HER dört yılda bir
duyduğumuz ve karşılaştığımız “artık yıl” terimini, bugünkü yazımızın
başlığında kullandık. En basit anlatımıyla, normal bir takvim yılı 365 gün iken
365.242 gün olan astronomik yıldan arta kalan çeyrek günün 28 gün olan Şubat ayına
eklenerek 29 güne tamamlanmasıyla elde edilen sonuçtur diyebiliriz bu terim
için.
Şâhit
olduğumuz son “artık yıl”, içinde bulunduğumuz ve uğurlamakta oluğumuz, adı “Covid-19”
ile pekişen 2020. 90 yıl önceki Büyük Buhran’dan bu yana en büyük ekonomik
durgunluğa ve sosyal dengelerin değişimine neden oldu.
İşte
ne olduysa, 29 Şubat biter bitmez oldu ve Mart ayında dünyayı kasıp kavuran
küresel illetle yüzleştik. Senenin başı olmasına rağmen üst üste felâketler
yaşadık. Öyle ki, “Bitse de kurtulsak” dedik. 2020’den kurtulmak istedikçe,
felâketler de “artık yıl” gibi peş peşe geldi.
Gelen
ne olursa olsun, O’nun dilemesi ve izni dâhilindeydi her şey. O yüzden hoştu ve
Yûnus’un gönlünden dökülen satırlar dillere yerleşti: “Hoştur bana Senden
gelen/ Ya hil’at-ü yahut kefen/ Ya tâze gül yahut diken/ Kahrın da hoş, lütfun
da hoş…”
Köylerini
terk edip şehre göçenler, zamanla apartmanlardan taştı, şehir merkezlerinin
kalabalığından, gürültüsünden kaçıp tenha tepelere, koylara ve ormanlık
alanlara yerleşti. Bir bakıma izole ettiler kendilerini toplumdan. Zayıflayan
komşuluk ilişkilerinden şekva edenler ile söze “Hey gidi günler!” diye
başlayanlar, “Safları sık ve düzgün tutalım” komutu veren imam efendiye
kulaklarını kapatanlar, aynı kişilerdi…
Yakınlarımız
hepten uzaklaştı
Gel
zaman git zaman, “âhir zaman alâmeti” sayılan virüs iliklerimize kadar
işleyince bilâmecbur, “maske, mesafe, hijyen” kuralına tâbi olduk. İşte o
günden beri dünyanın da, dünyalının da düzeni değişti!
Evlâtlarımızın,
torunlarımızın, yeğenlerimizin doğum muştusunu aldık ama bundan keyif alamadık.
Alamadık, zira yakınlarında ve yanlarında değildik…
Davullu
zurnalı düğünler coşkusunu yitirdi bir anda ve kalabalık davetlilerin yerini,
“maskeli baloyu” andıran, birkaç samîmi dostun katılımıyla gerçekleşen sade
törenler aldı.
Kâbe boşaltıldı, camiler ıssız, Ramazan sofraları ise
misafirsiz kaldı. Süreç uzadıkça stadyumları, okulumuzu, iş yerimizi,
sokağımızı, kahvemizi, memleketimizi, arkadaş ve sevdiklerimizi özledik…
Virüsün
bizden kopardığı yakınlarımızın cenâze namazlarına katılamadık, katılanların
ise, “Sessiz Gemi”nin arkasından mendil sallamaktan başka bir şey gelmedi ellerinden.
“Kıyâmet”
senaryolarıyla korku girdabına kapılanların ümidi kırıldı. Hiçbir asırda tecrit
edilmekten, yalnızlıktan, açlıktan, hastalıktan ve ölümden korkmadığımız kadar Koronavirüsten
korktuk, korkutulduk…
Neler
oldu?
Virüsün
hızla yayılmasının yanı sıra yaşanan depremler, yangınlar ve seller, 2020
yılının “felâketler yılı” olarak anılmasına sebebiyet verdi.
Maske,
mesafe, hijyenden sonra, bildiklerimizin yanı
sıra bilmediğimiz ya da şimdiye kadar kullanmadığımız eski ve yeni terimler
girdi hayatımıza. “Evde kal”, kolonya,
dezenfektan, izolasyon, pandemi, esnek çalıma modeli, uzaktan eğitim, sokağa
çıkma yasağı, HES kodu uygulaması, filyasyon (ekipleri), entübe, sempton,
karantina, bağışıklık sisteminin güçlendirilmesi, ateşölçer ve toplum
gönüllüleri…
Sağlık
Bakanlığı, Türkiye’de ilk kez Koronavirüs vakasına
rastlanıldığını açıkladığı 11 Mart 2020 tarihinden tam 6 gün sonra, ülkemizde Covid-19’dan
kaynaklı ilk ölüm gerçekleşti.
