aniden mi ortaya çıktı?

Siz ne zannediyordunuz?

Elma şekerini yediniz de geriye tahta parçası mı kaldı elinizde?

Bu patırtı çıkaranların siyasetten anladığı nedir, bir sorsak da anlatsalar, ne iyi olur.

İttifak yapılsın, fakat listelerde ittifak ortaklarının adayları olmasın mı istiyorlardı?

Herhâlde yemek yiyip hesap ödemeden çıkmayı alışkanlık edinmişler.

Masaya hesap gelince şaşırıp kalıyorlar.

*

CHP listelerinde yer bulan isimlerin kaç kişi olduğuna bakalım.

DEVA Partisi: 25

Saadet Partisi: 24

Gelecek Partisi: 19

Demokrat Parti: 3

Bazıları seçilemeyecek yerden olsa da 71 kişi, adını altı okun altına yazdırdı.

Elbette hepsi seçilebilecek yerden gösterilmedi.

Bunların yarısı seçilse, 35 kişi demektir.

CHP’nin toplam vekil sayısı kaç olacak ki 35’i ortak partilere ikram edilince geriye ne kalacak?

Öyle görünüyor ki bu tartışma hiç bitmeyecek.

Devamı gelecek.

Seçimden sonra da devam ederse, kimse şaşırmasın.

Bu durumdan ne DEVA rahatsızlık duymaktadır ve duyabilir, ne Gelecek.

Onlar gevrek gevrek gülme modunda şimdi.

*

Fakat bir noktaya dikkat çekmek gerek.

CHP açısından bakılınca, eski AK Partili bakanlar, başbakanlar, vekiller listeleri doldurmuş. CHP’nin ekmeğini paylaşmışlar. Eh, atadan dededen CHP’li olanlar için hoş bir durum gibi görünmeyebilir.

Ama ne pahasına olursa olsun Erdoğan’ı devirmek gibi bir yüce (!) hedef yok mu?

Her türlü taviz vermeye Kemal Bey en baştan hazır değil miydi?

Siz bu işi çocuk oyunu mu sandınız?

Evcilik oynar gibi particilik oynanıyor diye mi gördünüz?

“Ne pahasına olursa olsun” demenin anlamı nedir?

Hayâl kurarken bile insanın ayakları yere basmalı. Hiç değilse bir ayağı…

Bir de öte yandan bakalım.

İtiraz edilen isimler açısından…

Onlar için CHP listesinden seçime girmek ne demektir?

Hani hayatınız o zihniyetle mücadeleyle geçmişti?

Sözünüz mü yalan idi, şimdi içinde bulunduğunuz durum mu gerçek dışı?

Hep aklımdan geçiririm… Allah kimseyi CHP’li etmesin. Usulen de olsa… Göstermelik de olsa… Mecburiyetten de olsa… Yalandan da olsa…

Çok samimiyim. Rahmetli babam çıkıp gelse, o partiden aday olsa, yine oy vermem. “Yanlış yapmıştır” der geçerim. Zerre kadar tereddüt söz konusu olmaz. Bu kadar net!