50 farklı kanser türünün bir damla kan ile tespiti

Dememiz o ki, bir alanda ne kadar ileri giderseniz gidin, bütün alanda topluca bir kalkınma ve gelişme olmadan bütün olarak dördüncü sanayi devrimini gerçekleştirmek güçtür. Türkiye, dijital teknolojideki (İHA, SİHA4) başarısını nanoteknoloji alanında da yakalamak zorundadır.

GÜNDEMDE çakılı kalan haberlerin başında 2023 Seçimleri, Covid-19 test sonuçları ve Covid-19’a karşı aşılama gelmektedir. Aşılamayla ilgili olarak ekranlardaki kırmızı renkten maviye değişen harita, ikinci doz aşı olanların oranını yansıtmaktadır1. Bu aşılar Sinovac ve Biontech’tir. Türkiye'nin üzerinde çalıştığı yerli Turkovac aşısında Faz-3 aşamasına gelinmiştir.

Türkiye, aşılama sürecini iyi götüren ülkelerin başında geliyor. Ancak ikinci doz aşılama haritasında bile yerli aşı kullanılmamaktadır. Bu durum yadırganacak gibi görünse de önceki yazımızda2 dile getirildiği üzere ABD’deki çocukların aşılanması hakkındaki yapılan çalışmada3 dikkat çekici sonuçlara ulaşılmıştır. Buna göre aşı olan yaşlılarda Covid-19 kaynaklı ölümlerin olmadığı, ancak aşı olan on sekiz yaş altındaki çocuklarda Covid-19 kaynaklı ölüm oranlarında ciddî bir artışın olması ürperticidir.

Bu nedenle Türkiye’nin daha kendi aşısını kullanmamış olması, olumsuz olarak yorumlanacak bir durum olarak görülemez. Buna rağmen Faz-3 aşaması devam eden yerli aşının çocuklar üzerindeki etkisinin araştırılması gibi bir fırsat ne kadar değerlendirilir, bekleyip göreceğiz.

Benzer durumlar teknoloji çalışmalarında da karşımıza çıkmaktadır. Cep telefonları çıktığında ASELSAN, yerli telefon üretmişti. Zamanında üretilen bu telefon şimdilerde yok. ASELSAN’ın ürettiği telefonlar milletimiz tarafından yeteri kadar rağbet görmemişti. Fakat zarar etmesine rağmen ASELSAN’ın bu telefonları üretmeye devam etmesi gerekliliği söz konusu…

“Zarar eden bir ürün neden üretilsin?” diye düşünülebilir. Bu, günümüzde çok yanlış bir düşüncedir. Zira LG, Samsung ve siyah renkli ABD içeceği de ilk başlarda hep zarar ettiler. Güney Kore, iki firmaya on yıl boyunca destek verdi ve bugün çoğumuzun evinde ürünleri var. ABD’nin siyah renkli içeceği ise Ramazan ayında bile sofraların süsü (!) olmaya başladı. Dememiz o ki, ilk başlarda üretilen her teknolojik ürünün hemen sonlandırılması doğru değildir. Üstelik teknolojik ürünlerin İHA ve SİHA gibi4 zamanında üretilmesi de önem arz etmektedir.

2023 sonrasında savunma sanayii alanında kenara itilme olmayacağını ifade ettiğimiz kadar TOGG5 gibi teknolojilerin kenara itilmeyeceğini ise söyleyemeyiz. Bunun da iki nedeni var: Birincisi, dışarının baskısı ve içerideki siyâsî perspektiftir. İkinci neden ise, TOGG araçları tanıtılırken ilk defa yapılan ön panelin tamamen ekran şeklinde olmasıyla Mercedes EQS6 gibi otomobillerde hemen uygulamaya konulmasıdır. Teknolojik ürünleri zamana uygun şekilde piyasaya sürmek önemlidir.

Sultan İkinci Abdülhamid Han döneminde açılan okullar, fabrikalar ve okutulan derslere bakıldığında, çok önemli atılımlara tanıklık ederiz. Ruslara karşı Batı politikası izlemesi de topraklara hâkimiyetinin temel alınmasındandır. Rusya şimdilerde Sultan İkinci Abdülhamid Han’ın izin vermediği sıcak denizlerde. Sultan İkinci Abdülhamid Han döneminde akılları hayrete düşüren atılımlara rağmen dönemin teknoloji devriminde yetersiz kalınması, dönemin teknoloji devriminin başarılmamasına neden olmuştur.