Virüsle
mücadele kapsamında sağlıktan ulaşıma, ekonomiden eğitime, hukuktan güvenliğe
varıncaya kadar ek tedbirler alındı ve Sağlık Bakanlığı
bünyesinde Koronavirüs Bilim Kurulu oluşturuldu.
“Millî
Dayanışma” ve “Biz Bize Yeteriz Türkiye’m” sloganlı yardım kampanyaları
başlatıldı.
Koronavirüsle
mücadele amacıyla getirilen yasaklar, sene ortasında kademeli olarak
kaldırılarak normalleşme süreci başladı.
Körfez
Krizi’nden bu yana petrol fiyatlarında en sert düşüşün görüldüğü dönemden sonra,
aylarca garajlarında yatan ikinci el oto fiyatlarında önlenemez bir yükseliş
gerçekleşti.
İkinci
dalga ile yeniden ek tedbirler alındı; tam da bu dönemde bilim insanları
tarafından bulunan aşı müjdeleri geldi. BioNTech’in kurucu ortağı ve CEO’su olan
Türk bilim insanları Uğur Şahin ve eşi Özlem Türeci gururumuz ve umudumuz
oldular.
Şu
âna kadar 1.7 milyon insanın ölümüne neden olan Covid-19 nedeniyle ülkemizde de,
çok sayıda sağlık çalışanı dâhil olmak üzere, 16 bin 700 vatandaşımız hayatını
kaybetti. Bunlar arasında Ömer Döngeloğlu, Prof. Dr. Haydar Baş, Prof. Dr. Burhan
Kuzu, Prof. Dr. Orhan Kural gibi tanıdık isimler de vardı…
Son
bir yılda ülkemizde ve dünyada öne çıkan başlıklara baktığımızda, siyâset ve
sporun yine gündemi belirlediğini görüyoruz.
ABD’de
yapılan başkanlık yarışını, mevcût Başkan Donald Trump’ı yenilgiye uğratan
Joe Biden kazanırken, Trump giderayak İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu
ile birlikte “Trump Barış Plânı”nı devreye soktu.
Suriye’nin
İdlib kentinde rejim unsurları tarafından Türk askerlerine hava saldırısı
düzenlendi ve 36 kahraman Mehmetçiğimiz şehit oldu. Saldırı sonucu hudut
kapıları Suriyeli, Iraklı ve Afgan mültecilere açıldı.
Bahar
Kalkanı ve Pençe-Kaplan Harekâtları başladı.
Ülke
çapında Fransız malları boykot edildi.
İran Devrim
Muhafızları lideri ve Kudüs Gücü Komutanı Kasım Süleymani, ABD
tarafından öldürüldü. Irak’ta SİHA’larla gerçekleştirilen suikastından
ardından İran, ABD’nin Irak’taki üslerine saldırdı ama başarılı olamadı.
İran ile ABD arasındaki
gerginliğin son kurbanı ise Ukrayna Havayollarına ait Boeing 737 tipi
yolcu uçağı oldu ve kalkışından kısa süre sonra düştü. Kazada 176 kişi yaşamını
yitirdi.
Uçak
kazaları bununla sınırlı değildi: Ariana Afgan Havayolları’na ait uçağın düşmesi
sonucu 83 kişi, Pakistan’da
meydana gelen kazada ise 97 kişi hayatını kaybetti.
Tayvan’da
düşen Sikorsky UH-60 Blackhawk tipi helikopterde, aralarında Tayvan
Silahlı Kuvvetleri Genelkurmay Başkanı Shen Yi-ming’in de bulunduğu 8
kişi öldü.
İzmir-İstanbul seferini
yapan ve Adnan Menderes Havalimanı‘ndan kalkan Pegasus Havayolları’na ait
uçak, Sabiha Gökçen Havalimanı‘na indikten sonra pistten çıktı. Kazada 3
kişi öldü.
