Akkuyu Nükleer Santrali

Türkiye bu santral ile artık bir üst sınıfa geçmiştir. Nükleer santral dünyada yalnızca gelişmiş ülkelerin tekelindedir. Geri kalmış, kendi kendini koruyamama sorunu olan ülkelerin nükleer santrali yoktur. Avrupa Parlamentosu, Fransa’nın 70 tane çalışır vaziyetteki nükleer santralini sorun saymazken, Türkiye’nin ilk santralini ciddî sorun olarak görmüş, bunun için özel gündemlerle toplanıp kararlar almıştır.

AKKUYU Nükleer Santrali birdenbire ve “bir kişinin inadından” dolayı yapılmış değildir. Ancak 60 yıllık bir hikâyeyi, evet, bir kişi, Tayyip Erdoğan gerçekleştirmiştir.

Bazen para yokluğundan, bazen yapacak ülke/şirket yokluğundan, bazen de yapacak siyâsî irade yokluğundan dolayı Akkuyu Nükleer Santrali hep konuşulmuş ama bir türlü yapılamamıştır. Akkuyu Santrali’nin hikâyesi, aslında eski Türkiye’nin bir hikâyesidir.

1965’te Türkiye’de “bir nükleer santralin kurulmasının araştırılması” kararlaştırılmış, 1974’te ise Mersin iline bağlı Gülnar ilçesi Akkuyu sahası, nükleer bir santral alanı olarak tespit edilmiştir. Türkiye on yıllık bir sürenin sonunda nükleer santral için Akkuyu sahasını tespit edebilmiştir. Çünkü burası deprem riski bakımından en az tehlike barındıran güvenli bir yerdir. Çevresinde yaşayan nüfus da oldukça azdır. Deniz taşkınlarının 6 metreyi geçmemesi, yüzey ve yer altı sularının akış yönünün denize olması, arazinin inşaat için elverişli olması, buna karşılık aynı bölgenin tarım ve turizm için uygun olmamasından dolayı tercih edilmiştir.

Santral için tespit edilen Akkuyu Körfezi, Mersin ili Gülnar ilçesine bağlıdır. Mersin’e 140, Gülnar ilçe merkezine 30 kilometre mesafededir. En yakın yerleşim yeri ise Büyükceli köyüdür. Çitlerle çevrili toplam alan 986 hektar, santralin inşaat sahası 225 hektardır. İnşaat alanı, etrafındaki araziden 200 metreye ulaşan tepelerle ayrılmıştır. 4 buçuk kilometrelik bir asfalt yolla D-400 karayoluna bağlanmıştır.

1976’da bu sahaya nükleer santral için lisans verildi. 600 megawatt üretim yapacak bir tesis için ihale açıldı. İsveç merkezli ASEA adlı bir atom şirketi, inşaat yapımı için gerekli olan dış krediyi bulamadığından dolayı ihaleden çekildi. 1983’te üç ayrı şirketle yapım için görüşmeler yapıldı. Şirketler Türkiye’den devlet garantisi istedi. Ancak dönemin hükümeti bu garantiyi vermeyince, şirketler bu ihaleden çekilmişlerdir.

Ocak 1993’te santralin yapılması, Süleyman Demirel başkanlığındaki hükümet programına alındı. Ekonomik krizler ve hükümet değişiklikleri bu programı uygulanamaz hâle getirdi.

1997’de santral yapımı için yeniden ihale teklifleri alınmış, ancak bir sonuca bağlanamamıştır. 1998’de üçüncü defa ihale hazırlığı yapılırken, dönemin Başbakanı Bülent Ecevit'in “nükleer santral yerine başka enerji kaynaklarının geliştirilmesini” istemesi üzerine, ihale Bakanlar Kurulu kararı ile iptal edilmiştir.

2004’te Enerji ve Tabiî Kaynaklar Bakanlığı, nükleer santralin kurulacağını bir kere daha ilân etmiştir. Bu bakanlığın çalışmaları sonunda, 21 Kasım 2007’de, “Nükleer Santral Kurulması Ve Enerji Satışı Hakkındaki Kanun” çıkarılmıştır. Böylece nükleer santral için ilk ciddî ve önemli bir adım atılmıştır.

2010’da Türkiye ile Rusya arasında Akkuyu sahasında nükleer santral yapılması için bir anlaşmanın imzalanması, ikinci önemli adımı teşkil etmiştir. Bunun için Aralık 2010’da Ankara’da Akkuyu Nükleer Anonim Şirketi kurulmuştur. Santral Türkiye’ye devredilinceye kadar şirket hisseleri Rus kurumlarına ait olacaktır. Şirket hisselerinin en fazla yüzde 49’u üçüncü tarafa veya diğer tarafa (Türkiye’ye) satılabilecektir.

