ÖĞRETMENLERİ tehdit etti.
Bürokratları tehdit etti.
En alttan en üste memurları tehdit etti.
Nihayet askerleri tehdit etti.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın kendisini eleştirdiği sözlerini alkışlayan askerleri tehdit ederek Türk Silahlı Kuvvetleri’nin siyasete müdâhil olmamasını salık verdi.
Vay be!
1923’ten beri CHP’nin aklı yeni başına geldi.
Bu ülkede askerin bir vesayet organı olarak millete namlu çeviren aparatlardan biri hâline gelmesini sağlayan CHP, askerin öz varlığının Anadolu olduğunu hatırlamasına çok içerledi.
Cumhurbaşkanı kendisini eleştirirken nasıl alkışlarlarmışmış?
Karabağ’a eğitim ve desteğe giden Mehmetçiğe "işgalci" dersen… Libya’ya giden Mehmetçiğe gayr-i nizamî unsur muamelesi yaparsan… Irak ve Suriye’de operasyon yapan Mehmetçiğe hakaret edersen… Mehmetçiğe iftira atanlara arka çıkarsan seni mi sevecekti Mehmetçik, seni mi sevecekti TSK?
TSK kurmaylarından Yargı mensuplarına, en üstten en alta memuriyet hayatı devam eden kamu çalışanlarının hâlâ yüzde 70’i CHP’nin doldurduğu kadrolarken ve bu kadrolar AK Parti iktidarları sürecinde ellerinden gelen bütün sivil itaatsizlik fonksiyonlarını icra etmeye devam ederlerken, onlara bu eylemsizliği adeta komuta edermişçesine salık veren CHP’nin bugünkü başı, kendileri hakkında gereken cevap verilince çok üzülmüş.
Ah yazık!
Çok mu gocundun sen?
Çok mu üzdüler seni?
Ah yapiyim mi onlara?
Ah size ah ah ah!
Sizi gidi Cumhurbaşkanı’nı alkışlayanlar sizi!
Sizi gidi siyasete müdâhil olanlar sizi!
Bu CHP, bugüne kadar siyaseti kullanıp kendi güdümüne soktuğu organ ve kadroların programları kendi aleyhine dönünce pek bir bozulur oldu.
Zaten AKP her yaptığı icraatı siyasete malzeme ediyor.
Yatırımları siyasete malzeme ediyor, Kızılelma insansız savaş jetini siyasete malzeme ediyor, “Dünya beşten büyüktür” söylemini siyasete malzeme ediyor, PKK’ya ve FETÖ’ye karşı etkin mücadeleyi siyasete malzeme ediyor.
Ayıp ama ya!
Togg’u bile siyasete malzeme ettiniz ama… Olmaz ki böyle!
Ya siz şimdi EYT’yi de, asgarî ücreti de siyasete malzeme edersiniz kesin!
Hatta “Şubat’tan sonra her şey değişecek” diye diye enflasyonu da indirirsiniz. Onu da siyasete malzeme edersiniz. O kadar spekülatif operasyon boşa gider. Borsayı düşürttürdük, siz onu da yükseltip siyasete malzeme etmeye devam edersiniz.
Ah seni gidi AKP! Hele Erdoğan… Sen yok musun sen?!
Kılıçdaroğlu’nu eleştirdiğin anlarda karşında alkış tufanı koparan askerleri neden durdurmadın bakiym? Başkomutan değil misin, bir emir verseydin hemen dururlardı. Ama işine gelmez tabiî. Bunca sene mücadele ettin askerî vesayetle, bunu da siyaset malzemesi yaparsın.
Ama dur, TSK’ya iftira atan tabip bozuntusunu tahliye ettirdiler komik bir ceza aldırarak, Yargı kimin elindeymiş hepinize gösterecekler.
Haydi öyle bir konuşma yap ki Anayasa Mahkemesi ve Yargıtay çalışanları da elleri patlayana kadar alkışlasınlar da görelim!
Bak, Kılıçdaroğlu ne kadar üzüldü. Zaten İmamoğlu anasıyla babasını alıp umreye gidiyormuş, Kılıçdaroğlu’nu bu kadar üzmeye değer mi? Zaten Davutoğlu da saçma sapan konuşuyor, masa hepten dağılacak… Siz de çıkmış, askerlere kendinizi alkışlattırıyorsunuz… Fesuphanallah!
Lâtife bir yana, bunlar her işi kendilerinden biliyorlar. Askerleri kendilerine talimatla alkışlattıkları devirler gördükleri için, Kuzey Kore’deki gibi, Çin Halk Cumhuriyeti’ndeki gibi, bugünkü Türkiye’deki askerin Recep Tayyip Erdoğan’ı talimatla alkışladığını zannediyorlar.
Bu ülkede diktatörlük yok yavrum, hâlâ anlamadınız mı? Recep Tayyip Erdoğan, bu ülkenin askerine hak ettiği özgüveni ve cesareti kazandırdı, hür ve bağımsız kıldı. Anadolulu Mehmetçik kıldı Anadolu Mehmetçik… Did you mean “Anadolulu Mehmetçik”?
O tehditleri bu millet sandık sandık yedirecek, az kaldı!
Zira TSK’nın her bir neferi bu milletten, Türk milletinden çıkar, bu millete kafa tutanlardan değil!
Anlayacaksınız…
