RUSYA ve Ukrayna arasında yaklaşık 10 yıldır devam eden gerilim son günlerde arttı. Ukrayna’nın doğusunda Rusya yanlısı ayrılıkçıların tek taraflı olarak bağımsızlık ilân ettiği Donetsk bölgesinde Rus yanlılarının açtığı ateş sonucu 4 Ukraynalı asker hayatını kaybetti. 2 asker ise yaralandı.

Ukraynalı yetkililer, Rusların tatbikat adı altında bölgeye askerî yığınak yaptığını, ayrıca Kırım bölgesine çok sayıda savaş gemisi ve askerî teçhizat gönderdiğini dile getiriyor.

Kamuoyuna yansıyan bilgilere göre Ukrayna’nın doğusunda devam eden ateşkesi Rusya uzatmadı.  Ateşkesin uzatılmaması, Donetsk ve Kırım’a yapılan askerî yığınak, bölgede sıcak temas olasılığını arttırıyor.

Karışıklıklar artar mı?

Rusya’nın bu hamlelerine karşı Ukrayna, dünyayı Rusya’nın saldırgan tutumuna karşı harekete geçmeye çağırdı. ABD, Ukrayna’ya en üst düzeyde destek açıklamasında bulundu. Avrupalı yetkililer de aynı şekilde Rusya karşıtı açıklamalar yaptılar.

Rusya ise Ukrayna’yı provokatif eylemlerde bulunmakla suçlayarak Ukrayna’da iç savaş uyarısı yaptı. Rusya’nın iç savaş uyarısı yapması son derece manidar. Çünkü gerek Kırım, gerekse Ukrayna’nın doğusundaki Donetsk ve Lugansk bölgelerindeki Rus yanlılarının Ukrayna’ya karşı ayaklanması sonucu baş gösteren ve kimilerince iç savaş olarak adlandırılan olaylar sonucunda Rusya Kırım’ı ilhak etmiş, Donetsk ve Lugansk bölgelerindeki ayrılıkçılara da arka çıkarak ayrılıkçıların tek taraflı bağımsızlık ilân etmelerine destek vermişti.

Rusya’nın yaptığı iç savaş açıklamasını bu bağlamda düşününce, bunu Ukrayna’nın başka bölgelerinde karışıklıkların baş gösterebileceği şeklinde yorumlamak mümkün.

Rusya neden geri adım atmıyor!

Şüphesiz Rusya’nın bu hamleleri sadece Ukrayna’yı ilgilendirmiyor. Rusya’nın bölgede attığı her adım, ABD ve Avrupa’ya bir mesaj niteliğinde.

Karadeniz’in güvenliği, Hazar’dan Avrupa’ya gaz transferi ve NATO’nun Rusya’nın hemen dibindeki bölgelerde genişleme çabaları, Rusya’nın bölgede attığı her adımı ABD ve Avrupa nezdinde hayatî bir meseleye dönüştürüyor.

Bu nedenle Avrupa ve ABD, gerek Ukrayna meselesi, gerekse Rusya’nın enerji kaynaklarıyla Avrupa’yı tehdit eden girişimlerine karşı Putin’in yakın çevresini, Rus bankalarını ve petrol şirketlerini hedef alan yaptırımlar uyguladılar. Rusya, bu yaptırımlardan milyarlarca dolar zarar görmesine rağmen geri adım atmadı. Hatta girişimlerini daha da ileri götürdü.

Çünkü Rusya, Ukrayna hattını fazlasıyla önemsiyor. Bu hat Rusya’nın etkin olduğu Doğu Avrupa ve Balkanlara açılan bir kapı niteliğinde. Rusya bu yüzden yaptırımlara rağmen bu hat üzerinde geri adım atmıyor.

Biden’in başkan seçilmesinden sonra ABD, Rusya ile olan rekabete öncelik veriyor. Bu sebeple ABD, artık bölgeyle daha fazla ilgileniyor. Bu da ABD’nin bölgeye müdahale olasılığını artırıyor.

Çok denklemli bu yapı içerisinde sorunun nereye evrileceğini kestirmek zor. Ama öyle anlaşılıyor ki, bölgemizde Akdeniz’den sonra Karadeniz suları da ısınacak…