İki devlet arasındaki bu anlaşmaya göre, santral, Rus devlet şirketi ROSATOM’a bağlı Atomenergoprom tarafından yapılmaktadır. Santral sahası, inşaat faaliyetleri için Türkiye tarafından Atomenergoprom’a tahsis edilmiştir. İnşaat esnasında toplam 12,6 milyon metreküp kazı malzemesinin oluşacağı tahmin edilmiştir.

2012’de TAEK (Türkiye Atom Enerjisi Kurumu) kararı ile Rusya’nın Kalininskaya Santrali referans kabul edilmiştir. 14 Nisan 2015’te tesisin deniz yapıları ve liman bölümünün temeli atılmıştır. Bunun üzerine “aktivistler” sahanın denizden tek giriş kapısını kapatıp eylem yapmıştır. (14 Nisan 2015, ntv.com.tr)

Belirli aralıklarla Akkuyu Nükleer Santrali’nin yapılmasının protestoları devam ederken, Nisan 2018’de birinci ünite, Haziran 2020’de ikinci ünite, Mart 2021’de üçüncü ünite ve Temmuz 2020’de ise dördüncü ünitenin temeli atılmıştır.

Kasım 2017’de Vladimir Putin ve Recep Tayyip Erdoğan arasındaki görüşmede santralin ilk reaktörünün 2023’te devreye sokulması kararlaştırılmış, nihayet 27 Nisan 2023’te nükleer çubukların santrale getirilmesiyle santral “nükleer tesis” özelliğini kazanmıştır.

Dört ünitenin, tamamlandığında saatte toplam 34,790 milyon kilowatt enerjiye ulaşması öngörülmüştür. Türkiye 1’inci ve 2’nci ünitelerde üretilecek elektriğin yüzde 70’i ile 3’üncü ve 4’üncü ünitelerde üretilecek elektriğin yüzde 30’unu, her ünitenin üretime başlamasını takiben 15 yıl boyunca 12,35 sent/kwh (vergiler hariç) tarifesine göre satın alacaktır. Akkuyu’nun tam kapasite ile enerji üretimine başlamasının ardından Türkiye’deki enerji tüketiminin yüzde 5,5’ini, alım garantisi dolduğunda ise yüzde 4’ünü, tahminî olarak ekonomik yaşam süresinin sona ereceği 2082’de ise yüzde 1,8’ini karşılayacağı öngörülmüştür.

Santralin mülkiyeti Akkuyu NGS Elektrik Üretim Anonim Şirketi’ne (Akkuyu Nükleer Güç Santrali AŞ) aittir. Maliyeti 20 milyar dolar seviyesindedir.

Akkuyu Nükleer Santrali Projesi, Türkiye ve Rusya arasındaki en büyük projedir. Nükleer santralin ilk ünitesi 27 Nisan 2023’te açılmıştır. Santral, bu hâliyle dünyadaki en büyük santral özelliğine sahiptir.

İnşaat sahasında bin 300 iş makinesi faal olarak çalışmaktadır. Santralin tamamlanmasının ardından 4 bin kişiye iş imkânı sağlayacaktır. Türkiye’nin elektrik ihtiyacının yüzde 10 kadarını karşılayacaktır. Santralin ömrünün 60 yıl olabileceği öngörülmüştür.

Tesisin işletilmesinde görev alacakların yetiştirilmesi için Türkiye, önemli bir hazırlık dönemi geçirmiştir. 2011’den başlayarak Türk öğrenciler Saint Petersburg Büyük Petro Politeknik Üniversitesi Nükleer Santraller Tasarım, İşletme ve Mühendislik Bölümünde öğrenim görmeye başlamış, 2022 itibarı ile 208 öğrenci lisans, yüksek lisans ve doktora bölümlerinden mezun olup Türkiye’ye dönmüştür. (İHA, 5 Mart 2022 /  https://www.ntv.com.tr/ekonomi/rusyada-6-5-yil-egitim-goren-turk-gencler-anlatti,08P5fXTGjUCc9k5zLLRAIQ)

Santralin yapımına itirazlar ise, çevreye zararlı olacağı, muhtemel bir kaza sonunda Çernobil benzeri bir felâkete yol açabileceği, maliyetinin çok yüksek olduğu, üretilen elektriğe alım garantisi vermenin yanlışlığı ve Türkiye’yi Rusya’ya daha çok bağımlı hâle getireceği gibi başlıklar hâlinde toplanabilir.

