ÇAĞIMIZ giderek
dijitalleşiyor. Bu dijitalleşme, yaşamı da radikal değişikliklere uğratıyor.
Bir yandan dijital platformlar hayatımızı iyice sarmalarken, diğer yandan
duygularımız dahi bu dijitalleşmeden payını alıyor. Daha doğrusu, dijitalleşme,
en temel insanî duyguları dahi sığlaştırıyor. Öyle ki, sokaklarda artık
çocuklar oyun oynayamaz hâle geldi.
Sokak
oyunlarıyla öğrendiği birçok duyguyu çocuklar artık oyun oynayarak öğrenmekten
mahrumlar. Diğer taraftan ise, genler, hatta orta yaştakiler, hatta ve hatta
yaşlılar bile dijital oyunlara her geçen gün kendilerini daha çok kaptırıyorlar.
Her
kesimden ilginin artması nedeniyle artık mobil oyun geliştiriciliği günümüzdeki
en önemli becerilerden biri sayılıyor. Öyle anlaşılıyor ki, uzun bir zamanda bu
beceri, “aranan beceriler” listesinde en önde olacak gibi görünüyor.
Dijitalleşme,
bilgisayar teknolojileri ve bunların entegre olduğu robotik teknolojiler
sayesinde artık insana dayalı iş gücüne olan ihtiyaç azalıyor. Artık onlarca
insanın uzun zamanda yaptığı işleri robotlar çok kısa sürelerde yapabiliyorlar.
Bu da robotik teknolojilere dayalı becerileri çağın en çok ihtiyaç duyduğu
beceriler listesinde ön sıralara taşıyor.
Dijitalleşme,
tüketim alışkanlıkları ile buna bağlı olarak alışveriş alışkanlıklarını da
etkiledi. Günümüzde artık internet üzerinde alışveriş olgusunun en temel
dinamiğini oluşturuyor bu anlayış. Alışverişin internete kayması nedeniyle veri
uzmanlığı, özellikle de endüstriyel veri uzmanlığı, çağın en çok ihtiyaç
duyulan becerileri arasında yer alıyor.
Evlerden
arabalara, kolumuzdaki saatlerden telefonlara kadar çok sayıda nesne, her geçen
gün daha fazla akıllı hâle geliyor. Artık evler de akıllı ve giderek daha fazla
hayatın içerisinde yer alıyorlar. Akıllı evler sayesinde çok sayıda cihaz
birbiriyle entegre bir şekilde çalışmaya başladı. Bu da “IOT” denen ve
“nesnelerin interneti” olarak adlandırılan yeni bir teknolojiyi hayatımıza
soktu. Hâliyle IOT uzmanlığına yönelik becerileri de daha değerli kıldı.
Önümüzdeki
dönemde cihazların birbiriyle uyumlu bir şekilde çalışmasını sağlayan ve
cihazları bu şekilde programlayabilen becerilere sahip kişiler, emsalleri
önünde daha fazla ön plâna çıkacaklardır.
Akıllı
nesnelerin hayatımızda daha fazla yer alması “evlerin akıllı olmasını”, evlerin
akıllı olması da “yerleşim yerlerinin akıllı olması” sonucunu doğurdu.
Önümüzdeki yıllarda akıllı evler sıradanlaşırken, modern teknolojilerle
donatılmış akıllı şehirler de kurulacak. Çeşitli sensörler ve alıcılarla
donatılan şehirlerin su, doğalgaz, elektrik ve internet gibi altyapıları bu
sensörlerle kontrol edilmeye başlanacak. Ayrıca şehirler yapay zekâlarla imar
edilip düzenlenmeye başlanacak. Bu da akıllı şehir uzmanlığı becerilerine sahip
olan kişileri ayrıcalıklı kılacak…