Teknoloji devrimleri toplu bir harekettir. Yani hayatın, eğitimin, bilimin ve sanayinin her alanında ilerlemekle mümkündür. Bir alanda eksiklik kalırsa, teknoloji devrimi iyi bir atılım yakalasa bile sonuç iyi neticelenmeyebilir.

Günümüzde dördüncü sanayi devrimi yaşanıyor. Bunun iki ayağı var: Birincisi dijital teknoloji, diğeri ise nanoteknolojidir. Türkiye, dördüncü sanayi devriminin dijital ayağında İHA ve SİHA gibi4 zamanında ürettiği teknolojilerle hem destan yazıyor, hem de dünya sıralamasında ilk 5 ülke arasında yer alıyor. Benzer bir durum nanoteknoloji için geçerli değildir. Devlet bu alana da yeteri kadar yatırım yapsa dahi bir türlü istenilen düzeye erişilemedi7.

Disiplinler arası çalışmanın fazla olmaması, ehliyet ve liyakate dikkat etmenin beklentileri karşılamaması ve kısırdöngü gibi hastalıklar Türkiye’nin dördüncü sanayi devrimindeki nanoteknoloji ayağının prangalarıdır. Ailelerin üniversite sınavı sonucunda çocuklara kendi istedikleri bölümleri yazmak istemeleri buna güzel bir örnektir. Bu konuda Ahsen İlhan’ın8 ilgili yazısı, zorla güzelliğin ne derece ürüne dönüşeceği noktasında bir fikir seyahatine çıkarıyor.

Dijital teknoloji ve yapay zekânın sağlık alanında kullanımına dair Türkiye ve dünyada ciddî gelişmeler olmaktadır. Türkiye’de daha ilk ürünün başına neler getirilmek istendiği sanırım anlaşılmıştır. Batı’da bu alanda yapılan çalışma ve ekipler ciddî şekilde destek almakta ve sonuna kadar fırsat bulmaktadır. Bunlardan birisi de bir damla kandan 50 farklı kanser türünü tespit etme üzerine yapılan çalışmadır9.

Bilindiği üzere bütün kanser türlerinde yapılması gereken en önemli iş, erken teşhistir. Erken teşhiste kanser türünün tespiti, yakalanması ve sınıflandırılması büyük önem arz etmektedir. Bu aşama, biyobelirteçler oluşturma sürecine benzetilebilir. Biyobelirteç yoluyla tümörün nerede büyüdüğü yüzde 96 oranında doğru bir şekilde tahmin edilebiliyor.

Bu iş için yapılması gereken yollardan biri, belli bir hücreye bağımlı kalmadan serbest dolaşan DNA’nın (deoksiribo nükleik asit) dikkate alınmasıdır. Bu tür DNA’lar hücresiz dolaştıkları için bunlara “cfDNA” deniliyor. Bunlar üzerinden geliştirilen ve sıvı biyopsi yöntemine dayalı teknik10 ilk defa uygulandığında9, elde edilen sonuçlar ümit verici olmuştur.

Yapılan bu çalışmada öncelikli olarak her insandan 80 mililitre kan örneği toplanıyor. Sonra bir damla kan örneği üzerinden cfDNA ile analize başlanıyor. Bunun için cfDNA’lardaki kimyasal değişikliklere odaklanılıyor. Kimyasal değişiklikler atomik boyutta olacağından iyon hareketleri gibi de düşünülebilir. Bunlar sinapslardaki impuls iletiminin yolu olan Dentrite’den Akson’a veya tersi yöndeki taşınma süreci sıvı biyopsiler tekniğinden hareketle cfDNA’lar için düşünülüyor. İyon taşınma süreci direnç-kondansatör (RC) devresi gibi çalıştığı için isabetli bir yöntem olarak duruyor.

Çünkü elektrik RC devreleri mekanikteki dinamik sistemler gibi çalışır. Yani zamana göre değişim incelenebilir. Zamanla bir bozulma olmadığından, sistemin bütün olarak incelenmesi mantıklıdır. Bunlar birer RC devresi gibi çalışacağından bilgisayar kontrolüne de müsaittirler. Bu nedenle 2 bin 800’den fazla alınan kan örneği, çalışma ekibince9 sadece bir dokunun kanserli olup olmadığını değil, aynı zamanda hangi tür kanser olduğunu da belirlemede başarılı olmuştur.