Lübnan’ın
başkenti Beyrut’taki Beyrut Limanı’nda tutulan 2 bin 750 ton amonyum
nitrat maddesinin infilâk etmesi sonucu meydana gelen patlamalar, tam bir korku
cehennemini andırıyordu ve 190 kişinin ölmesine, 6 bin 500 kişinin de
yaralanmasına neden oldu.
Bir
başka patlama ise Sakarya’nın Hendek ilçesindeki havai fişek fabrikasında
meydana geldi. Olayda 6 işçi öldü, 114 işçi de yaralandı.
TBMM’de
hareketli oturumlar yapıldı. AK Parti Tekirdağ Milletvekili Prof. Dr. Mustafa
Şentop, yeniden TBMM Başkanı seçildi.
Libya’ya
ve Azerbaycan’a asker gönderilmesine ilişkin Cumhurbaşkanlığı tezkereleri kabul
edildi. Yassıada yargılamalarının hukukî dayanağı ortadan kaldırılırken,
Ayasofya Camiî, Diyanet İşleri Başkanlığı’na devredilerek ibâdete açıldı.
Bazı
bakanlıklarda bayrak devir teslim töreni yapıldı. Ulaştırma ve Altyapı
Bakanlığına getirilen Adil Karaismailoğlu ile Hazîne ve Mâliye Bakanlığına
getirilen Lütfi Elvan, TBMM Genel Kurulunda yemin ettiler. Ölüm, istifa ve
geçişler nedeniyle Meclis aritmetiğinde önemli değişiklikler yaşandı.
Birleşmiş
Milletler 75’inci Genel Kurul Başkanlığına seçilen Volkan
Bozkır, ülkemizi BM’de temsil etmeye başladı.
ABD,
Rusya’dan satın alınan S-400 hava savunma sistemi yüzünden CAATSA (ABD’nin
Hasımlarıyla Yaptırımlar Yoluyla Mücadele Etme Yasası) kapsamında Türkiye’ye
yaptırım uyguladığını açıkladı.
Siyasal
krizleri yeni fırsatlara çevirmek isteyenler, 2019 yılı sonunda kurulan Gelecek
Partisi’nden sonra Demokrasi ve Atılım (DEVA), Yeniden Birlik ve Türkiye Değişim Partisi adı altında kurulan 23 yeni
parti ile siyâset sahnesine atıldı.
Millî
İstihbarat Teşkilâtı Başkanlığı (MİT), Etimesgut’taki yeni yerleşkesi
Kale’ye taşındı.
Süper
Lig’de 2019-2020 sezonunda ipi Medipol Başakşehir Spor Kulübü göğüsledi.
Böylelikle Beşiktaş, Fenerbahçe, Galatasaray, Trabzonspor ve Bursaspor’dan
sonra şampiyonluğa uzanan 6’ncı takım oldu.
Türkiye
Grand Prix’i Formula-1 yarışları, 9 yılın ardından seyircisiz de olsa
yeniden düzenlendi.
Basketbolu
sevdiren isim olarak efsaneleşen Kobe Bryant, geçirdiği helikopter
kazasında kızıyla beraber hayatını kaybetti. Dünyayı sarsan başka bir ölüm
haberi ise Arjantin’den
geldi. Futbol efsanesi Diego Armando Maradona’nın, evinde öldüğü bildirildi.
Dünyanın
her yerinde ırkçı saldırılar oldu. Minneapolis’te George Floyd polis tarafından
öldürüldü, akabinde ise protesto gösterileri düzenlendi.
Şampiyonlar
Ligi’nde mücadele eden temsilcimiz Başakşehir SK Yardımcı Antrenörü Pierre Webo’ya,
maçın dördüncü hakemi, Romanya Futbol Federasyonu’ndan Sebastian Costantin
Coltescu ırkçı ifadeler kullandı.
Almanya’nın Hessen eyaletinde, nargile salonlarını
hedef alan silahlı saldırılarda aralarında olayı gerçekleştirenler de dâhil olmak
üzere 11 kişi hayatını kaybetti.
Kadına
yönelik gerçekleşen şiddet olayları ne yazık ki bu yıl da hız kesmedi ve Muğla
Sıtkı Koçman Üniversitesi öğrencisi 27 yaşındaki Pınar Gültekin’in cesedi,
yakılmış ve bir varilin içinde üzerine beton dökülmüş hâlde bulundu.
