Ağzı olan konuşuyor

İslâm’da bir şeyin helâl ya da haram olduğuna dair ahkâm, sadece ayetler ile sabit olmaz. Meselâ uyuşturucunun haram olduğuna dair bir ayet-i kerime de yoktur. Bu mantık ile gidecek olursanız, “Uyuşturucu kullanmak helâldir” diyebilirsiniz. Uyuşturucunun nice ocakları söndürdüğünü ve nice canları helak ettiğini bildiğimiz hâlde, ayette geçmiyor diye “Uyuşturucu helâldir” diyebilir miyiz?

EVVELKİ gün telefonuma bir video geldi. Açtım baktım, Halk TV’de yapılmış bir programdan konuşmalar içeriyordu. Konuşan, başörtülü bir kadın; alt bilgiden adının Berrin Sönmez olduğunu öğreniyorum.

“İslâm’da içki yasağı yoktur” diyor ve ardından ekliyordu: “Kur’ân’da ‘İçki haramdır’ diye bir ayet yoktur. Kur’ân’da sadece üç haramdan bahsedilir. Bunlar da ‘kan, insan eti ve domuz etidir’...”

Hanımefendi konuşmasını şöyle tamamlıyordu: “Herkes her şeye haram demeye çok meraklı. Bugün Diyanet de böyle yapıyor…”

Bir ara Türkiye’de şu söz meşhurdu: “Ağzı olan konuşuyor.”

Evet, din mevzubahis olunca gerçekten de ağzı olan konuşuyor. İslâm ile ilgisi olan da konuşuyor, olmayan da. İşin ehli de konuşuyor, olmayan da. Üstelik ehli olmayan daha çok konuşuyor.

Size bir garabetten daha bahsedeyim: Dinle imanla ilgisi olmayan insanlar daha çok konuşuyorlar.

Sonradan öğrendiğim kadarıyla bir dönem “Başkent Kadın Plâtformu” başkanlığı da yapan, dil tarih mezunu bir hanımefendi, başı örtülü olduğu için kendini üniversiteden attıran zihniyetin televizyonuna çıkmış, onların hoşuna gidecek sözler söylüyor.

Şimdi hanımefendinin söylediğinin doğru olup olmadığına yine onun referans verdiği Kur’ân-ı Kerim’den bakalım.

Hanımefendinin sözünü ettiği ayet-i kerimenin meali şöyledir: “Allah size leş, kan, domuz eti ve Allah’tan başkası adına kesileni haram kıldı. Ama kim mecbur kalırsa, (başkasına) saldırmadan ve sınırı aşmadan (bunlardan) yemesinde bir günah yoktur. Muhakkak ki Allah çok bağışlayandır, çok esirgeyendir.” (Bakara, 173/ meal: Süleyman Ateş)

Dikkat ederseniz ayet-i kerimede insan etinden bahsedilmez. Leşten bahsedilir. Demek ki hanımefendi ayet-i kerimeyi bile yanlış biliyor. Ama kendinden başka herkesin yanlışta olduğunu söylerken kendinden çok emin görünüyor. İlâhiyat tahsili almadığı hâlde Allah adına ahkâm kesmekte herhangi bir beis görmüyor. Ne diyelim, “Cahil cesur olur” demiş atalarımız.

İslâm’da bir şeyin helâl ya da haram olduğuna dair ahkâm, sadece ayetler ile sabit olmaz. Meselâ uyuşturucunun haram olduğuna dair bir ayet-i kerime de yoktur. Bu mantık ile gidecek olursanız, “Uyuşturucu kullanmak helâldir” diyebilirsiniz. Uyuşturucunun nice ocakları söndürdüğünü ve nice canları helak ettiğini bildiğimiz hâlde, ayette geçmiyor diye “Uyuşturucu helâldir” diyebilir miyiz?

“Hanımefendi şu ayet-i kerimeyi hiç okudu mu acaba?” diyesi geliyor insanın: “Ey inananlar! Şarap, kumar, dikili taşlar, şans okları şeytan işi birer pisliktir. Bunlardan kaçının ki kurtuluşa eresiniz.” (Maide, 90/ meal: Süleyman Ateş)

Şimdi bu ayet-i kerime, içkinin çok sıradan bir meşrubat olduğunu mu ifade ediyor? “Şeytan işi pislik” ne demek acaba?

İslâm hakkında konuşacaklara şu ayet-i kerimeyi hatırlatmak isterim: “Dillerinizin yalan yere nitelendirmesinden ötürü ‘Şu helâldir, şu haramdır’ demeyin, sonra Allah’aa karşı yalan uydurmuş olursunuz. Allah’a karşı yalan uyduranlar ise iflah olmazlar.” (Nahl, 116/ meal: Süleyman Ateş)

 

https://www.haber7.com/guncel/haber/3094166-halk-tvde-canli-yayininda-yeni-skandal-alkol-haram-degildir