Santralin yapımı için gerekli olan para ve teknoloji doğrudan Rusya tarafından temin edilmiştir. Projenin yapımı için Türkiye tarafı bir para ayırmamıştır. Türkiye santral için yer tahsis etmiş ve yapım izni vermiştir. Böyle büyük ölçekli bir proje ile üretilen elektriğe alım garantisi verilmeyişi hâlinde hiçbir ülkenin ya da şirketin bu tesisi yapması mümkün değildir. Nitekim geçen 60 yıllık süre içinde yapılamayış nedenlerinden biri, bu garantinin olmayışıdır.

Alım için öngörülmüş olan 12,35 sent/kwh (vergiler hariç) tarifesi elbette tartışmaya açıktır. Ancak bu projenin yapımı için fazla isteklinin olmayışı, fiyat konusunda rekabeti engellemiştir.

Gezi eylemcilerinin talepleri arasında nükleer santralden vazgeçilmesi de yer almıştır. 6 Temmuz 2017 günü Avrupa Parlamentosu, aldığı karar ile Türkiye’nin Akkuyu Nükleer Santrali yapımından vazgeçmesini, aksi durumda Türkiye ile Avrupa Birliği üyelik müzakerelerinin durdurulmasını tavsiye etmiştir.

Türkiye içinde muhalefet çevrelerinden de santrala karşı ağır eleştiriler yapılmıştır. CHP Genel Başkan Yardımcısı Ahmet Akın, “Tüm dünyada nükleer enerjiden uzaklaşma eğilimi hız kazanırken, Türkiye inatla mülkiyeti Rusya’ya ait olacak santral yapıyor. Türkiye yenilenebilir enerji yerine nükleerde ısrar ediyor” diye açıklama yapmıştır (https://tr.euronews.com/2021/03/10/turkiye-nin-ilk-nukleer-santrali-olacak-akkuyu-ile-ilgili-neler-biliniyor).

“Akkuyu Nükleer Santrali’nin Rusya’nın bir üssü olduğunu, Erdoğan’ın hayâlindeki kapalı ekonomi ve iktidarı için ihtiyaç duyduğu dış desteği Rusya’dan aldığı” gibi uçuk kaçık iddialarla muhalefet edilmektedir (Cem Özen, Akkuyu Nükleer Santral mi, Rusya’nın Üssü mü?, 11 Ocak 2023, daktilo1984.com).

Oysa AB ve NATO üyesi Fransa’nın 70 tane nükleer santrali hâlen çalışmaktadır. Her ülke için ihtiyaç olan bir santral, Türkiye için neden dışa bağımlılık ve kapalı ekonomi isteğinin sonucu olsun?

Akkuyu, adı üstünde bir nükleer santraldir. Sadece enerji santrali değildir. Türkiye’nin böyle bir santral için tahsis edeceği sermayesi de, yetişmiş insan gücü de yoktur. İkili anlaşmalarla santral için gerekli olan parayı Rusya temin ettiği gibi, Rus üniversitelerinde santralin kurulması ve işletilmesini temin edecek elemanlar da bu sürede yetiştirilmiştir.

Türkiye bu santral ile artık bir üst sınıfa geçmiştir. Nükleer santral dünyada yalnızca gelişmiş ülkelerin tekelindedir. Geri kalmış, kendi kendini koruyamama sorunu olan ülkelerin nükleer santrali yoktur. Avrupa Parlamentosu, Fransa’nın 70 tane çalışır vaziyetteki nükleer santralini sorun saymazken, Türkiye’nin ilk santralini ciddî sorun olarak görmüş, bunun için özel gündemlerle toplanıp kararlar almıştır. Bu, iyi niyetten uzak, eski sömürgeci takıntılarının sonucudur. Buna karşılık Türkiye’de muhalefet çevrelerinin sömürgecilerle tıpatıp nedenlerle bu santrale karşı çıkması, Türkiye muhalefeti için utanç vericidir.

Türkiye, artık nükleer santrali olan bir ülkedir. Belki bunun sonucunda nükleer gücü olan bir ülke de olacaktır. İran gibi, komşularında iç savaşlar çıkaran, ABD gibi on binlerce kilometre uzaktan gelip Türkiye’nin komşularını işgal ederek bölen saldırganlık örneklerine karşılık, Türkiye’nin nükleer santraline karşı durmak, Türkiye’nin geleceğine karşı mevzi almak demektir. Türkiye, NATO üyeleri gibi müttefiklerine ve kendi muhalefetine rağmen bu santrali kurdurmakla kendi geleceğini tahkim eden bir adım atmıştır. 

 

Akkuyu Nükleer Santrali hakkındaki bilgiler için: http://www.akkuyu.com/