SON birkaç yazıdır
bilgi okuryazarlığı, elektronik okuryazarlığı ve medya okuryazarlığı gibi
başlıklarla “okuryazarlık” kavramı ve okuryazarlık türlerini kaleme alıyorum. Son
olarak “medya okuryazarlığı” kavramını ele almıştım. Bu yazımda da aynı başlık üzerinde
durmaya devam edeceğim…
Her
gün televizyon, radyo, gazete ve internetten milyonlarca bilgi topluma
sunuluyor. Bir başka ifadeyle, toplum her gün milyonlarca bilgiye maruz
kalıyor. Bu bilgilerin kimi doğru verilerden oluşurken bazıları manipülatif,
bazıları ticarî, bazıları da ideolojik kaygılarla süzgeçten geçirilerek arz
ediliyor. Toplumun çok çok büyük bir kısmı nitelikli bir medya okuryazarı
olmadığı için medya bu büyük kesim üzerinde istediği etkiyi oluşturabiliyor. Yani
medya, verdiği mesajla bireyleri istediği şekilde yönlendiriyor. İşte bu
noktada medya okuryazarlığı önem kazanıyor.
Çünkü
medya okuryazarlığı, bireylere yetkinlik kazandırdığı için bilginin
yönetilmesini kolaylaştırır.
Öğrenme
duygusu, merak duygusuyla yakından ilgilidir. Medya okuryazarlığı yeni
bilgilerin öğrenilmesi için gerekli olan merak duygusunu uyandırır.
İnsanın
kavram dünyası ne kadar zengin olursa düşünce dünyası da o denli geniş ve derin
olur. Medya okuryazarlığı çok farklı alanlarda çok değişik kavramların
öğrenilmesini sağladığı için bireylerin düşünce dünyasını genişletip
derinleştirir.
İletişim
kurabilme becerisi, iletişim temel ilkelerine sahip olmaya ve iletişim
kanallarını kullanabilme becerisine bağlıdır. Medya okuryazarlığı insanlara
iletişim temel ilkeleri ile iletişim kanallarını kullanabilmeyi öğrettiği için bireylerin
iletişim kurma becerilerini geliştirir.
Medya
okuryazarlığı, medyadan gelen bilgilerin çözülmesi için gerekli becerileri
kazandırdığından, bireylerin araştırma ve anlama yetisini olgunlaştırır.
Toplumun
çok büyük bir kısmı yaşam yoluyla öğrendiği çoğu kanıtlanmamış, bazıları
rasyonaliteden uzak kanılarla hareket eder. Medya okuryazarlığı bilgi
kanallarını kullanabilme, doğru bilgiye ulaşabilme ve doğru bilgiyi
kullanabilme yetisi kazandırdığı için kanıların yanıltıcı yanlarını ortadan
kaldırır.
Bilginin
verimli kullanılması bilgiyi tanımaktan geçer. Medya okuryazarlığı bilinçli bir
bilgi okuryazarlığını da içerir. Dolayısıyla medya okuryazarlığı, medyadan
gelen bilgilerin daha verimli kullanılmasını sağlar.
Medya
okuryazarlığı, toplumun demokratik eğilimlerini güçlendirdiğinden, demokrasi
için son derece önemlidir. Bu nedenle Batı dünyası medya okuryazarlığı
eğitimini çok fazla önemsiyor.
Eleştirel
bakış; ele alınan olay, olgu veya fikir hakkında farklı noktalar ve farklı
açılardan bakabilmekle mümkündür. Medya okuryazarlığı, insanlara farklı bilgi
kaynaklarını kullanabilme ve farklı bilgileri bir arada yorumlayabilme becerisi
kazandırdığı için eleştirel bakışı da geliştirir.
Medya
okuryazarlığı, bilgiyi süzme ve kullanma becerisini geliştirdiği için diğer
eğitim alanlarının niteliğini arttırır.
Bireylerin
sorumluluk bilincini güçlendirmesi, değerlerin kalıcılığı için gerekli olan
farkındalığı oluşturması, kültürel ögelerin yeniden üretilmesi ve yaşatılmasına
katkı sunması gibi, medya okuryazarlığının daha çok sayıda faydasına
değinebiliriz. Ama bu kadar ayrıntı bile medya okuryazarlığının bireye, topluma
ve hayata ne denli etki edebileceğini göstermesi açısından yeterlidir.