Bir yaşam deneyimi olarak fotoğraf

Fotoğraf çekmek, sadece anı ölümsüzleştirmek demek değildir. Fotoğraf çekmek, aynı zamanda yaşama dair derinlikli bir bakış kazanmak demektir.

FOTOĞRAF, dijital iletişim teknolojilerinin gelişmesi, sosyal medyanın ortaya çıkması ve fotoğraf makinelerinin cep telefonlarına entegre edilmesiyle birlikte günlük hayatın vazgeçilmezleri arasına girdi.

İnsanlar mekân ve saat fark etmeksizin her gün onlarca kare fotoğraf çekiyor ve çektikleri bu fotoğrafları sosyal medya ortamlarında dolaşıma sokuyorlar.

Fotoğraf, empati ve farkındalıklarımızı artırıyor

Fotoğraf hem deneyimlerimizi belgelememizi, hem de bu deneyimlerin sonraki dönemlerde hatırlanmasını sağlıyor. Yani fotoğraf, aslında anılar biriktirmemizi ve bu anıların istendiği zaman canlandırılmasını da sağlıyor.

Fotoğraf çekerken vizörden baktığımızda kadrajımıza giren alanda olup bitenler yavaş bir tempoda akmaya başlar. Daha doğrusu, bizim kadrajın alanında olup bitenlere karşı farkındalığımız artar. Bu da keşfetme duygumuzu tetikler.

Fotoğraflar, yaşam deneyimleri arasında dönüm noktası sayılabilecek anları ve yaşam deneyimleri içerisinde edinilmiş ilişkileri de sonradan hatırlamamızı ve bu deneyimler sırasında edindiğimiz farkındalıkları pekiştirmemizi de sağlar. O nedenle her geçen gün yeni bir fotoğrafçılık alanı hayatımıza giriyor.

Örneğin son dönemlerde doğum fotoğrafçılığı ile insanlar çocuklarının anne karnında belirdiği andan itibaren birkaç yaş oluncaya kadar süreyi fotoğraflıyorlar. Böylece çocuklar büyüdüğünde nasıl bir bebeklik dönemi geçirdiğini görme şansına kavuşuyorlar. Hatta bu dönemde çekilen fotoğraflar, çocukların farklı yeteneklerinin fark edilmesine de yardımcı oluyor.

Fotoğraf, kaçırdığımız ayrıntıları yakalamamıza katkı sunar

Fotoğraf, günlük yaşam pratikleri içerisinde kaçırdığımız ayrıntıları fark etmemize ve bu ayrıntılara ilişkin yeni bakış açıları geliştirmemize katkı sunar. Böylece yaşamı daha geniş bir perspektiften ve daha derinlikli olarak algılamamızı sağlar. Söz konusu kazanımlar sadece fotoğrafı çekenler için geçerli değildir. Fotoğrafa bakanlar için de bu durum geçerlidir. Yani fotoğrafa bakanlar da söz konusu kazanımları edinebilirler.

Dolayısıyla fotoğraf çekmek, sadece anı ölümsüzleştirmek demek değildir. Fotoğraf çekmek, aynı zamanda yaşama dair derinlikli bir bakış kazanmak demektir. Bu nedenle fotoğraf çekmeye devam edin ve çektiğiniz fotoğrafları sadece estetik yönden değil, sözünü ettiğim noktalar itibariyle de inceleyin. Yaşama dair fark edemediğimiz nice iz göreceksiniz…