2020’de en
çok yangınlar ve depremler damga vurdu. Avustralya’da meydana gelen ve 4
ay devam eden yangınlarda tek amaç hayvanları kurtarmak oldu. Sıcak hava ve kuraklık yüzünden
meydana gelen yangınlarda 28 kişi ölürken, 1 milyarın üzerinde hayvanın telef
olduğu açıklandı.
Kanada’nın
Alberta eyaletinde çıkan orman yangınlarında 70 bin hektarlık alan küle
dönerken, ülkemizde ise Çanakkale’nin Gelibolu ilçesine bağlı Ilgardere ve Hatay’ın Belen
ilçesinde meydana gelen yangınlarda yaklaşık bin hektarlık orman alanı yandı.
Gaziantep’te
özel bir hastanede meydana gelen yangında ise 11 hasta öldü.
Meksika’da
7.5 büyüklüğünde meydana gelen depremde 5 kişi ölürken, İran’ın Batı
Azerbaycan Eyaleti’nin Hoy ilinde meydana gelen 5.9 büyüklüğündeki
deprem Van’da hissedildi ve 10 vatandaşımızın hayatını kaybetmesine neden oldu.
Elazığ’ın
Sivrice ilçesi olan başka bir deprem ise 6.8 büyüklüğünde olup 41
vatandaşımız yaşamını kaybederken, Bingöl Karlıova açıklarındaki 5.7 büyüklüğünde depremde ise 1 güvenlik
korucumuz şehit oldu.
Son
deprem, 6.9 büyüklüğünde Ege Denizi açıklarında meydana geldi ve İzmir’in birçok
ilçesinde hissedildi. Toplam 117 vatandaşımız hayatını kaybetti.
Giresun ve
çevre ilçelerinde meydana gelen sel ve heyelan felâketinde 6 kişi
yaşamını yitirirken, Van’da gerçekleşen 2 ayrı çığ faciasında, aralarında asker
ve sağlık çalışanlarımızın da bulunduğu toplam 41 kişi öldü.
Bir yandan sel felâketleri yaşandı, diğer yandan kuraklık.
Son Cuma namazı sonrasında 81 ilde yağmur duâsına çıkıldı.
Asya
ülkelerinde görülen katil eşek arıları İspanya’ya kanat çırptı ve bir kişinin
ölmesine neden oldu. Yetmedi, Doğu Afrika’da son yüzyılın en büyük çöl çekirgesi istilâsı
görüldü.
2020
yılında Mısır Eski Cumhurbaşkanı Hüsnü Mübarek, TEMA Vakfı Onursal Başkanı
Hayrettin Karaca, yazar ve şair Oruç Aruoba,
sinema
oyuncusu Haldun Boysan, oyun ve roman yazarı Adalet Ağaoğlu, sinema oyuncusu
Muhterem Nur, Adâlet eski Bakanlarından Şevket Kazan,
Amerikalı oyuncu Kirk Douglas, eski Başbakanlardan Mesut Yılmaz ve eski
Başbakanlardan Bülent Ecevit’in eşi Rahşan Ecevit yaşamını yitirenler arasında,
aklımızda kalan isimlerden bir kısmıydı.
Hep
kötü şeyler olmadı, gururlandıran haberler de aldık. Örneğin Karadeniz’de 320
milyar metreküp doğal gaz keşfedildi. Cepheden cepheye koşan askerlerimiz
zaferler elde etti, 30 yıla yakın esaret altında inleyen Karabağ’dan zaferle
dönen Azerbaycanlı gardaşlarımız ile birlikte Bakü caddelerinde Nuri Paşa
kumandasındaki şanlı Kafkas İslâm Ordusuna selâm çaktık…
Düşmana
korku salan SİHA’lar, denize indirilen firkateynler, yollar, köprüler,
tüneller, şehir hastaneleri açıldı. Türkiye’nin ilk uçan arabası
“Cezeri”, Teknofest Gaziantep’te havalandı. Yılın son haftasında
ise altın rezervlerine rastladık.
Evet, ömrümüzden ömür alan 2020’nin bitmesini biz de
istiyoruz ama “yeni yılın” sadece küçük bir eşikten ibâret olduğunu, 31 Aralık
gecesinin vadesini doldurduğunda takvimlerin yeni bir güne başlamaktan ibâret
olduğunu ve seneyi belirleyen rakamlarda “0” yerine “1” yazılacağını
unutmayalım…
Sağlık ve bereket dolu nice seneler!