Açıkça anlaşılacağı üzere, kanser türleri ayırt edilmiştir. Başlangıçta yüzde 44 gibi bir başarı gösterilse de tam olarak kanser olan durumun tespiti ve 50 farklı türü rahatlıkla ayırt edilebilmiştir. Bu başarının yüzde 97 gibi büyük bir oranda olması da büyük bir başarıdır.

Buraya kadar durumu açıklayan yazıda en önemli kısmın ne olduğu hatıra getirilmelidir. Zira bu çalışma ekibi9, 50 farklı kanser türünü yüzde 97 gibi büyük bir başarı oranında tespit etmekle çalışmalarının “Annals of Oncology” adlı dergide9 yayınlanmasını sağlamıştır. Ekip bu çalışmada dijital teknolojinin argümanlarından yapay zekânın makine öğrenme algoritmasını kullanmıştır. Bu tür sistemler, cfDNA’lar verilerindeki değişiklikleri alıp sınıflandırmayı11 yapıyorlar.

Bu çalışma yapıldığında Batı basını hemen göklere çıkarıp haber yaptı12-13 konuyu. Bilimsel çalışma, halka hemen haber edilerek böylece halkın da kendine olan güveni taçlandırıldı. Sanki “Yıkılmadık, ayaktayız” der gibi…

Batı, kendi bilim insanlarının yaptığı çalışmaları hemen içselleştirip sahipleniyor ve dördüncü sanayi devriminde öncü olduğunu haykırıyor. Yapılan bu faaliyet, ekonomilerine de güven veriyor.

Türkiye’de de benzer çalışmalar var. Üstelik elektromanyetik yolla kanser teşhisi koyan cihaz bile üretildi. Yukarıda tek cümle ile ifade ettik ya, akıbeti ne olur, bilemiyoruz. Bildiğim, bu çalışmayı yapanların şimdiden mobbing ile bezdirilmek istendikleridir.

Dememiz o ki, bir alanda ne kadar ileri giderseniz gidin, bütün alanda topluca bir kalkınma ve gelişme olmadan bütün olarak dördüncü sanayi devrimini gerçekleştirmek güçtür. Türkiye, dijital teknolojideki (İHA, SİHA4) başarısını nanoteknoloji alanında da yakalamak zorundadır. Bunun iki zorunluluk nedeni var: Birincisi, nanoteknolojinin dördüncü sanayi devriminin bir ayağı olması, diğeri ise nanoteknolojinin atom ile hücre boyutu aralığı gibi kritik bölgede konuşlanmış olmasıdır.

 

Kaynaklar

[1] https://covid19asi.saglik.gov.tr/

[2] https://haberajandanet.com/Article/cocuklari-neden-asiliyoruz/KyBEYPVgacUOjvtVZw6x

[3] Ronald N.Kostoff, Daniela Calina, Darja Kanduc, Michael B.Briggs, Panayiotis Vlachoyiannopoulos, Andrey A.Svistunov, AristidisTsatsakis. Why are we vaccinating children against COVID-19? Toxicology Reports, Volume 8, 2021, Pages 1665-1684.  https://www.sciencedirect.com/science/article/pii/S221475002100161X

[4] https://baykartech.com/tr/

[5] http://www.togg.com.tr/content/gemlik-tesis

[6]https://www.mercedes-benz.com.tr/passengercars/mercedes-benz-cars/models/eqs/saloon-v297/explore/footnote.module.html

[7] https://m5dergi.com/kapak/hak-gorunumlu-kufur-turkiyenin-nanoteknoloji-ve-dijital-teknolojisiyle-cenk-ediyor/

[8] https://haberajandanet.com/Article/zorla-guzellik/bsoZgeQZ0COBsaTA38PQ

[9] https://www.annalsofoncology.org/article/S0923-7534(20)36058-0/fulltext

[10] https://ascopubs.org/doi/10.1200/JCO.2012.45.2011

[11] Shen SY, Singhania R, Fehringer G, et al. Sensitive tumour detection and classification using plasma cell-free DNA methylomes. Nature. 2018;563(7732):579e583.

[12] https://www.theguardian.com/science/2020/mar/31/new-blood-test-can-detect-50-types-of-cancer

[13]https://www.chemistryworld.com/news/liquid-biopsy-blood-test-accurately-spots-cancer-by-detecting-dna-methylation/4011447.article