Baktılar olmuyor, ekonomik darbe girişimine kalkıştılar

Zincir marketlerin bir üründe virgülden sonraki yüzler hanesindeki rakamlarının dahi aynı olacak şekilde birlikte fiyat belirlemesinin fizikte tek karşılığı vardır: “Art niyet”. İşte bu art niyet, tam anlamıyla ekonomi darbe girişiminin adıdır!

TEORİ ve pratiğin birlikteliği, bilginin doğru ve güvenilirliğini perçinler. Söz ve eylem tutarlılığı da kişinin güvenilirliğini gösterir. Bu tür bilgilerin en sağlam olanı, “güvenilir meslek insanları” anketlerinde de ortaya çıkar.

Tuhaf olan durum ise şu: Gerek sosyal, gerekse fen alanında ortaya çıkan pratik ve eylem durumlarına karşın güvenilir meslek derecesinde alt sıralarda yer alanların daha çok motor gücü oluşturmasıdır. Motor gücü oluşturmadaki en önemli etken ise, imza ve icraat yetkisinin güvenilirliği az olan mesleklerde olması gibi görünmesidir.

Mesleklerin güvenilirliklerinin sorgulanması bilimsel açıdan doğru yöntemlerden biridir. Güvenilirliği düşük olan mesleklerin halk tarafından talep görmesi tamamen konuşlanmakla ilgili bir durumdur. Burada yapılan tezat ise ideal olma durumundan ayrışmakla ilintilidir.

Bu durum tam anlamıyla nicelik-nitelik dengesinde istendik dengeyi yakalayamamakla orantılıdır. Bulanık sular durulmadan derinlerdeki değerli madenleri görmek mümkün olmuyor. Böyle olunca da sular durulana kadar en azından düşünce olarak güvenilir kişilerin ya da sürecin devamına katkı sağlayanların söz sahibi olması tercih ediliyor.

Bu tercih, selâmete çıkana kadar işe yarar. Ancak selâmete çıkış yolunda riskleri de beraberinde taşır. İstenen durum nitelik, güvenilirlik ve katma değeri yüksek fikir ve değer üretmektir. Gündelik işler daha çok güvenilirliği düşük mesleklerde icra gördüğünden işler her defasında tıkanmaktadır.

Bunu tetikleyen durum ise maddenin doğasında yatan minimum enerji düzeyinde bulunma hâlidir. Madde en düşük enerji ile en iyi düzeyde konuşlanma eğilimindedir. Sosyal anlamda bireyler de en az çalışarak en yüksek maaş alma yolunu tercih etme durumuna duçar oluyor. Aslında alın terinin karşılığı formel olarak flulaşsa sorunların çoğu çözülecek. 

Alın terinin gerekli yerde kalıplaşması herkesin işine gelmediğinden daha çok tarafgirlik düzeyi öne çıkmaktadır. Tarafgirlikle konuşlanan yerlerde istenen düzeyin yakalanması güç olmaktadır. Böyle durumların kamuda netleşmesi ve lokomotif güce katkı sağlaması istenen düzeyde olamıyor.

Dağılan Osmanlı coğrafyasında kurulan devletlerden sadece Türkiye tekrar toparlanmayı sağlayabilecek potansiyelde görünüyor. Bu potansiyelin harekete geçmesini istemeyen çok sayıda Batılı devlet ve devletçikler de Türkiye aleyhinde çalışıyor. Gerek dâhilde, gerekse hariçte her daim Türkiye’yi yalnız bırakmak istemeyen büyük bir halis ruh canhıraş çalışıyor.

Türkiye’nin toplumu ile birleşip geçmişteki potansiyelini harekete geçirmesini istemeyenler, bazı sinir uçlarını sürekli gündemde tutuyor. Renk farklılığı, görüş farklılığı, kültürel farklılık ve bazen de inanç farklılıkları sürekli olarak birilerinin gizli emelleri için aparat olarak gündemde tutuluyor.

Aziz milletin bu farklılıklar üzerinden bazı dönemlerde gidişatını sekteye uğratanlar darbe ile ipi ele geçiremediklerinden, şimdilerde yeni bir darbe taktiği deniyorlar: Ekonomik darbe girişimi...

Toplum gündelik işlerde daha aktif olduğundan, ekonomik açıdan milletin canını yakanların bu aşamadan sonra anlaşılabilir açıklama yapması zordur.

Niyetlerini iyi olarak görmek mantıklı durmuyor. Ekonomi açısından millete kafa tutanların ellerini kollarını sallayarak hâlâ ticaretle uğraşıyor olmalarına akıl ermiyor. Hiçbir ülke böyle bir ekonomik darbe girişimine izin vermez. Bugüne kadar ekonomik darbe girişimine tam olarak çözüm üretilememiş olması manidardır.

Fen öğrencilerine üniversitelerde ilk haftalarda bir konu öğretilir: “Anlamlı rakamlar”… Karşılığı olan sayıların bir ederinin olduğu, virgülden sonraki sayıların da dâhil edilmesi olarak düşünülebilir. Zincir marketlerin bir üründe virgülden sonraki yüzler hanesindeki rakamlarının dahi aynı olacak şekilde birlikte fiyat belirlemesinin fizikte tek karşılığı vardır: “Art niyet”. İşte bu art niyet, tam anlamıyla ekonomi darbe girişiminin adıdır!

Bu durumun ülkemiz açısından anlaşılmasında güçlük yaşanabilir. Benzer bir durum ABD’de olduğunda, devlet, kendisini tehdit eden şirketleri devleti tehdit etmeyecek şekilde ekonomik açıdan iki şirkete ayırdı.

Türkiye’de bu durum pratik, güvenilirlik ve nitelik açısından teori, söz ve nicelik formlarını geliştirip sahil-i selâmete çıkarılması zaruri hâl almıştır. Niceliğin ne derece toplumun maya, doku ve renklerini ayakta tutmayı amaçladığı sorgulanır hâle gelmiştir. İktidar değişip otoritenin değişmediği yerlerde her zaman birilerinin işlerinin yürüyor olması, fikrî iktidar ve otoritenin tesis edilemediğinin de bir gerçeğidir. Böyle bir durumun çaresi, cehalete düşman ve bilime/ilme dost bir eğitim sisteminin dimağlarda tesis edilmesiyle mümkündür. Böyle ortamlarda ekonomik darbe girişimi yeşeremez.